Hah kapandı biri
Şimdi kalkıp gidecek
Yabancısı olduğu yerin
Tanıdık bahçesinden
Bir gelir bir gider heves
Ve alır ve verir nefes
Evlerin içi artık ışıklı
Ne hoşluk var, ne artık loş
İnce uzun parmakları vardı
İnce uzun düşünceliydi
Arada ne ince bir bağ vardı
Ne de uzun
Sıkı sıkıya, yakın, sıcaktı
Koyu kahve, derin gözleri vardı
Kokulu parmaklarıyla çikolata yiyen çocukların
Topraklı ayakları ve elleri
Toprak kokan kahverengi saçları ile
Yapışkan kolileri açmakta
Beyaz kamyonların ilaç kokan kapıları
Karnı küçük bir yaprağın
Göbekli adamların tepesinde işi
Gölgesi ve serinliği
Karnı boş insanların,
Göbekli ve kravatlı adamların
Takım elbiseleri altında
Tekeri fırlamış araba
Sokak lambasını seven egzoz dumanıyla
Farları sönük siyah bir mafya
İçinde her türlü nevale tüttürülmüş
Binilip inilmiş, sokaklardan geçilmiş
Kaputunda tükürük kurumuş
Gündüzler kalabalık, değil mi?
Geceler, dingin.
Güneş hırçın, ay ehil.
Aklı başta tutmak, çok zor değil mi?
Karanlıkta ne var?
Riya, yok. Kibir, yok. Reklam, yok.
Sessizlikte ne var?
Yalan, yok. Hakaret, yok. Aşağılamak, yok.
Az ilerisinde şiirler var günün
Az ilerisinde aramalar, mesajlar
Şimdisi yağmur
Şimdisi kara
Az ileride güneşi var
Biliyorum sen geceyi beklersin
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!