Osman Erdoğmuş Şiirleri - Şair Osman Erd ...

Osman Erdoğmuş

YOLLARINI GÖZLER


Söyle Allah aşkına, söyle kimden yanasın,
Beni aşk ateşiyle yaktın sende yanasın.

Devamını Oku
Osman Erdoğmuş

YORGUNUM

Kırılmış kolum kanadım tutmuyor,
Yollar uzun ben yorgunum sevdiğim.
Kalp taşlaşmış taşa sözüm geçmiyor,
Yollar uzun ben yorgunum sevdiğim.

Devamını Oku
Osman Erdoğmuş

YUNUS GİBİ

Vahdet çağlayanından gönüllere yol bulup,
Her kapıyı çalarak gezelim Yunus gibi.
Çaresize arkadaş dertliye dermen bulup,
Nefsimizi taşlarda ezelim Yunus gibi.

Devamını Oku
Osman Erdoğmuş

YUSUF GİBİ


Yusuf gibi kuyuya çaresiz atılmışım,
Mısır’a köle diye aşkımla satılmışım,
Yaşamadım seninle doyasıya mutluluk,

Devamını Oku
Osman Erdoğmuş

ZARİYAT SURESİ

Mekkidir. Adını birinci sureden alır. Sure bu isimle meşhur olmuştur. Başka bir isim almamış. Nüzul sıralamasında 66, sırada, Ahkaf ve Gaşiye surelerinin arasına yerleştirilmiştir. 10, yılın sonu veya 11, yılın ilk yarısında nazil olmuştur. Konusu: baştan sona yaratılmışlığın amaçlılığı ve anlamlılığı, ahiretin mutlaka dünyanın öbür yüzü olduğunu, hesaptan ve Allah’tan kaçınılamayacağının ve hesap verileceğini anlatır.

1. Baştaki “vav” kasem, yenin “vav”ı. Cevabı olmayan yemin “vav”ları. Ya düşün diye ya da değerini bil diye çevrilmeli. Burada düşün, tozu-dumana katarak saçıp, savuranı. Rüzgâr-yağmur-bulut üçlüsünün muhteşem müdahalelerden geçerek yeryüzüne inişinin süreci anlatılmakta ilk dört ayette.
2. Ağır bir yük taşıyanı.

Devamını Oku
Osman Erdoğmuş

YEŞİM

-Yeşim’e—


Yeşim

Devamını Oku
Osman Erdoğmuş

YETER ARTIK


Yeter artık gel Yeter,tahammülüm kalmadı,
Güzeller çok olsa da,senin yerin dolmadı.

Devamını Oku
Osman Erdoğmuş

YA ŞAFİ
Ona teslim olursan, yeter kuluna kâfi,
Hasta olan kullara Senden derman Ya Şafi.

Bir yaprak bile Senden habersiz kıpırdamaz,
Görünmez mikroplara verir ferman Ya Şafi.

Devamını Oku
Osman Erdoğmuş

YAŞAMADI GÖNLÜMÜZ


Daldan dala konmakla geçiverdi ömrümüz,
Doyasıya bir sevda yaşamadı gönlümüz.

Devamını Oku
Osman Erdoğmuş

YAŞAMANIN GAYESİ


Hoş bir sada bırakmak yaşamanın gayesi,
Ölüm denen hakikat, kucaklıyor herkesi.

Devamını Oku