1985 yılında İstanbul Pendik’te dünyaya geldi. Ailesi, 1864 yılında Kuzey Kafkasya’dan gelip Tokat’a yerleşmiştir. Çerkes kökenlidir. Aile 1970 yılından bu yana Pendik’te ikamet etmektedir. Murat Ziyansız, Eskişehir Anadolu Üniversitesi İşletme Bölümü Mezunudur. Yaklaşık 15 yıl ekonomist olarak devlet memurluğu görevi yapmıştır. Şuan serbest meslek erbabı olup ailesinin Yatırım Danışmanlığı Anonim Şirketinde yönetim kurulu üyeliği yapmaktadır.
Evli ve 2 çocuk babasıdır.
Her kul eşit hilkatte, kim kime üstün acep?
Kul hakir görülmeye! sonra duyulur hicap
Kardeşlik hukukudur mü'mine gösterilen
El-pençe divanında tevazu, saygı, edep.
Katmerlenmiş, dert bağlamış
Bu yolların adamıyım
Kaç kez gönlünü dağlamış
Bu yolların adamıyım
Havam sisli, suyum tozlu
Kaybolsam bir başıma, yine sen aklımdasın
Gündüzümde, gecemde, gizlimde, saklımdasın
Benden daha ötede yaşıyorsun ruhumda
Baştan sona bu hayat senin dehşetli yasın
Sensizim, hasretim, gittin de yarim
Yokluğunda inan hevesim küstü
Dudak oynatacak kalmadı ferim
Nefeslerimle gel bir akşamüstü
Yağmurun ardından bir gelişle gel
Her el tutup taşır yükte sancağı
Lakin hakkın vermek zordur Alemdar
Her gönül taşır mı volkanlı dağı
İçinde yanacak kordur Alemdar
Soğuk bir kış gecesi… hali soluk soluktu
Üstünü karlar sardı, hasret Ali Tahir’in
Yiğidin harmanında içini sancı soktu,
Gönlü bir kuş kadardı, hasret Ali Tahir’in
Eline bir telgrafın koru düşmüştü o gün...
İhtarsa, hesap ince
Yeter a Müslümanım.
Günah kalbi gerince
Beter a Müslümanım.
Allah'ın divânı var
Ben Anadolu yağmuruyum
Yatağım desenli bozkırlar
Çarşaf çarşaf uzanmış suyum
Ben Anadolu yağmuruyum
Yastığımdır taşlı çayırlar
Doğurur illaki bir dertli ana…
Beklenen o gündür, bir civan gelir
Yükselir hutbeye milletten yana
Kubbede sedası hoş lisan gelir
Allah kudret verir, bu ah’ı siler...
Unuttum o güzel Türkmen şehrini
Unuturum sanma seni Aygüzel
Gözlerin yeniden sevmeme mani
Unuturum sanma seni Aygüzel
Bir sabahtı... seni gördüğüm günü…
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!