Şair Khan Şiirleri - Şair Şair Khan

Çekip beni götüreceksin
İçimdeki yangına söz verir, Ferman düşer sensizlik,
Çaresi olmayan bir bekleyiştir, Ölmeden aşkta kimsesizlik,
Bilirim geleceksin, Dumanlı dağlar rüzgara kuşanırken,
Sisler kaldırırken perdeleri, Özlenirken sevdalar, Aşk isteyeceksin,
Sende bekleyeceksin, Ben yosun tutan duvarlara yazacağım adını,

Bir tutkusun büyüyen her gün içimde
Korkutuyorsun beni fena biçimde!
Söküp atamıyorum ne yapsam da içimde
Damarlarımda kan ciğerim de nefes
Beynimde düşünce oldun yazdığım şiirlerde
Satır oldun mısra oldun şarkı oldun;

Tıpkı bir köşeye atılmış bir çamaşır gibiyim bu dünya da
Kullanılmış yırtılmış paspal artık toz bezi bile olmayacak bir parça
Aşkların derin acısı hayattaki tatları yerle bir oluyor
Artık bu yaşam bitsin diye dua ederken boşalan yaşların bile anlamı yok
Artık gitmeliyim ama teneşirde beni paklayacak olur mu
ondan bile endişelenecek kadar yalnızım

İster ömrüm yetsin, bir gün senin yazıtını yazmaya,
İster sen yaşıyor ol, ben toprak altında çürümüşken;
Benimle ilgili her şey unutulup gidecek sonunda,
Ama ölüm silemeyecek senin anılarını yeryüzünden.
Benim bu dünyadan ayrılışım ölüm demek olacak ama,
Sen bundan böyle adınla sonsuzluğa ulaşacaksın,

Enginlerde bir güneş battı önce yüreğimin.
Fırtına öncesi sessizlik Dingindi sular, durgun,
yüreğim solgundu.
Sonra kuvvetli bir lodos esti yelkenlere,
ve güller tomurcuğa durdu, zemheri bahara gebe..

Seni özlemek bir denizse;
ben çoktan sürüklendim derinlere.
Çıkacak bir rıhtımda varsın olmasın.
Hasretin bir sonsuzluksa; ben çoktan kayboldum olmayan yarınlarda.
Varsın bir adresimde olmasın.
Yokluğun bir kayalıksa; sarp ve yüksek, ben çoktan parçalandım yolunda.

Ben ne misafirim ne de yaşamım
Şu alemde yalnızlığın, hasretin sesisiyim,
Bir acaip karanlıkta hislerim, ışığım garip bir loşlukta

Gönlümün zindanında çekildim bir çareyim
yıkıldım vuruldum hayatın ihaneti ile viraneyim

Her gece seni düşünen beyin ellerine emir verdi
Bu gece senin esmer yüzüne bir şiir yazmaya karar verdim,
Seni vücudumun bütün damarlarında hissedişimi,
Kan, su gibi bana hayat verişini yazmak istedim,
Özleminle, hasretinle, yokluğunla dayanmanın zorluğunu yaşarken,
Bu gece senin esmer yüzüne gül gülüşüne bir şiir yazmaya karar verdim,

Biliyordum gideceğini..
Gelişinde kesif bir gidiş kokusu vardı..
Kapı açıldı, sen girdin..
Adımların gitmeye yeminli,
Ne kadar yaklaşsan, o kadar sokuluyordu gidişin..
Gidişini de sineye çekerdim gözlerini görmeseydim..

Hayat nedir? nasıldır bilinmez bilinse de anlaşılması güç bir macera
Kimi için dopdolu heyecan dolu macera kimi için can yakan saatler
Kimi için gözlerde pırıltı kimi için dikenli teldeki kanlı bir kumaş parçası
Hayat nesin nasılsın bilemedik bir türlü anlayamadık seni.