Ömür Şiiri - Halil Düzgün

Dağlara sor beni
Bağrı yanıhtı derler
Mangal yürekli oğlan
Kara bir çocuktu derler
Vurulmuş sol yanından
Elleri kan içinde
Gözlerinde umut vardı
Göğsüne sığmayan bir sevinç
Eli güllere varamazdı
İncitmez kıramazdı
İşte bu ömür derdi
Ben seven caanım
Kara bir çocuğum derdi
Sor beni ağaçlara kuşlara
Kimbilir ne anlatırlar sana
Hayalinle dolaşırdı yalnız
Özlem duyardı tenine kokuna
Saçlarına dokunmak gelirdi
İçinden
Ağlar ağlar susardı
Yıldızlara açardı derdini
Uçan kuşa anlatırdı seni
Dilinden düşürmez
Hep seni anlatırdı seni
Bir fidan dikti toprağa
Var olan bir eli ile
Adını verdi fidana
Sevgilim ömür diye bakardı
Mangal yürekli oğlan
Kara çocuktu bu
Sol yanından vurulmuştu
Elleri kan içinde
Kanla yazardı göğsüne
Aha tam şuraya
Yüreğinin tam üstüne
Adını
Kara çocuktu caanındı
Herşeyi anlar anlatırdı
Birtek sevgiyi aşkı
Anlatamazdı
Hani sevmeleri varya sevmeleri
Kimseyi sevmemiş
Seni sevdiği kadar
Ne yedi vereni
Ne papatyayı
Ne menekşeyi
Ne de gülü
Ne arifi ne tarifi
Emsali yok bu sevginin
Sor beni ömür sor
Çakala kurda
Sinsice gezen tilkiye
Bir gece izledim gizlice
Dinledim düşüncelerini
Aradım sevginin tarifini
Geçip fidanın karşısına
Dost işi
Bağdaş kurmuş
Elinde bir dal cıgara
Alnına düşen teri siler
Kan kırmızı mintanıyla
Birşeyler anlatırdı
Bir cıgaradan çeker
Bir fidana bakardı
Sohbeti derin güzeldi
Arada bir ömür derdi
Bağzan ağırdan kolu kalkardı
Eli dallara giderdi
Okşar gülümserdi
Yapraklarını silerdi
Gözyaşı siler gibi
İçini kemiren yiyip bitiren
Bir his
Bir duygu
Bir korku vardı
Geceden karanlık
Cevapsız bir korku
Konuşma uzadıkça uzadı
Zaman geçtikçe geçti
Ben dinledikçe dinledim
Birden sustu
Uzun uzun baktı
Fidana
Dallarına yapraklarına
Gözlerine bakar gibi
Ve sonra
Derin bir nefes çekti
Ömrünü çalan cıgaradan
Sor beni ömür sor
Yüreğine
Yüreğinin derinliklerine
Sor kendine
Sorda tanı
Tanıda düşün
Beni düşün
Çıkarsız kinayesiz
Sevgimi düşün
Düşünde yargıla
İnfazsa sevgin
Yağlı urgan çift imlik
Ellerinle boynuma geçir
Sevginle gül olsun
Arıya bal
Bülbüle dal
Sevgiliye haz olsun
Haz olsun sevgilim haz
Haz olsunki
Yüreğimizde çırpınan
Bedenimizde titreyen
Yasak zincirlerini kıran
Her an bir çılğınlık
Edecekmiş gibi
Ellerimizde büyüttüğümüz
Sevgimiz unutulmasın
Ömür.