"rüzgar söylüyor şimdi o yerlerde., bizim eski şarkımızı"
.
Garson.., bana önce temiz bir kağıt ver., üzerini doldurabilmek
için de yeterince vakit ve biraz sarhoşluk., yanında unutkanlık olsun...
Getirebilirsen eğer sevgilimin sesini de getir sonra bizi yalnız bırak ve git...
. ,
Sesini beklerken., ilk satıra seni çok seviyorum diye yazmak geçti içimden…
hani., gözlerine bakmaktan., sevişmekten vakit bulamayıp söyleyemediğim…
Oysa sararak avuçlarımın içine., toprak ve hamur kokulu ellerini koklarken taze açmış çiçek ve fırından yeni çıkmış ekmek gibi yüreğimden taşıyordun…
Seni nasıl sevdiğimi sana anlatamıyordum ama içimden yelesi saçına benzer kısrak gibi akıyordun...
. . ,
İşte gene o kır lokantasının en köşe masasındayım… Seninle daha önce bir gün mutlaka gidelim dediğimiz ve belki de bir gün bir kaçamak olup geldiğimiz ya da bundan sonra asla gelemeyeceğimiz… Ağaçları yapraksız., dalları budanmış ve hatta kökünden acımasız kurutulmuş yeşilsizliği ile o kır lokantasındayım., kimsesiz…
Garson yaklaşıyor sessizce ve soruyor ne istediğimi…
--- Bana önce temiz bir kağıt ver’ .., diyorum…
.
.
Cevat Çeştepe- 2008/2023
“Çakıl taşlarıın gecesi”
Kayıt Tarihi : 6.9.2023 12:59:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!