ÖĞRETMENLER GÜNÜ ŞİİRLERİ

ÖĞRETMENLER GÜNÜ ŞİİRLERİ

Nilgün Acar

BENİM BABAM GERÇEKTEN VAR MIYDI?

Bu yazıyı yazmayı hiç düşünmemiştim.Bu gün babalar günüymüş.Ve yazmak geldi içimden.BABA! ! ! Bu sözcüğü,şöyle ağız dolusu,varlığım ve yüreğim dolusu söyleyebilmek,ne güzel olurdu kimbilir? Ama ben söyleyemedim.Göreceli olarak vardı elbette babam.Hayatımda ilk anımsadığım şey ise,onunla ilgili.Olayın,konunun ne olduğunu? anımsayamıyorum.Yalnızca,babamın ellerime vurduğu ve benim hiç ağlamadan,inatla ona karşı koyduğum.Ellerimin-yüreğimin-ruhumun acısına sabırla katlandığım.Sonra,annemin beni onun ellerinden,çekip aldığıdır,ilk anım.3-4-5 yaşlarındaydım sanırım.Küçücüktüm ama karşı koyuyordum bir şeylere.Daha ben doğarken istememiş.Erkek doğurmazsan,hiç doğurma diye bağırmış.Acılar-sancılar içindeki,17 yaşında çocuk anneme.Oysa,ilk çocuktum.En güzel armağandım.Ve babam,üniversite mezunu,bir öğretmendi.Daha doğarken,kaleme üç gol birden yemiştim.Aile huzursuzluğu,baba sevgisizliği ve özel durumum.Başkalarına asla izin vermedim.Kız olduğum için zaten istememişti.Özel durumum anlaşılınca,büsbütün dışlandım.Şaşkındım,içimde saklıyordum anlayamadıklarımı.5-6 yaşlarıma dek,olmadık zamanlarda,olmadık yerlerde,birdenbire hıçkırıklarla ağlamaya başlıyordum.Susmuyordum saatlerce.Niye ağladığımı soranlara,yanıt veremiyordum.Ben bilmiyordum ki,onlara ne anlatayım? Sonra,tüm nedenler,suratıma çarpıldı bir gün.Yani anladım ve asla ağlamadım kimsenin yanında,bir daha.Gözlerine bakardım,kendimi ve birazcık sevgi bulmak için.Yoktum.İçine yuvarlanacağımı sandığım,buz gibi karanlıklardı gözleri.Üşürdüm,çok ama çok üşürdüm.Geceleri uyuyamazdım.Yatağımda,pencerenin önünde otururdum.Gökyüzündeki yıldızlara,kentin ışıklarına bakardım.Yıldızlar dökülürdü gözlerimden.Sorular,sorular dönüp dururdu usumda.Yoksa,o benim babam değil mi? diye.Ona benziyordum,anneme benzediğim kadar.Yastığım sırılsıklam olurdu.Ben çok mu kötüydüm? Cezalandırılıyor muydum? Ama o zaman,hiç kimse sevmezdi beni.Oysa çok güzel bir çocuktum.Güzel ve akıllı kızdım.Öyle söylüyorlardı.Umurumda değildi.Ben sevilmek istiyordum,babam tarafından.Bir gün,annem beni yıkadı,tertemiz giydirdi.Kucağına aldı ve babama götürdü.”Bak babası,ne güzel bir kızımız var.”Dedi.Bir masanın başındaydı babam.Başını kaldırdı,bana şöyle bir baktı,aysberklerce dondurucu.Ve “Neye yarar? ”diyerek,işine döndü.Ben,canlı canlı öldürülmüştüm sanki.Yüreğim parçalandı,mağma gözlerimi yaktı,ruhumda şiddeti ölçülemeyecek depremler oluyordu.Ağlamıyordum.Dimdik duruyordum karşısında.O gece de bir türlü sabah olmadı.Hep,NEYE YARAR? tümcesi yankılanıyordu,tüm varlığımda.O isteseydi,ben okula gidebilirdim.İki yakın okul vardı evimize.Ve komşumuz olan,tanıdık öğretmenler.Sadece,tekerlekli sandalyem yoktu.Başkalarının çocuklarını eğiten babam.Bana bir kalem-defter-kitap bile almıyordu.İnanılmazları yaşıyordum hep.İlk kitabımı çıkardığım zaman,ona imzalayıp verdiğimde.Yine buz gibi baktı bana ve hiçbir şey söylemeden,çekip gitti yanımdan.