Ömer Kara 4 Şiirleri - Şair Ömer Kara 4

Atlas! ecel terleriyle taşıdığın dünya
Omuzlarımın talip olduğu yıldızlardan
Olimpos, Tanrı dağından güzel mi veya
Prometheus, Ahmet Yesevi'den büyük mü?
Zorla bindirilen yük de haydi sırtından
Hiç inmesin istediğin Turan da yük mü?

elleri parçalanmış
beş işe, iki el
kafasını duvarlara
bir kuşa, iki taş
gönül gözü uykusuz
gönül gözü kan çanağı

bu kelimeler,
bu ağzımda emzik gibi
geveleyip durduğum
bazen tek, bazen kendimle
uydurduğum
ikindin işportada tezgah açsam

Rahmet damlıyor bardağımın
İçine için için doluyor boşu
O bereket halinde Ulu Tanrının
Nurunun içimden kayboluşu
Kelime-i Tevhid'e mücessem
Sicim gibi yağmurlar yağışıp

Zerre-i miskal eser yoğ imiş merhametten
Vazgeçersem budur sebebi, ademiyetten

En kolay istirhamın nedamet mi bedeli?
Uzaksa bir de istirham, adi keyfiyetten

Kırık dökük bir pikap
Dorsesinde musalla taşı
Hali bitap önünde terli başı
Bir şoför belki de ellidir yaşı
Dorseye yüklediği musalla taşı
Direksiyonu sallayan kendi naaşı

kafamın arkasında kapı gıcırdıyor
adamakıllı deliremiyorum da
ayak uçlarımda hudut çiziliyor
kutup değilim, meczup değilim
bir hayalet var yanıbaşımda
kafamın arkasında kapı gıcırdıyor

Dikeni gül sandım da, dilşad oldum
Ekeni el sandım da, naşad oldum

Geçtim cihan gevherini,
Görüp iblis maderini,
Onun adi meşherini,

Apansız seviyorum seni
Düştüğüm rüyalarımdan uyanır gibi
Ve büsbütün sana tutunuyorum
Sırtımı bir dağa dayanır gibi
Taş duvardandı kalbim şimdi
Elvanlara boyanır gibi

Örtün üstüme örtün, kan kırmızı bayrak
Öldür vatanım öldür, benden başlayarak
Bir kurşun sıkayım da, çıkayım bu çarktan
Felek bana kefen biç, namussuza kaftan