Şair Başını Kaldırdı (adı oldu Başkaldırı)

bata çıka tıknefes
niye ki bu koşuşturma
durup ta belanın tam orta yerinde
sıkmalı dişini değil mi
tutup kulpundan sıkıcana
bırakmamak işini
muhatabımsın
muhatabımsın benim be
deyip
birlik olup
bir
iki
üç dikilip
bulaştığınla kalmayasın sakın pis bataklığa
hakkını vermelisin
kurmalısın yeniden düzenini
beyninde kolunda parmakların ve yüreğinde
bitmelisin yanıbaşında
yani harbiden
yani harbetmelisin
tutulup çekilmektense
kolundan eteğinden
demelisin ki
vatan senin
bu da sensin
hani
neredesin
senin olan yaşamı
saf saf birilerine sunarsın

seslenmelisin halkına
derinlerden
daha da derin
sunamazsan eğer emek ekmek
eğer silemezsen alın terini
belletemezsen insanına
insan gibi bir yaşamı
iyi bilesin kiadamım
adamın bellerler anasını
eey sevgili halkım
şunu iyi bilesin
sunmaz sana kimse
altın tepsilerde
ve üstünde ellerin yaşamı

savmak mı sırayı söz etmeden
yakışmaz
değil mi
şairsen
yazıyorsan eğer
her kimse dolanan diline
verip veriştirip dinlemeyeceksin
vereceksin vereceğini
daim ağzıyla mı işbirlikteler
yalan yulanlar
akrepler
yılanlar
çıyanlar
el eleler
dün öyleydiler
bu gün de öyle
yarın öyle olurlar
fırsatı verirsen

edep tartmazı
ölçü tutmazı
savururlar maskaralığın binbir yalanını
cümle aleme ayan
bir de Allah’a
içimizdedirler
sende bilirsin ben de
bilinirler bunlar her yerde
derdindedirler ceplerinin
inkar da etmezler
yok insafları
büyük gibi görünürler
lakin
şu küçük dünyanın
küçücük insanları

açmalı değil mi çamurunda
saflığın beyazlığın
inadına keyiflenesin
inadına sen ben ve biz
insanoğlu insan
yok mu hiç hünerimiz
bak bir bataklık isyankarına
şu pis yerlerin gelinliği gibi
örneği olmalısın
nilüfer çiçeklerinin

ünlenir ötelerden
sıkma bir ses
'sen şairsin oynama ha çomakla
iyiyi kötüyü bilir büyükler
sen
sahip ol sözüne
çomak girebilir
beklemedik bir an
gözüne(...)
mısralar sevdadır
mısralar aşk kokmalı
şair dediğin işte öyle olmalı'

ne etmeli
ne yapmalı
yazmalı
yazmamalı

hangi bir göz olup
memleketime öyle bakmalı
bakıp ta görmemektense
yazıp ta
kör mü olmalı

örsünde dövülüp ustaların
savrulan külleri mi olmalı
düşüp çekicinden yıldız yıldız
bitmeli her bir yanında ülkemin
bu toprağın evladıysan
sen ben ve biz
bu toprağın gülleri olmalı

o kış
bu yaz
sen isteğin kadar düşün
istediğin kadar yaz
dövücüler demiri döver
doğru yazanı
kim sever kim över
azıcık bir dem aldım
dağlara deryalara daldım
bu günü görmeyenler
kördürler
yarın dizini döverler
güzeli bilmek
sevmekse güzeli
gelecekse zamanı sevmenin
şair bilir ne zaman seveceğini
şimdi
doğruyu düşünmek
doğruyu yazmak gerekli

8 ekim 2007..Denizli