Artık çekmiyorsan nefesini
O zaman çek üzerine gecenin rengini
Toprakta buldun aradığın dengini
Ve bu sefer büyük kapattın gözlerini
Ölüm dediğin uzun bir uyku,
Yaşam boyu sadece nefes alırlar
İki ayaklı ölüler
Ölüm uykusuna dalmış insanların içinde
Ömür bir kelebek ağrısı
Dar değilse hayata
Kaçıp yetişmemiz gereken bir yer
Ölüm olmak ya da olmamak çizgisidir
Bütün sıkıntıların unutulduğu an
Yaşamın tek gerçeği ölümdür
Nefes almak hayatın molası
Hayat sürekli molayla geçiyorsa
Takdire şayandır
Umutlarla kandırılır insan
Kandıran da kendisi kananda
Kendine şaşıran
Şaşırdıkça uyanamayan
Ölümün kollarına nefes alarak
Koşar insan..
Öldüğünü, ölmüş olduğunu kabullenmişler
Kendilerine hiç yaşamamış
Ölmezden geliyormuş gibi davranırlar
Sağ halimizi öldürenler
Gerçek ölümüzü beğenmezler
Ölümüzü dirimiz gibi sömüremeyenler
İçimizdeki kalabalığı azaltır ölüm
Sırası geleni içimizden seçer gülüm
Her zaman hazırları almaz içimizden ölüm
Ne diye hiç ölmeyecekmiş gibi
Direniyor gönlüm
Yeni bir yolun yolcusu gibi geldik
Hayatın oyununa
Uzatırlar seni de, beni de
Bir gün boylu boyuna
Ölüm kocaman bir sıfır
Çarparsın yutulana
Sen kendin için dönersin dünya
Biz kendimizden döneriz ölümle sana
Şaşmayan tek saattir ölüm dakikası
Üzerinde vakti geleni durdurur
Gücün yetiyorsa
Vakti gelmeyeni durdur
Dünya hasret, ölüm vuslat
Öyle bir uslansın ki gönlün üstat
Sen benden daha tecrübelisin
Yaşarken öldüğüne soruyordun ispat
Ölümle inatlaşıp üstün gelebilirsen
Bana da edersin nispet.
Can çırak
Ölüm ustadır
Randevusuna bir tek ölüm sadıktır
Ne bir dakika önce
Ne bir dakika sonraya bırakır
Önder Karaçay
Önder KaraçayKayıt Tarihi : 15.5.2016 21:50:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!