gözlerindeki affedici endam
ne vakit yalnız kalsam, kurtarır beni.
yüzünde gün doğuyor sanki.
anlamsız bir özleme düşürüyor
yirmidört saatim ol istiyorum.
özleyeceksemde yanında özleyeyim.
- Neden öyle bakıyorsun?
- Hakikati arıyorum
- Gözlerimde mi?
- Evet, sözlerinde bulamadım.
beni paylaşmasını bilmeyen efkarlarım var
karları merhamete giden yolları kapar
sustuğum halde anlattıklarım,
damarlarım,
sevgi taşımayı,
ablam ölünceye kadar
bazen öyle huzursuzum ki,
sanki azrail
kendime en uzak olduğum bir yerde
yapacak yığınla işim varken
ite kaka canımı alıyor.
yürüyorsun,
benden habersiz.
kim bilir neden yürüyorsun?
topuklarının çığlığı huzur dağıtıyor,
topuklarından başka duyduğum tek ses rüzgar,
saçlarınla dans ediyor
babam eşşoğlu eşekti
behrinda, sevdiğim
eşekliklerim çok eskiye dayanır
nenem, dedemden
annem babamdan çok çekti
Güzel bir akşam
kurulmuşuz denize nazır bir balıkçının eskimiş masasında
arkada Müzeyyen'den bir şeyler çalıyor
ses parazitli ama güzel.
Yorgun bir balık yatıyor rakımızın yanında,
çok pişmiş garibim ama güzel.
soğuyorum sanki.
elimde bir kadeh şarap,
sessizliğe giden bir seyahatteyim adeta.
kımıldamıyorum ama.
hem burası misafir odası,
gayet rahatsız koltuklar eşlik ediyor geceme
şu su olsam dünyana
yerlere serilsem, ayakların altına
yükselsem güneşin ateşi çıktığında
tutunsam gücüm yetinceye dek bulutlara
ağırlaşınca salıversem bedenimi gökçatıya
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!