karma karışık bir ruh halinde
sevgilerim gözümün önünde
kayıp aşklarım geri gelmez günlerde
senden bana kalan uktelerde
ne çok beklemiştik o günlerde biz genç olmayı
ne çok sevmiştik seninle o yazdaki dondurmayı
hayatın kendisine
bana sana ettiklerine
televizyon denen makine ile
bize seslenmeye yeltenenlere
kavgam var...
güftelerin izlediği izde
sevgisizlik nöbetlerinde
insana küstüm sessizce
tekrarlanan sevgisizliklerde
hayatın ironisindeydim yine
kimi zaman, daraldı gönlüm ve lâkin
hüznü sildi hayatın ironesindeki ömrüm
İnsan neler öğreniyor günü gelince,
Açlığı, tokluğu
Gün gelip itimat ettiği herkese
İtimat ettiğine dair yaşadığı pişmanlığı
Öğreniyor hayat öğretmeniyle
Sevdiğini aslında sevmediğini
sözcükler yer değiştiriken
gam eşittir keder gelirken
hangisi sona sorarak vurur
bilinmez yolda yürür mü gurur
sevdayı sen al aşk, sevgi ver bana
gönlüm ezilir her yoklukta inan bana
Seni özlerken
Tabiatım mı değişti ne?
O mis kokular mis değil artık..
Ne tereyağlı ballı ekmek
Ne kızarmış simit
Ne de rafadan yumurta rafadan değil...
dokunsan ağlamaya hatta hıçkırığa hazır
garip bir seherdeyim, sev beni bu gece
ruhuma sevgiyle umut kazıyan bir güneşte
imgeler dolandı bana bahşettiğinde
medet istemiyordu benden o zahiriyette
sevdi gönül gözüyle, feht etti gönlümü o gece
bir güneşli sabahta
yol yolcusuydun günde bana
duygu dehlizinde
kaybolduğum günlerde
yol gösterdin sen arkadaşım bana
annem babam kardeşimden öte
Nihavent bir şarkı besteledim sana
Tenim tenime aksın diye
Yağmur ıslağı ellerim
Yangınında sönsün diye...
Melodilerin duyulduğu anda
Seninle hayatın sırlarında
Nereden çıktı şimdi bu yeis
İş aslanın gücüne endekslenmiş
Yavuz hırsızlar çeteleşmiş
Bizim reis ipi göğüsleyememiş
Kızım kendini göstermeye debelenmiş
Kardeşim parayı hedeflenmiş
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!