Ölümden bu kaçış niye
İlahi emir bir mucize
Ne ileri gider ne de geri kalır
Herkesin alacağı nefes sayılıdır
Ne sebep ararım ne sorarım
gidenin arkasından ağlayana yanarım
Korkarım insanın haddi aşmasından
Neden? Niçin? diye sormasından
Nedir bu ah edip vah edip inlemeler
İsyan gibi gelir yüreğimi yaralar
Sonra kızarım kendimden utanırım
Kızma ağlayana inleyene derim acırım
Kaldın mı bildiğini sandığın kalıpla
Anladın mı şimdi ne kadar uzağında
Dönerim kendime, gönlüme sorarım
Sormazsa insan bunu kendine yanarım
Sen yaşadın mı ölü mü? ...
Geldi mi ölüm evine? ...
Çaldı mı kapını o büyük Melek?
Buyur Ettin mi içeri isteyerek?
Ayrılık gibi gelmedi bana vuslata ermek dedim
Sonra kendimi en çetin imtihanla denedim
Sırasıyla koydum sevdiklerimi tek tek tabuta
Anamı, babamı, karımı verdim kara toprağa
Gelince sırası kızımın şöyle bir duraladım
Çakamadım çivilerini uzunca bir bocaladım
Öldürünce gönlümde tüm sevdiklerimi
Söküp attım üstümdeki tüm zincirleri
Sonra dönüp baktım ne kaldı geri
Bir ben kalmışım bir de sen gayrı
Beni de öldürdüm koydum yerine
Uydum “Ölmeden önce ölün “diyene
Kayıt Tarihi : 14.4.2007 00:10:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Hace 41](https://www.antoloji.com/i/siir/2007/04/14/olum-475.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!