İbâdete çağrının beş çağına sağırdık.
Kalbimiz temiz bizim, cennette yer ayırdık(!)
Uykusuz üç vardiya köle gibi çalıştık;
Âhireti unuttuk, dünyâ için yarıştık...
İçimi saran sıkıntıyı giderecek,
derdime derman verecek artık hiç bir sebep kalmadı.
Beni umutsuzluk dehlizlerinde sürükleyen,
Ahir-zaman; sen ne denâetsin ne kadar mankurtsun
Şevk bırakmadın içimde yaşamaya dâir
Sabrımla büyüttüğüm nice hayallerime,
Ne bir inanç ne bir ümit taşırdım
Sevgiliden yana sevgiden yana
Rabbe dua edip sabırla beklerken
Hiç ummadık bir an geldin sonunda
Bütün hüzünlerim seninle bitti
Kanadı kırılmış kuşa benzedi
Çırpındı, uğraştı varmadı sana.
Yalvardı, yakardı her gün ağladı
İstediğin oldu girdi toprağa!
Bir katre sevgiye muhtâc yaşadı
Güneş yazı getirir bana, kara sevdan yası.
Gülmek sana yakışır, bana gözyaşı!
Karardı günlerim olmuyor sabâh,
Çektiğim acılar artık son bulsun.
Ağlayan gözlerim en büyük günah,
Verdiğim o sevgi de harâm olsun.
Hüsn-ü sîmânın vicdânı nerede?
Mazlumun canına kıyan zâlimler,
Bir damla suya muhtaç kalacak.
Cennetin kapısı onlara kilitlidir;
Kurtuluş yok onlara, cehennem ebedîdir.
2013
Yirmi Mayıs bin dokuz yüz doksan sekiz
Elest meclisinden kopup geldim hayâtüddünyaya
En kötü zamanda doğruldum istemezdim bu asrı
Eğer seçecek bir hakkım olsaydı...
Belâ diyerek yanıtlandı Rabbimizin sorusu
İsyân eder oldum habersiz gidişine,
Sigaraları yaktım, içtim peşi peşine.
Öl desen ölürdüm senin emrine,
Dayanmak zor gönlün sevdâ külfetine.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!