Öykülerim: Muhtarlık deyip geçmeyin (597)

O Akşamdan sonraki akşam, akşam namazını camide kıldı Rüstem... Köylü, köy odasında toplanmışlardı o akşam. Rüstem'den Muhtar olmasını istemişlerdi. Rüstem temiz çocuktu, saftı... Köy baskısı onu derin düşüncelere sevketmişti... Namaz bitiminde tesbih çekmeye başladılar... Yine düşünceler doldu kafasına. Her bir tesbih tanesi bir adam olmuştu sanki...

1. Adam: Köyümüz, böyle bir muhtarla yönetilecek kadar aciz bir köy. Adam deli ama köyümüzde muhtar. Ben akıllı olsam ne yazar. İş oy vermeye gelince yine ona oy veriyorsunuz? Suphanallah...!

2. Adam: Evet bencede bu köyümüz için utanç verici. Adam iki dönemdir muhtar. Bu toplantıyı yaptığımızı bilse, bu köy konağını bizimle birlikte Alimallah yakar. Fesuphanallah...! Suphanallah...!

3. Adam: Deli meli ama gemisini çok güzel yürütüyor. Adam 2 senede villa gibi ev dikti... Rüşvet aldığı filan söyleniyor. Suphanallah...!

4. Adam: Güya milli piyango gibi bir şey çıkmış... Tövbe tövbe estağfirullah...! Suphanallah...!

5. Adam: Köylü de hiç sesini çıkarmıyor ki... Azalarında bile bir tane akıllı adam yok... Yok sesimizi çıkarsak arkamızda kimse durmuyor. Geçen ben bir konuda ağzıma geleni söyleyeyim dedim. Vay anam bana yürü be diyenler, hiç biri arkamda yok. Bende aferin muhtar iyi yapmışsın dedim... Delidir ne yapsa yeridir. Maazallah...! Suphanallah...!

6. Adam: Bu seçimde bundan kurtulmalıyız... Vallah, billlah...! Suphanallah...!

7. Adam: Muhtarlığa karşısına ondan daha deli birini koyacağız anca! Geçen gavede adam bana oy vermeyenlere deyip sövdü, sıvadı. Beş dakka geçmedi oy verenlere de kalayladı... Ne edeceğimizi sapıttık da yine ona oy verdik di. Artık İllallah...! Suphanallah...!

8. Adam: Bu böyle gitmez agalar. Buna birisi dur demeli... Geçen tutturmuş camiyi özelleştirecekmiş.Suphanallah...!

9. Adam: Bizi de özelleştirir ya. Suphanallah...!

10. Adam: Kınaya erkek gelmeyecekmiş. Sana ne kınadan, çıkmadan, düğünden...Suphanallah...!

11. Adam: Geçen duydum imamın karısına bile yan gözle bakıyormuş. Çarpılacağız Vallah...! Suphanallah...!

12. Adam: İmam duymasın küplere biner. Zaten akşam namazında zor görüyoruz, onu da kıldırmaz.Suphanallah...!

13. Adam: Öğretmene, öğretme diyormuş...Suphanallah...!

14. Adam: Köyün adını da değiştirecekmiş... Köyün ortasına da heykelini dikecekmiş... Suphanallah...!

15. Adam: Köy çeşmesinden kimse su doldurmayacakmış. Su boşa akacakmış... Suphanallah...!

16. Adam: Mühür onda ya Süleyman oymuş...Suphanallah...!

17. Adam: Süleyman'ım diye harem kurmaya kalkmasa bari...Suphanallah...!

18. Adam: Ya aslında muhtarımız iyi ya... Bir dönem daha idare eder... Suphanallah...!

19. Adam: Tabi senin yol sorununu halletti ya. Nasıl halletti bende şaştım... Suphanallah...!

20. Adam: Bizden ne köy olur, ne kasaba...Suphanallah...!

21. Adam: Köyümüzün itibarını iki paralık etti...Suphanallah...!

22. Adam: Köyde bir tane akıllı adam yok mu şunu alaşağı etsin.Suphanallah...!

23. Adam: Bir dönem daha başımızda olursa yandık ki ne yandık...Suphanallah...!

24. Adam: Bizi kazığa oturtur bu konuştuklarımızı duysa kazıklı Voyvoda gibi... Suphanallah...!

25. Adam: Ne yapsakta bu belayı başımızdan savsak...Suphanallah...!

26. Adam: Köylüde akıl bırakmadı ki...Suphanallah...!

27. Adam: Bence Rüstem'e verelim oyumuzu. Ucunda ölüm yok ya be. Hem Rüstem delikanlı uşaktır. Hem saftır. Hafifte sıyrıktır...Suphanallah...!

