Artık yeter diye bağırabilsem
Sesimi bir rüzgar alıp götürse
Kasırga gibi kendi başına buyruk
Dağ başlarında dolanan
İnsan sesiyle kirlenmemiş
Dediği dedik bir büyük rüzgar.
Geçmişle geleceğin arasında
Bir ben varım, bir sen varsın.
Ben olmuşum olmamışım sence bir.
Geçmişle geleceğim arasında
Birbirine karışıyor gölgelerimiz…
Önümüzdeki yollar boyunca ama.
Geldin, geldiğine pişman gibisin,
Gideceksin, gitmek istemesen de
Soyun yavrum, soyun esvaplarından,
Yalnız senin olanlar kalsın sen de.
Çırılçıplak gün ortasında, ay ışığında,
Ne kadar değişti dünya, ne kadar.
Sen emeklemeye başlayalı.
İlk atılışından sonra ilk düşüşünde
Sen de anlarsın benim gibi
Ümit edebilmek ne pahalı.
Ölmek üzre olan adam açtı gözlerini…
Gün öyle aydınlık, öyle çekici
Camlarda oynaşan ışıklar…
Oh canımın, canımın içi…
Yaşanmış, yaşanmamış hatıralar…
Günler hep eskisi gibi geçiyor,
Bahar giyiniyor, kuşanıyor.
Ölen ölmüş, kalanlar sağ olsun,
Şükür onlarsız da yaşanıyor.
Gök boşanmış, fırtına durulmuş,
Artık çıkar gelinlik elbiseni,
Dünya güvenilir dünya değil.
Dönerim, diyerek çıktı yola,
Dönecek: ama elinde değil.
Bak gün ışık ışık ışıldıyor,
Senden bir dünyadır istediğim Tanrım,
Ve öyle insanlar… Senceleyin özgür.
Haram meyvalarla dolu bahçelerin,
Bu ömür: günahsız yaşanmaz bu ömür.
Senden bir dünyadır istediğim Tanrım,
Bu garip uğultu nedir Tanrım,
Geceyle beraber sallanıyor.
Göz kapaklarım koca bir yük,
Korkum dallanıyor, dallanıyor…
Bu yayılan sükun, , bu üzüntü,
İnsanın her şeyden uzaklaştığı an…
Müh tem tedailer içinde kaybolmuş.
Geceler emmekte kanat seslerini…
Garip bir korku var ruhlarda yaşayan.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!