Ateş çıkar bastığı taşlardan,
Başı dumanlı, deli gibi akar kanı,
Bağırsa dağları yerle bir eder sesiyle,
Yaylalarda çobanlık yapar gezgin kız.
Kartala benzer keskin gözleri,
Gönülleri yakar güzel yüreği,
Sinirlendiğinde omzuna takar mavzeri,
Torosların lideridir gezgin kız.
Sabana yapışır düze inince,
Karıştırır tozu, buğdayı, samanı,
Su verir eliyle bahçeye,
Yoz tarlada çalışan bir çiftçidir gezgin kız.
Görünce bağda yağız genci,
Çırpındı yüreği, gümbürdedi kalbi,
Çok mutlu oldu ve altı çocuk doğurdu,
Evinin annesidir gezgin kız.
Ömrü geçti, elli sekiz oldu,
Güz mevsimiydi, yaprakları soldu,
Yaşlıydı, yorgundu, kalbi durdu,
Ölüp mezara indi gezgin kız.
Kocası bu haberle yıkıldı,
Üzüntüydü, sevinçti, sebepti,
Ağladı ve boş duvarlara baktı,
Rüyaların kadını, gezgin kız.
Kayıt Tarihi : 22.8.2024 16:54:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!