Rüya Şiiri - Necla Arpa Gülaçar

Bir ramazan gecesiydi sanırım son on günü,
Gündüzler Kur’an dili,geceler feyizli.
Allah’ım yaşasam hep böyle dünü,bu günü
Kâbe imamlarının sesiyle çınlıyor evim
Bir başkaydı bu ramazan,kabına sığmıyor yüreğim..

Ve ey canımın cananı gözümün bebeği sevdiğim!
Hediyelerin en güzeli kutluların kutlusu sevgili peygamberim
O gece gök açık huzurla dolu her yer ve yüreğim
Dalmıştım o en tatlı en verimli en güzel uykulara
Ömrüm boyunca beklediğim görmek için dualar ettiğim.
Bahtiyarların bahtiyarı olduğum o rüyayı gördüm.
Benim gibi birine,yüzünü bahşettin elini verdin.

Yıllar yılı kâbe’ye gitmekti hayalim uğruna gözyaşları döktüğüm
Rüyama girdin öylece götürdün beni Kâbe’ye önce tavaf
Sevgili annemle Kâbe’yi tavaf ediyoruz
Annemin üzerinde kırmızı, altın sırmalı bir elbise
Mutlu hemde çok mutlu başında beyaz örtü
Annem ömründe hiç bu kadar güzel olmamış diyoruz
Tavafı bitirdi koşar adımlarla ’ben peygamberi ziyarete gidiyorum’
Ve kayboldu gözden ben ’bana ne oluyor ki peygamberi görmeye gitmiyorum
Annem yok oldu bir daha göremedim
Onun gittiği yönü biliyordum.
Bir mescidten içeri girdim
Aman Allah’ım!
yüreğim sökülüyor gözlerim doluyor
Kutlu peygamber alemlerin efendisi sırtını tahta sedire dayamış
Öylece oturuyor Efendim! Efendim! diyor
Önüne diz çöküyorum.
Gözü gözlerimde yuvarlak yüzü,ne kısa ne uzun kır sakallı.
Ne aşırı şişman nede zayıf yüzü tebessümlü
Hiç konuşmuyor benim konuşmamı bekliyor
Canımın cananı sevdiğim eriştiğim bu mertebe
Mertebelerin en alisi hem Kâbe hem hz. peygamber
Toparlanıyorum tüm dileklerimi sıralamalıyım
Bir daha bu mertebeye ulaşamaya bilirim
DUA istiyorum başım çok ağrıyor hem de çok mutluyum
Elini alnıma koyuyor pembe dudakları kıpırdıyor.
Hiç konuşmuyor tebessüm ediyor.
Ve acı son eşimin sesiyle uyanıyorum
Evladımı yitirmiş gibi üzülüyorum
Neden uyandırdın diye haykırıyorum..
Çaresiz,ümitsiz,bitkin bir şekilde ağlıyorum..

Her şeyini bir depremde yitirmiş bir anne çaresizliği
Ve her şeyini yeni bulmuş arınmış bir bebek temizliği
Ümitsizlik ile ümit kaybetmek ile bulmak nasıl şey,
Nasıl aynı anda yaşanıyor bu duygular.
Delirdiğimi zan ediyorlar olsun bunun adı delilik
Kayıp bir hayatta kayıp adreslerde bir yenilik
Bana yeni bir ömür verilmiş Kâbe ve hz.peygamber hediyelik.
Değmeyin bana ne olur beri durun yeter bana bu sadelik.
Bir daha uyusam bir daha görsem ne olur ki
Meğer müjdelemiş beni geliyorsun demiş.
İşte üç ramazan sonrası bir kadir gecesi
Misafirliğine geldim evine geldim sana geldim
Ağlayarak inanamayarak mesidi nebeviye girdim
Kokunu duydum serin zemzem lerle serinledim
Evin huzurluydu hayalimden de öteydi çok sevindim
Çok kısa sürdü ayrılamıyorum senden Allah’ım bu nasıl şey.
Bu mahşeri kalabalık hiç bir birine çarpmaz kızmaz mı?

Medine sukünet şehri medine sevgi şehri
Sebiller dağıtılıyor gönüller satın alınıyor sevgi şehrinde.
Allah’ım nasıl bir iyilik yaptım da böyle mükafatlandırılıyorum
Belki bir fakirin duası,
Elini öptüğüm kimsesiz nazire teyzenin ’inşallah hacca gidersin duası
Bu kadar kolay mıydı bu mertebeye ulaşmak.

Bayram günü beyazlara bürünmüş sokaklar
Asaletin rengine bürünmüş ağlayan kadınlar.
Hiç mutluluktan bu kadar çok ağlanır mı?
Sağımdan uzanıyor bir el mendil uzatıyor Endonezya’dan
Solumdan hurma geliyor Mısır’dan Afrika’dan,Pakistan’dan...
Ey kutlu peygamber!
Bütün coğrafyayı bir araya getiren.
Benim kisi şaşkınlık şaşırmışlık,
Sorular ’eyne’ Ena’ turkiye ’den
Ben seni sevenleri öğrendim hemde en derinden.

Bir rüya bir umre istesem bir daha
Bir nazire teyze bulsam,bir yetim okşasam
Öpsem annemin elini alsam duasını
Bir gün tok olsam öbür gün aç kalsam.
Yetimhanelere gitsem yetim çocuklara anne olsam.
Yine gelsem Kâbe ye pervane olsam sana doysam
OLMAZ MI? ? ? ? ? ? ? ? ? ?
11/ŞUBAT/2008 MEDİNE/VAN YOLUNDA