ne bu kalabalık
bu ne hengame
yüzler
binler
şu bir iki dakikasına asılı kalan
gözlerimin
akın akın bu şehir
kaldırımlar
geçitler
merdivenleri metronun
mevsimler uğrar mı hiç
nereye yağacak kar
nerde uğuldayacak rüzgar
nereye düşecek yapraklar
simitçi durağan
simitçi felek
simitçi bir bey
kısacık alışverişler
karınca dokunuşu
hemencecik
bir orta yaşlı kadın
memur
çıkık sırtlı küçükten kamburu
mordan griye dönmüş çukurları gözünün
simitçide almış soluğu
gençten bir kız
çiçek sepetli
yapmadan
ucuz
hasta ziyaretine gider gibi
çarpık pabuçları koşarcasına çiğner kaldırımları
kulaklarında elleri
ellerinde telefon
iş takipçileri
lacivert takım elbiseleri
ses telleri çığırtkan
hayasızca
verirler emirleri
ve kusursuz alanlar emirleri
kaldırım ortası işgalde
dörtlü bir grup
kaşarlanmış dersane gençleri
biri kız dikkate değer
kaşları burunları kulakları delik deşik
halkalar halkalar
kendini köle yapanlar
bir dilenci
yalancı
titrek ve yapışkan
üstelik gebe
sarılı sopaya yılan gibi
ağdalı bir kadın sesi
kucağında sümüklü bebe
sinekler toz toprak
korna sesleri düdük sesleri
cayırdayan lastikler
bir kaç yanıp bir kaç sönen ışıklar
ne duyan ne gören var
motorunda parlak gözlüklü polis
yayalarla birlik kırmızı ışıkta geçmekteler
yolun yarısı sıra sıra
sarı sarı taksiler
demirlerde tünek
sevgili bekleyenler
görülmezi insanın
şu tutulamayan
şu ele avuca sığmayan
yaşam denen nefesi
ve yaşamdaki bütün hevesleri
döküp döküp gerilerde
bu neyin hırsıdır da bırakıp
esir etmişiz bizleri
taşan mazgallar
uçuşan gazlar
işportacılar
kökleri ağaçların
ve uykusunda sonsuzluğun
sessizlik içindi yerin altı
oraları da doldurdular
raylar
tramvaylar
metrolar
mevsimler uğrar mı hiç
nereye yağacak kar
nerde uğuldayacak rüzgar
nereye düşecek yapraklar
12 mayıs 2007/Ankara
Mehmet Necip ÖzmenKayıt Tarihi : 24.5.2007 00:29:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!