Çekilirken içimden sular azar azar,
Kadıköy’e gitmek isterken
Üsküdar’da gördüm bir pazar,
Ayın 19’uydu haziran sıcağında
Nasıl bir şeydi bu sanki heran aklımda
Durakladı aniden iskele yamacında,
Söyle sene sultanım,
Neden gözlerin nemli,
İstanbul mu ağlıyor,
Yoksa dökülenler;
Senin gözlerinden mi?
İçimde yüklü umut ektimde toprağıma,
Aklımı başımdan aldın
Dumanlı başım dumanlı
Veysel gibi viraneyim
Yaralı gönlüm yaralı
Unuttum yazı baharı
Kuytu bir karanlıkta otururken,
Yalnızlığın rüzgârıyla saripta;
Sensizliği bağladım gökte ki yıldızlara,
Ve efkârım vururken:
Dağların denizlere olan sevdası gibi,
Beni aydınlatan bakışlarını gördüm,
Ölüyorum da gören yok
Nerde diye beklerken tabutum
Dermanım bitti derdim çok
Eksik kalan hep yokluğun
Ruh gitti bedende yorgun
Gül bakışlarına baka kaldığım,
Güldüğünde ısınır toprağım,
Bir cemre daha düşer havama, suyuma, toprağıma
İçimde sakladığım tohumlar tomurcuk olup,
Filizlenmeye başladığında gökyüzüne,
Gökyüzüm sana döner,,,
Issız bir ada gibi kaldım buralarda,
Ne bir gemi geçmekte.....
Nede bir kuş uçmakta,
Sularım çekildi neredesin?
Kumsalıma ateş düştü,
Güzel Deyipte Sevme Telef Olursun, Verme Dünyaları Ağlar Durursun! ! !
(09/05/2011)
Kâinattaki hiçbir günah; Beni Rabbimden vazgeçirecek kadar büyük değildir.
(26/02/2016)
Açılan her kapı; sana açılır ey hâk!
Ve açılan her kapıyı; sen açarsın muhakkak.
(10/10/2010)
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!