Öylece kalakalmıştım.Niye şiir yazıyorsun? Boş yere uğraşma.Şiir karın doyurmaz ve daha bir sürü şey söylüyordu zaten.İçimden çığlıklar atıyordum.Baba yanımda-önümde-arkamda bulunmalısın.Sana rağmen,sana karşı olmamalı hiçbir şeyim.Seni çok sevmek,eksik kalmamak,istiyorum.Ne olur yüreğimi hep parçalama.Benimle dost ol,gurur duy.Sev, sev, sev,diye.Ona söyleyemiyordum.Azarlamanın,bağırmanın dışında konuşmuyordu benimle.İletişim kurmama izin vermiyordu.Bir süpürge çöpü gibi,kıyıda,köşede büyümüştüm.O evden gitmeye karar vermiştim.Nasıl olsa sığınacak bir çatı,yiyecek bir tabak yemek bulurum dedim kendi kendime.Bir arkadaşımın aracılığıyla,S.H.Ç.K.’na başvurup yerleştim.Ankarada yoktu yaşıma ve durumuma uygun bir yer o zaman.Niğde-Bor’a gidecektim.Çevremdeki herkes.Annem,kardeşlerim,tüm arkadaşlarım,gitme diye ağladılar.Tek babam gitme kızım ben varım demedi.Evdeki son gecemde,odama geldi.Başucuma oturdu.Sadece,”Hakkını helal et.”dedi.Herşeyi,bilerek yaptığını,o anda daha çok anladım.Çok kötü midem bulandı,kusmak istiyordum.Bir an önce başımdan gitmesi için,”Tamam,helal olsun.”dedim.Öpmedi,sarılmadı,elimi tutup,saçımı bile okşamadı.Çekip gitti.Gülüyordum,öbür dünyasını garantilemek istiyordu.BOR…hiç kimseyi tanımadığım,bilmediğim yerdi.Hiç te sevmemiştim.Ama eve dönmeyi,bir an bile düşünmedim.Bayramlarda,özel günlerde,telefon ediyordum babama.Görevimi yapmak için.Her konuşmada,içim ağlıyordu.Paylaşacak bir şeyimiz yoktu.Üç-beş sözcüğü geçmiyordu konuşmalarımız.Darmadağınık oluyordum.Hep soruyorlardı,baban niye seni görmeye gelmiyor? diye.İçimden çok utanarak,yalan söylüyordum insanlara.Babam çok rahatsız,yolculuk yapamıyor diyordum.Son izne gittiğimde,Bor’a geri döneceğim sabah.Kalkmadı bile beni uğurlamaya.Sessizce geçtim odasının kapısından.Son görüşümdü bu.Eve gidemedim çeşitli nedenlerden.Annem geliyordu beni görmeye.Ve her seferinde,ağlamayacağım diye söz veriyordum kendime.Ama annem gider gitmez ağlıyordum.Çok istediğim için,ne yapıp edip,İstanbul’a geldim.Yemin etmiştim,artık yalan söylemeyeceğim diye.Ve söyledim.İnsanlar,anladılar beni.Telefonlarım,dağılıp-parçalanmalarım sürdü,onu kaybedinceye kadar.Kardeşimin evinde,bakıcı bayanla,yapayalnız kalmıştım.Odada tek başımaydım.Korkuyordum,çok korkuyordum.Sanki ruhu gelip,bana kötülük yapacak sanıyordum.Buz gibi gözleri,geliyordu hep gözlerimin önüne.Korkudan ağlıyordum.Hemen bir arkadaşıma mesaj çektim.Babam öldü ve ben çok korkuyorum diye.Saatlerce yazıştık.Yalnız bırakmadı beni.Üzülmüştüm ama gidişi çok şey anlatmadı bana.Hayatımın kabusu bitmişti sanki.Sorular,görevler yoktu artık.Onu çoktan bağışladım.Dilerim,gittiği yerde çok iyidir.Biyolojik ve göreceli babamın,babalar günü kutlu olsun.İçimdeki acı,hüzün tortularından,rengarenk bir buket sunuyorum ona.
Nilgün ACAR 15.06.2008
..

Devamını Oku
Aşık Mahmut Çelikgün

Size sevgi,size selam
Saygıdeğer öğretmenler
Verdiniz ellere kalem
Saygıdeğer öğretmenler

Size ağlar,naz ederiz
Senin yolundan gideriz
..

