Birazdan sağnak yağmur yağacak tüm kente
Sel olup gidecek tüm acılar
Biliyorum
Doğaya anlattım seni acımı paylaştım
Göz yaşlarımı yükledim bulutlara ve…….
ayrılığın acısını
Melekler ağladı halime
Kalplerinde aşk işaretiyle doğar kimileri... Yeryüzüne gönül indiremez onlar... Hayatı ve insanları anlarlar,hayata ve insanlara merhamet duyarlar,ama hayatın ve onun içindeki insanların yaşadıkları gibi yaşamazlar.
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Devamını Oku
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Bak şimdi....ne oldu arkadaşım güzel sevgi şiirleri okurken birden hüzün yağmış inanıyorum selle yağmur gibi geçer gider yüreğin temiz senin güneş yeniden doğar sevgiler
müzeyyen başkır
.
(MESELA)
(BİR)
2.PERDE;
.
.....OLMaDı Mı...OLaMaDı Mı..OLaCaK..
.
Yağsa da en azgın yağmurlar şu şehre,
O sele karışıp gitmeyecekti, acılar;
Biliyordum...
Kaldırdım başımı semâya baktım,
Ağlayan buluta; yaşımı kattım ve.......
öylece,öylece kaldım...
Neler...neler geldi gözüme,
-İsyankâr mı oldum ne?
Kızdım;kutsadığım her boş şeye...
Sordu,İÇİM;-Nerdeydin? diye,
İnkâr edeyim dedim;edemedim...
Yazım'mış bu benim dedim,
Güldü... hiç bakmadı halime...
Oysa ki aşikârdı gün gibi;şu yağan yağmur gibi,
Taşımıştım onu ben; tüm zerremde...
-Olmadı mı?-Olamadı mı?-Olacak! dedim
Biteviye,böylesi; esir olmamalıydım ben;
AYRILIĞA...
Yüklendiğim omzuma; yetmişti gayri kâhır
Silkelenip doğruldum;
Biten selin ardısıra;sel oldum,ser oldum,sır oldum...
...........................SîVRiLâY ŞâHBâZî
.
ABLAM;
LÜTFEN;GARİP KARDEŞİNİ MÂZUR GÖR;
-GÂYRI, DAYANAMIYORUZ ARTIK;
ORALARDA GEZİNMENİZE...
-SİZ,BİZİM;ABLAMIZSINIZ!..-LÂZIMSINIZ!..
.
SAYGILARIMIZLA....
.
VESSELAM
sussam suç
konuşsam yasak
sevsem ayıp
ağlamam çareszilik
bu ne iştir
ne iştir bu usta
olmadı!... olmadı! olmadı işte...
sevgili dost katılmk istedim.güzel şiirinizi tebrik ediyor;selam,saygı ve sevgilerimi gönderiyorum.
paylaştığınız için teşekkürler.
ve o bulutlar yağdı geldi...
acıları katarak toprağa...
hüzünleri...
güneşli bir güne aç...
selam ve saygılar yüreğinize...
harika bir çalışma...
Dağlar evren bu acıyı taşıyamaz ama insan oğlu taşır ..........o yaşlar acılar bulutlarla ıssız yerlere aksın ..........yüreğinizi kutlarım
Birazdan sağnak yağmur yağacak tüm kente
Sel olup gidecek tüm acılar
Biliyorum
Doğaya anlattım seni acımı paylaştım
Göz yaşlarımı yükledim bulutlara ve…….
ayrılığın acısını
Melekler ağladı halime
Doğa isyan etti kalpsizliğine
Kızdı kutsalımdaki tüm sevgiler
Bizden daha çok onu mu sevdin dediler
İnkar etmedim sevdim
Yeniden yazılsa alnıma
yine onu severdim dedim
Sevdim sevgi gibi,can gibi,kan gibi
Taşıdım her zerremde
Olmadı,olamadı,olmazdı dedim
Sevgisi varken hala yürekte taşıyamıyorum
AYRILIĞI
Yükte hafif kaldı sevdan ayrılığın ağır
Anladı halimi bulutlar
Ayrılığın acısını gözyaşlarımı bulutlara yükledim
Dağlar evren bu açıyı taşıyamaz ama insan oğlu taşır ..........o yaşlar acılar bulutlarla ıssız yerlereaksın ..........yüreğinizi kutlarım.
Sevgisi varken hala yürekte taşıyamıyorum
AYRILIĞI...
HÜZÜN AKMIŞ GİTMİŞ DİZELERDEN SEVİLAY HANIM. HARİKAYDİ ŞİİR. TM KALBİMLE KUTLUYORUM. SAYGILARIMLA...
yağarsa hüzün yağmurları durma kaç
kapılırsın seline
kuru bir dal gibi başın değer taşlara
yosundan medet umarsın
ah tutup çıksam kıyıya
boz bulanık selden kim kurtulmuş ki
kuru dal kurtula..
İlk okuyuşta insanı saran sımsıcacık bir şiir kaleme almışınız sevilay abla teşekkürler.
saygı ve sevgilerimle
erkan gümüşsoy
Sevgisi varken hala yürekte taşıyamıyorum
AYRILIĞI
Yükte hafif kaldı sevdan ayrılığın ağır
Anladı halimi bulutlar
Ayrılığın acısını gözyaşlarımı bulutlara yükledim
HARİKA BİR ŞİİR AKAR SULAR GİBİ BERRAK KUTLUYORUM TAM PUAN
Bu şiir ile ilgili 33 tane yorum bulunmakta