28. Adam: Bu muhtardan kurtulalalım da başımız kim gelirse gelsin... Kilimcinin kel hasanın oğlu bile otursa ben oyumu ona verecem arkadaş... Suphanallah...!

29. Adam: Bitsin artık bu korku imparatorluğu...Suphanallah...!

30. Adam: Herkes hemfikir mi agalar...Suphanallah...!

31. Adam: Toplantı bitmiştir... Herkes evine...Suphanallah...!

32. Adam: Ya Rüstem kabul etmezse...Subhanallah...!

33. Adam: Ya bu deveyi güdersin, ya bu diyardan gidersin deriz. Kabul etmezse köyden kovarız deriz... Mecbur kabul edecek. Devlet görevi bu be... Boşuna mı okudu bunca zaman. Subhanallah!

Ve...

1. Adam: Köyümüz, böyle bir muhtarla yönetilecek kadar aciz bir köy işte. Adam deli ama köyümüzde muhtar. Ben akıllı olsam ne yazar. İş oy vermeye gelince yine ona oy veriyorsunuz? Bence Rüstem muhtarlığa oturmaz, keriz mi otursun. Bilir köylünün ipiyle kuyuya inilmeyeceğini... Suphanallah...!

***

Hadi Rüstem bırak şu tesbihi elinden. Köy için bir çivi çakmaya bile değmez... Muhtar olsan ne olur, olmasan ne olur. İki gün sonra senin de arkandan gonuşula. Köylü milleti bu. Sen üniversite okuyup geldin. Anlamazsın bu köylünün siyasetinden. Masa da kala kalırsın... Muhtar olacam sanısun emme bi bakmışsın 10 oy alamamışsun. Bu deli bunlara hak be oğlum... Köylü milletine yaranılmaz. O kötüledikleri muhtar bak yolları asfalt bile yaptı...

***

Rüstem tesbihi bıraktı elinden... Köyün İmamı doğru söylüyordu... Ne demişti cuma namazından sonra 'İt ürür kervan yürür' 'Nasılsanız öyle yönetilirsiniz' En iyisi milletvekili olmak diye düşündü... Ne işi olurdu ki muhtarlıkla filan. Bunun için mi okumuştu...

Eve döndüğünde yine televizyonun kumandasına bastı... Meğer ülke karışmıştı. Yanıyordu ülke... Ülke yanıyordu, o köyü düşünüyordu... Başbakan olsan ne! Muhtar olsan ne... Mesele köyü kurtarmak değil diye düşündü, kurtarabiliyorsan Başbakan ol da ülkeyi kurtar...

17 Aralık 2013 günü kesin karar verdi. Muhtar filan olmayacaktı. Muhtarında işine karışmayacaktı. İsterse köyü yaksın be! O kesin kararını vermişti Başbakan olacaktı... Yeterki bu köylü istesin. Ondan iyisini mi bulacaklardı...

Tekrar tesbihi aldı eline. Kafasında bir milyar düşünce, başladı yine tesbih çekmeye: Subhanallah, subhanallah, elhamdülillah. Hak şerleri hayreyler dedi.

Ulan burası Türkiye dedi, 'Hürkiye' değil ki: Boyundan büyük işe kalkışıyorsun... Asarlar bile asarlar! ! Başbakan olmak öyle kolay mı. Kelle koltukta gezeceksin. En iyisi dedi bu kadar okudum ama çoban olmak!

- Ana çoban olmak için belge isterler mi? ? ?

(Devamı Yok- 26.12.2013)