Çözülmesini beklediğin ekranlar kadar, acı tat mı bıraktın.
Hatırlamadığım o küçük detayları, artık görmüyorum.
Seni öyle bulmadım ki ben,
Ağaç kadar eğikti bedenim.
Balık mı tutardı, belki yapraklarım ıslansın derdi.
Cehalet kadar kör düğüm, aslında düğüm bile değil sarhoşluktu bu
Cebimde cennet yaprağının kokusu, belli ki çürümüş
Mandalinalı parfümün, biraz çekirdekli
Soymadan sık,
Görmeden sev, sevipte benimle kal.
Diyebilmektir an geldiğinde hayat.
Dertler kadar uzun, kumlar kadar akıllı.
Cevap veremediğin sorular, kendilerini zorlar.
Başını ağrıtır.
Yapma böyle,
Sigaram bitmiş, uyumak istiyorum.
Halbu ki kokun keskin ve pürüzsüz,
Uyutma beni.
Kararsızlık ilkesini sende gördüğüm de, korkmadım sarıldım.
Korku senden daha yakın bedenime.
Bunlar olup biterken,
Aslında korktum, seni kaybetmekten.
Bakma bana öyle.
Ne ben öküzüm, nede sen tren.
Kayıt Tarihi : 27.1.2014 11:48:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!