Devamını Oku
Gülşen Şenderin

Bir büyünün, bir tılsımın buğusunda
Kalp kalbe çarparsa; Aşk Cemreleri düşer
Bedenlerde uyanırken sevda tomurcukları
Duyguların pıtrak pıtrak sesi duyulur.
Düşlerin renk renk coştuğu, sevgi yağışında
Ruhun al al, dudak dudak neşesi yayılır...
Kokularıyla en yangın korlarda uyanan
..

Devamını Oku
Çetin Özdemir 2

Okulda “…öğretmenler günü” kutlanacaktı. Kutlama komitesi başkanı “hocam, en yaşlımız sizsiniz, siz de bir anınızı anlatın,” diye rica etti. Tamam dedim, ama ne anlatacaktım? Bir anıyı yaşamak başka, anlatmak ise daha başka idi. Şöyle beynimin arşivini bir tarayayım dedim; ta yirmi kusur yıl gerilerde, kendimce ilginç bir anım, iç dünyamı allak bullak ede ede gözlerimin önünden geçti gitti!

Öğretmenliğimin ilk yıllarıydı. Atandığım okulda en genç öğretmen bendim. Henüz stajyerliğim bile kalkmamıştı. Zaten öğretmenliği de tam olarak bildiğim iddia edilemezdi. Yaptığım tek şey, güle oynaya derslere girmek, çocuklarla dertleşmek, “onlara milli eğitim temel kanunu” ile uyumlu, müfredat programı doğrultusunda bilgiler aktarmaktı.

Aslında çok eksiğim vardı, çok! Bunlar önemli miydi?

- Bakın çocuklar, bu bilgiler sizlere belli bir yerde, belli bir yere girebilmek için son derece gerekli. Sonra bunların hepsini unutmak zorundasınız. Yoksa yeni bilgiler beyninizde yer bulamayacaktır. Ama sakın unutmayın ki unutmamanız gerekenler de var. Bunlar da sizin anayasanız olmalı. İnsan sevgisi, aile sevgisi, vatan sevgisi, büyüklere saygı, dürüstlük, güvenilirlik gibi.
..

Devamını Oku
Hüseyin Parlakdemir

KUTLU OLSUN ÖĞRETMENLER GÜNÜNÜZ
24.11.2010

Kasım yirmidört ikibin on yılı
Kutlu olsun öğretmenler gününüz
Bize bilgi verirler hep dolu dolu
Kutlu olsun öğretmenler gününüz
..

Devamını Oku
Mustafa Benkli

***Öğretmenler Günü Vesilesiyle
---

Teknolojinin en yüksek seviyede inkişaf ettiği asrımızda, bu derece gelişen masum teknolojiye paralel olarak zirve yapan anarşi ve terörün meşum ruhunun iğrenç ve korkunç aletlerini elinde tutan şer kuvvetlerin kendi menfur emelleri, nefisleri, hırsları, kin ve ihtirasları, sadistçe duyguları, çirkin arzuları, şehvetleri uğruna icat ettikleri envaî kılık ve maske altında desiselerle işlenen ve giderek şiddetinin-tesirinin artırılıp, azdırıldığı zulüm, işkence, terör ve anarşiyle ezilenlerin ayyûka çıkan inilti, figan ve avâzının kulakları tırmalayan sesine kulağı kapalı ve kalpleri ezen ıztırâbına yüreği tınmayan günümüz insanının sıkıştığı atmosferde, Allah(CC) ’ın insanlığın doğru yola sevk ve kurtuluşu için rahmet, merhamet, sevgi vasıflarıyla vazifelendirerek gönderdiği Maarif Elçilerimiz insan üstü insan Öğretmenlerimizin dünyaca anılmasına bir vesile olarak tahsis edilmiş bu güne atfen, bütün ömrümüz boyunca kendilerine karşı duyduğumuz sevgi, minnet, şükrân, takdir, hayranlık ve saygı hislerimizi kalbimizin rikkatinin o duygularla hasıl ettiği kalp titreşimlerinin dışında bihakkın ifade mümkün olamamakla birlikte, şiir dilinin kelimelere kazandırdığı mânâ ve vezin ritminden kalbe in'îkas eden titreşimlerde nispeten dile getirilebileceğini ümit ettiğim bu ulvî duygular; dünya çapında öğretmenler gününü tebrikle, bu günün hatırasına mahsus hassasiyet ve heyecanla sevgili Azîz Öğretmenlerimize

Saygıyla İthâf Olunur

..

