Temiz pınarların öz membağından
Suların kaynağı duru gözlerin
Narin arıların bal kovanından
Miskin barındırır duru gözlerin...
Ahu, huzurunda düğmeyi bağlar
Eke bir deniz anası boğulur sahilde,
Çiçeği burnunda kötülükler keşfolur,
Kıyamet tellalları hunharca bağırırken
Dünya korkusundan tekleyerek döner...
Hümanist çocuk sapan doğrultur serçeye,
Düşüme bari gel, gönlümün hakkı
Beni bu kısmetten uzak eyleme
Bastığın toprakta meramım saklı
Üstüme örterek tuzak eyleme
Yüzünde saklanır gülistan yeri,
Yolunda arklanır zem zemin seli,
El pençe duruyor güzellik piri,
Namını yerlere indiriyorsun...
Gülümser hallerin ganimet günü,
Gülüşün Sahrayı, yeşile boyar
Yüzünde can suyu dökülmüş gibi
Kaşını eğince yıldızlar kayar
Şavkı bakışından yıkılmış gibi.
Azıcık yaşasam senin yanında
Dilinin ve dişinin arasına
bir "hoşçakal" sıkışmadan
suçlu ve hukuksuzca
gidiyorsun....
Gideceğini bilsem,
Gelişinle ürküttüğün kederi
Gülüşüm'ün musallatı etmesen
Bilmiyorsun götürdüğün neleri
Duruşumun asaleti gitmesen...
Soğuktur sensizliğin yetimhanesi
Hangi güzel dostu ömrüne doyar
Gezdiği her yeri cennetten sanar
Güzel sofrasına misafir olan
Bandığı zehiri, şerbetten sayar
Güzel diyarına iskan olanlar
Harfinde ikamet sevda iskanım,
Sürgüne gönderme Hakkın kuluysan
Belinden uzanan telde meskenim
Saraya sürdürme Hakkın kuluysan...
Matemi, bayrama çevirir adın
Kalu bela emri olduğum ansın,
Ana rahmindeyken bulduğum cansın,
Yönümü dünyaya döndüğüm günsün,
Salındığın demlerin hatırına doğdum.
Zülfünle belenip kundağa girdim
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!