uzakları yakın kıldım
hayalleri gerçek...
düşmanları dost
dikenleri çiçek...
bir bulut çöker üstüme
gece perdesini indirirken...
güneş 'anı'ların ardına kaçar usulca
kekremsi bir tat bırakırken
kızıllığı damaklarda!
'Hayat, sana sesleniyorum dinle beni! '
saklambaç oynamıyorum artık seninle
köşe kapmacaysa çoktan tarih oldu!
bir köşe tuttum gayri kendime
bir de mesken edindim...
Sevmiyorum pazarları,
Şehir ölümü giyiniyor
Yazık ki bu ölüm naftalin de kokmuyor.
Tetiği kim çekti,
Faili kim bu cinayetin?
Orası muammaya dair!
En acı pişmanlıklarım:
Yanlış başlangıçlarım...
'Ey elime kibriti veren hayat! '
Yanlış fitili ateşledim
İşte gör bak!
Şimdi bırak inadı,
kor bir ateş gibi düştü bedenime korkular
alev aldı köşede kalmış umutlar
gökten düşen yalnız damlalar
benim çapraşık dünyam güz akşamları kımıldar...
beni yalnızlığım sarıp sarmalar
bir kürek var elimde
üstüme üstüme akan bir nehirde
çekiyorum küreğimi...
hiçbir ümit kırıntısı kalmasa da içimde
çekiyorum küreğimi...
kıyıya çıkamayacağımı bilsem bile
Ağlamakla gülmek arasında törpülendi zaman
Kah kıytırık bir gülücük oturdu gamzeme
Kah bir bulut kirpik diplerime.
Bir torna tesviye atölyesiydi sanki hayat!
Öyle kapılmışım ki zamanın törpüsüne,
Mutluluk bile adamakıllı yayılamadı yüzüme
yağmur sonrası sessizliğine bürünmüşken şehir
gözyaşlarına boğulmak gelir içimden...
esip giden rüzgardan ne kalmışsa geride
yok bir fark şu meçhul sevgilerde...
bir kasırga olup döndürseydin başımı
bir, iki, üç...bir de orda
dört yıldız var gökte
bir de ben yerde
beş kişiyiz bu gece
şu koskoca alemde...
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!