Devamını Oku
Muhittin Laçin

ÖĞRETMENİM

Bu gün 24 Kasım 2013 Öğretmenler Günü
bütün saygı değer öğretmenlerimizin bu güzel gününü saygıyla sevgiyle kutluyorum.

Acaba diyorum bir insanın öğretmeninin olması nasıl bir şey
Ya da bir öğretmenin öğrencisi olmak nasıl bir şey
..

Devamını Oku
Ömer Tolgay

(Başındaki o deli kız ve sonundaki köpek benim) .
Öğretmenler Günü… Kime?
Bana ne?
Benim yok öyle bir günüm.
Veya deli kızın hesabı,
bana her gün öğretmenler günü.
30 yılınızı aşıyor,
..

Devamını Oku
Oktay Bahçecik

Öğretmenler mum gibidir;
Kendileri erir, aydınlatırlar insanları.
Öğretmenler güneş gibidir;
Parlak ve faydalı.

Öğretmenler toprak gibidir;
Bağırlarından nice faydalı insanlar çıkar.
..

Devamını Oku
Serap Demirtürk


ATATÜRK DİYOR Kİ!

Milli Eğitim

En mühim ve feyizli vazifelerimiz millî eğitim işleridir. Millî eğitim işlerinde mutlaka muzaffer olmak lâzımdır. Bir milletin hakikî kurtuluşu ancak bu suretle olur. 1922

..

Devamını Oku
Haydar Demoğlu

Öğretmenler ordusu; fedakârlıklarıyla, seferberdirler.
Yarının büyüklerine; gösterirler, nurlu, kutsal hedefler.
Vatan, bayrak, istiklal aşkıyla; fikri, irfanı, vicdanı hür...
Türkiye Cumhuriyeti'ne yakışır, nesil yetiştirirler.

Büyük önder Atatürk’te, kutsal saygı duydu, öğretmenliğe;
Cahilliği bilime boğdu; 'Hakiki Mürşit İlimdir' diye...
..

Devamını Oku
Salim Ulus

Nur deryasında mahal bulursunuz,
Menzile ulaşıp nail olursunuz,
Nam gurur olur, kanat vurursunuz,
Dünyanın Efendisi Öğretmenler.

Hakikatten Hakk’a ulaşanlar,
Kâğıdı kalbe nakış yapanlar,
..

Devamını Oku
Ali Rıza Atasoy

Türk şairlerinin ve şiirlerinin buluşma platformu antoloji.com kültür ve sanat portalı bünyesinde 12 Mayıs 2006 tarihinde kurduğumuz ve bir ekip olarak geliştirdiğimiz Yeşilrmak Şiir Vadisi Grubu olarak bu sene üçüncüsünü düzenlediğimiz *** Boraboy Şiir Günleri (22-23 Mayıs 2009) *** kültür ve sanat etkinliği, geçtiğimiz yıllarda olduğu gibi bu sene de ardında unutulmaz anılar ve kalıcı dostluklar bırakarak bir rüya gibi son buldu.

Yeşilırmak Şiir Vadisi Grubu’nun kuruluş yıldönümü kutlamaları kapsamında her yıl düzenlediğimiz ve artık geleneksel hale gelen Boraboy Şiir Günleri üçüncü etkinliği için aylar öncesinden başlayan detaylı bir planlama ve hazırlıklar yapıldı. Etkinliğin en az kusurla, hatta mümkün olduğu kadar kusursuz ve amacına uygun olarak sonuçlanması için kutlama komitesi olarak ben Ali Rıza ATASOY, grup yöneticilerimiz, Ömer CELEP, Fesih AKTAŞ, Müzeyyen KESKİN, Hüseyin BACANAK, Ahmet EROĞLU, Taşova Lisesi Müdürü İbrahim MALKOC ile birlikte grup üyemiz aynı zamanda kameramanlık görevini yürüten Ahmet ÖZKAN ile grup üyemiz ve aynı zamanda etkinlik süresince sunuculuk görevini yürüten Taşova Yeşilırmak İlköğretim Okulu Türkçe Öğretmeni Sercan TAŞ başta olmak üzere, organizasyonda gönüllü olarak görev alan Taşova İlçe Milli Eğitim Müdürlüğüne bağlı okul ve kurumlarda görev yapan eğitim çalışanları tarafından aylar öncesinden başlayan bir planlama ve bu plan doğrultusunda detaylı bir çalışma yürütüldü.

