bu sabah bir hız yok içimde
kalbur saman içimde
içimde bir masal
asal sayıları çarpıp toplar
ufkumu kaplar
köroğlunu kaplayan sisler gibi
-C.Akkanat'a-
bir okyanus şiir
deniz kokan
ak kanatını daldır
savur yeryüzüne
şiire doysun doğa
karanlık kör şafak ise sağırdır
böyle bir geceyi bitir göreyim
suçluluk bir onur günah doğurtur
bir tutam vicdan al getir göreyim
huzur bozar hacı ile hocalar
kendi kıyılarımıza yanaşıyoruz
su alan bir gemideyiz
su veren denizden
ne nimet beklenir ki
balık dışında
içinde ürperten bir tenhalık
Fırın ithal oldu kalmadı tandır
Küresel kriz var açlığın sindir
Kurtuluş yılında alışmışsındır
At bokundan çıkardığın yem sana
Kargayla iş olmaz konmuş dala mı
bir dost
paslı şafakları siler
âhenge bağlı bir sistemle
hıçkırdıkça
gizli aydınlıklar
yorgun düşer
ölüm yer alınan yıllık
bendeki son alışkanlık
nereye otursam
güneş karalarım
koyu bir yorgunluk altında
bütün zamanlar kalabalık
sayılı bir dünya sayısız heves
insanı kendine saygısız yapar
bu kadar yolsuzluk doğrusu çok pes
umursamaz kılar kaygısız yapar
insanın yükünü yüklesen file
sulu bir düşünce kurak hayaller
insanı canından bezdirir dostum
sekarat anında yapışan diller
ebedi dünyayı sezdirir dostum
kör kütük sarhoşum boşa yaşarım
kırk gün kırk gece ağladım
gözyaşlarım çürüdü
tuz buz oldu
az buz değil
kendimi temize çıkarmak için uğraşım
kendini denize çıkarmak için uğraşım
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!