Belki bir gün, sıra dağların ötesine varır sevdamız;
Belki bir gün, bir yanardağdan farksızdır yüreğimiz;
Külleri savrulur ay, mevsim ve yıllar boyu;
Örter yangınlarını yüreğin;
Sarar közünü küller;
Bir Anka kuşudur belki yanan;
Bir yudum sevgi sarsa, tutuşturur içimi;
Değişir bakışların, görüşlerin biçimi.
Kaynatır yürekteki, o sıcacık kanımı;
Hibe ederim cana, bu biricik canımı.
Zaman akıp gidiyor, çeşmede su misali,,
Bir azgın sele düştüm, saman çöpü misali.
Sevda denen azgın sel,sürüklüyor gönlümü,
Artık zaman karıştı, dünlü mü,bugünlü mü?
Şen şakrak doğar güneş,sabahın tan yerinden
Hayat yeniden başlar, sevda sarar derinden.
Boydan boya değişir,bütün eşya gülümser;
Bülbül güle kavuşur,mevsim güler,gül eser.
Babamın Gözleri Konuşmuş
Bir masal çağı yaşamışım;
Benimle birlikte bir dünya doğmuş.
Yer gök kudurmuş bir kış gününde;
Puslu bir havada; çandılar gazel okumuş;
İşte, çocuk yüzlü bahar gülümsüyor,
Yine bir sevinç dalgasıdır ortalıkta gezen,
Bütün buluşmaların üstünde bereketli bir bulut,
Bütün uyuşmazlıklar çözülmüş yine…
Sorma birader, ışık yansımalarında neşe,
Buram buram gözlerimde tütersin,
Hasretliğe, gurbetliğe yetersin,
Çakmak çakmak gözlerimde yatarsın,
Şu perişan halim anlatır beni.
Sevincim kahırdan çiçekler açtı,
Akıl almaz, yürek yetmez, söz yetmez,
Öyle ağır bir yük biner öz yetmez,
Bakışlara kapılırsın göz yetmez,
Alır benden beni sevdaya salar.
Özünde sevgiyi beslersin ama
Kirpiğin üstüne dökülen kaştım;
Badireler gördüm, engeller aştım;
Baharda aldandım kışımda şaştım,
Doğuştan ağlamışız derler ya hani,
Hep günlere yüklerler ya acıları,
Gel – gitleri vardır ya hayatın;
Fırtına gibi,
Şimşek gibi.




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!