Ne sen benim kadar iyisin.
Ne de ben senin gibiyim.
Sen aklımdakinden de eskisin.
Ben zihnindekinden de yeniyim.
Ne sen müflis, şakisin.
Ne de ben muzlim, deniyim.
Bir genç kızın yaşlı bir kadına dönüşmesine tanıklık ediyorduk.
Yine mukadderat geliyordu yerine.
Kendi aramızda dedikodu ediyorduk.
Birinden geçiyorduk diğerine ve başka birine...
Bir genç kızın yaşlı bir kadın oluşuna tanıklık ediyorduk.
Kader yine örüyordu ağlarını.
Kafamın tası nerede.
Binlercesinden yapılmış bir kalede.
Veya bir mezarda toprak içinde.
Kafamın tası nerede.
Binlercesinden yapılan bir kalede.
Veya bir mezarda toprak içinde.
Bir eser yok kendimden,
Aynada gördüğüm yüz benim değil.
Hayat bizi nerelere savurdu,
Nelerle oyaladı, kimlerle,
Belli değil.
Belli bir şey var ki gidiş var,
Her plaka 06.
Herkes burada aynı.
Memur dört başı.
Hoca dolu sokakları.
Öğrenci dolu sokakları.
Her plaka 06.
Çiçeklerden en güzeli, bence gül.
Gülleri vereyim sana da bana bir gül.
Güllerle karşılarım senin gülüşünü.
Sen hep gül gülüm, sen hep gül!
Aradığın sorduğun hiçbir yüz, sana geri dönmeyecek...
Yalnız yalnız öleceksin.
Kimse bilmeyecek nasıl sevdiğini.
Sırlı bir âleme geçeceksin.
İçeceksin bir büyülü şarap...
Ve ızdıraplara gark olacaksın.
Beyitler iki üç serserinin ağzında,
Karı kız tavlayacak malzeme.
Bütün içindeki geri zekâlı karmaşasında,
Yalnız aidiyet hissi, birilerine benzeme.
Üç buçuk soysuz, ayyaş ve sefil.
Yalnız egoları acayiptir.
Tahliye bekleyen bir mahkûm gibi,
Yaşayan yaşlı (ihtiyar) .
O acı haliyle inleyen bir mazlum gibi,
Gözleri hep yaşlı.
Elleri boş…
Zihninde her şey taze.
Sizi sevmek, ne güzel!
Sevilmek, ne güzel!
Altından değerli,
Elmastan parlak,
Dostlar, arkadaşlar ne güzel!
Düşünmek sizi, ne güzel!
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!