Yıkmış bendini sel misali gidiyor,
Gözyaşım ağlıyor nehirden öte,
Feryadı figana katmış geliyor,
Gözyaşım ağlıyor Fırat'tan öte.
Sanki bir çağlayan durmaz akıyor,
Sana olan aşkımdaki muradım
Sende olan acıları almaktır.
Sanmaki sensiz geçen zaman
Mutluluğa bir hayli ıraktır.
Gönül deryana damlayan katrem
Gitme ne kaldı geriye ömür dediğinden,
Bir sabahın bir akşamın esintiliğinden,
Kapa gözlerini al zamanı geçmişinden,
Gitme hayallerimde elbet bulurum seni.
Gitme üç günlüktü iki kapılı han yolu,
Az evvelindeydi anın yarım asır kadar.
Karıncalar sadakat devler ihanet satar.
Birkaç met'a uğruna döndüler azazile.
Sızdılar cennetime üç beş sürüngen ile.
Kıtlık dize geldi ihanetinle
Sular kurudu çöl oldu artık
Hüküm süre geldi kurak kalbimde
Yılların hakimi nefrettir artık
Karanlık köşede saklandı kaldı
Baktım bütün itibar bir taşa kaldı
Tutmak için ateşi ne maşa kaldı
Yere inmek ne alın ne başa kaldı
Baktım şimdi pişmanlık bir başa kaldı
Bir Seda'dan sonra şah ne paşa kaldı
Sen, yargısız infazı, sahipsiz günahların.
Sen, korkulu rüyası, doğmamış çocukların.
Sen, tükenmez yağmur'sun, güneş görmez çöllerde.
Mutluluğa set örmüş, karanlık hayallerde.
Sen, benliği yük olmuş, kibir yüklü virane
Neler geçti feleğin çarkından.
Döküldü gözyaşı dehrin garbından.
Şarkın zelil dağlarının ardından.
Âli dünyanıza ben duçar oldum.
Sefiller darında ıssız çobandım.
Karanlık bir bir ardıma düşsün
Yıldızlara doğru akıp gidelim
Ansızın zaman heybeme düşsün
Sessiz gemilerde yol kat edelim
Dağlar yuvarlanıp toza dönüşsün
Feda olsun canı aşıkın sana,
Bana bir yarı müebbet gerek.
Habibi Rasul ün sedası ile,
Ol zülfü yarin kelamı gerek.
Bir garip sevdaya vursam bendimi,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!