Allah’ın adıyla başlıyorum Bismillah;
Yüce Rabbi anarım, derim hemen İllallah.
Âlemlere yağdırdı, nurunu Resul Allah;
Sana layık bir ümmet olabilsem efendim,
Saçının her teline, canım kurban efendim
Bense aciz bir kulum, bilmem nasıl anlatsam;
Senin yüceliğini, ümmetine dinletsem;
Zikir çeksem, aşkından, salat selam inletsem;
Sana layık bir ümmet olabilsem efendim;
Saçının her teline canım kurban efendim.
Bu iki bin on yılı kutlu doğum haftası…
O Hâtemü’l Enbiya, Peygamberlerin hası.
Elinle yerin buldu, Hacer-ül Esvet taşı;
Sana layık bir ümmet olabilsem efendim
Saçının her teline canım kurban efendim.
Âdemoğlu zulümkar, cahiliyet çağında;
Katledilen insanlar, şakilerin ağında…
Kur’an’ın ilk ayeti, geldi Hıra dağında;
Sana layık bir ümmet olabilsem efendim
Saçının her teline canım kurban efendim.
Mecusi’nin ateşi, en son defa yakıldı;
Sava gölü kayboldu, nice puttan sıkıldı,
Kisrâ’nın sarayında on dört direk yıkıldı.
Sana layık bir ümmet olabilsem efendim,
Saçının her teline canım kurban efendim.
Sen doğunca efendim, Rahmet buldu tüm cihan;
Yeni bir güneş doğdu, huzur buldu bu bihan.{*}
Sırlar çıktı ortaya, kalmadı hiç bir nihan, {*}
Sana layık bir ümmet olabilsem efendim
Saçının her teine canım kurban efendim.
Mürşid-i Azam dır O; anlatmaya güç yetmez;
Öyle yüce bir Nebi; yaza yaza hiç bitmez…
Namazlarda, niyazda; dilimizden hiç gitmez;
Sana layık bir ümmet olabilsem efendim
Saçının her teline canım kurban efendim.
O mübarek saç telin, öper öper koklarım;
Tövbe derim Rabbim’e, günahları paklarım.
Hiçbir şeye değişmem, imanımı saklarım…
Sana layık bir ümmet olabilsem efendim.
Saçının her teline canım kurban efendim..
Okudukça Kur’an’ı huzur ile yaşarım;
Nur-u Tevhit yolunda, Hakk emriyle coşarım.
Muhammed-ül Emin’sin peşin sıra koşarım;
Sana layık bir ümmet olabilsem efendim.
Saçının her teline canım kurban efendim.
Makam-ı Mahmut ile çevrende güller açtı;
O Nübüvvet mührün ki, cihana nurlar saçtı.
Mağlup oldu müşrikler, savaş yerinden kaçtı,
Sana layık bir ümmet olabilsem efendim.
Saçını her teline canım kurban efendim.
Sana kurban olayım, sen başımın tacısın;
En acılı günümde, derdimin ilacısın.
Seni anmadığım gün, her an içim acısın…
Sana layık bir ümmet olabilsem efendim,
Saçının her teline canlar kurban efendim.
HAYRETİ ‘İm, aşığım, özlem duyar anarım,
Ben bir mahcup ümmetim, gerçeklere kanarım.
Günahıma üzülür, ateş düşer yanarım
Sana layık bir ümmet olabilsem efendim,
Saçının her teline canım kurban efendim.
Kazim ÖZGÜR 11/OCAK/2010
{*} Bihan: İyi insan, iyiler anlamında. Osmanlı-
Türkçe lügat da 101 sayfada. {*} Nihan: gizli,
Saklı, mevcut olmayan, sır. Osmanlı-Türkçe lügat sayfa 546
Kayıt Tarihi : 29.3.2010 23:59:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Kâzım Özgür](https://www.antoloji.com/i/siir/2010/03/29/peygamber-efendimize-s-a-v-naat-2.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!