ne zaman kavuştuki geceyle gün birbirine,
güneş dogdu gece yenik
gece geldi güneş sönük
hep hasretteler oysa
hep aşıklar
ama
yaldızlı gecelerin yıldızsız direnişlerine şahit kalemdeyim
zaferini kutlamaktan geri durmamamış kahpe karanlık
uykusuz
pusuya yatmışlığımız tanıdık silahlara yenilmiş
vuruldumm
kan damlamakta
sen
horoz ötüşlerinin soğan kıvamında ekmeğim
türetilmiş bütün sevdaların dahasında
vakitsizliğimiz
öyküsüz tükenişlerin şerefelerinde
sen
uzun baktım gökyüzüne
uzanmadım ama
düşündüm
varsın yıldızlar aralarında sevişsin dedim sonra
bana yürek koymalarımın en narininden bir buse gelir elbet
yada bir kır çiçeği
uzaklardan kuş sesleri topladım sana
cıvıl cıvıl
yağmurlar biriktirdim
güneşle seviştirme çabalarımla
menekşe kokuları ektim gökyüzüne
tohumladım sevmelerimi
ben şimdi
lanete düşürülmüş düş bozması bir gecede
güle isyan duruşların
kırçiçeği saatlerindeyim
ahmak hayatın aşşağılık vuruşlarında
yüreğimi dik tutmanın telaşıyla
hafiften
ama çook hafiften bir yel esti
kokunmu geldi ne
içimde
içimde olmanın tarifsizliği sızlıyor
evet evet hissediyorum
bir dakika
aslında bir ömürdür
mesela
yirmidokuz tanesi yan yana gelirse çok saat yapmaz
yirmidokuz dakika az zamandır
ama otuz olursa eyvahh
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!