Boraboy Şiir Günleri (22-23 Mayıs 2009) duyuru metninde yer alan planlama ve program doğrultusunda herhangi bir aksaklığa meydan verilmeden gerçekleştirildi ve 23 Mayıs 2009 Cumartesi günü akşam saatlerinde yöremizin zümrüt gerdanlığı Boraboy’da bir rüya gibi son buldu.. Bu sene ilk kez etkinliğin şiir dinletisi bölümünün ortalarında geçici bir yağmura yakalandık ve bu nedenle programın geri kalan bölümünü Boraboy Göl gazinosunda kapalı mekanda tamamladık. Gördük ki yağmur da Boraboy’a ve Boraboy Şiir Günleri etkinliğine ayrı bir renk ve güzellik kattı, her şey belki mükemmel değildi ama öyle zannediyorum ki mükemmele çok yakındı.Katılımcı şair dostların bir bölümü 22 Mayıs 2009 Cuma günü öğleden önce Ankara’da buluştular ve grup yöneticimiz Ahmet EROĞLU ve Müzeyyen KESKİN tarafından temin edilen araçla öğleye yakın saatlerde Ankara’dan toplu olarak Taşova'ya hareket ettiler.Bunun dışında kendi imkanlarıyla veya özel araçlarıyla diğer illerden gelen katılımcılar da aynı gün sabah saatlerinden itibaren bulundukları illerden birer ikişer Taşova’ya gelmek üzere yola koyuldular ve aynı gün öğle saatlerinden itibaren yine birer ikişer Taşova’ya inmeye başladılar.

Taşova’nın zümrüt gerdanlığı doğa harikası Boraboy’a ve Yeşilırmak Şiir Vadisi’ne gönül veren katılımcı şairler ve sanat dostları yine aynı gün öğle saatlerinden itibaren Taşova Öğretmenevi bahçesinde grup başkanı olarak bendeniz Ali Rıza ATASOY, grup yöneticimiz Ömer CELEP, organizasyon işleriyle görevli Taşova Lisesi Müdürümüz İbrahim MALKOÇ, grup üyemiz ve kameramanımız Taşova Anadolu İmam Hatip Lisesi Öğretmeni Ahmet ÖZKAN, grup üyelerimiz ve İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü personelimiz Serap ÖZGÜR, grup üyemiz ve Öğretmenevi Müdürlüğü personelimiz Macide ÖZTÜRK, foto muhabiri olarak görevlendirdiğimiz arkadaşımız Taşova Anadolu Lisesi Fizik Öğretmeni Ömer ŞENGÜL ve grup üyemiz ve aynı zamanda etkinliğimizin sunuculuk görevini üstlenen Taşova Yeşilırmak İlköğretim Okulu Türkçe Öğretmeni Sercan TAŞ tarafından karşılandılar.Taşova’ya erken saatlerde inen katılımcılar Taşova Öğretmenvi bahçesinde kendileri için ayrılan mekanda oturup dinlendiler, diğer katılımcılarla tanıştılar ve en son gelecek şair dostları beklemeye koyuldular.Akşama yakın saatlerde son olarak topluca Ankara'dan hareket eden katılımcılar geldiler ve Öğretmeevi bahçesinde organizasyonu yürütenler ve diğer katılımcılar tarafından büyük bir coşkuyla karşılandılar.Öğretmenevi bahçesindeki kısa bir dinlenme ve tanışma faslının ardından; Taşova şehir merkezinde ve ırmak boyunda toplu olarak bir gezinti yapıldı. Kısa süreli bu şehir turunun ardından Taşova Öğretmenevi salonunda topluca yemek yenildi. Akaşam yemeğini müteakip katılımcı misafirler tekrar Öğretmenevi bahçesinde kendileri için ayrılan mekanda yerlerini aldılar. Burada misafirlere çay, meyve, çiğ köfte ikramı yapıldı ve gecenin ilerleyen saatlerine kadar bu mekanda şiir ve sanat üzerine paylaşımlar yapıldı. Bilahare misafir şairler ve sanat dostları yatılı okul pansiyonlarına yerleştirildiler ve geceyi Taşova’da geçirdiler.
..

Devamını Oku
Metin Beyazlı

Öğrencinin göz bebeği
Güler yüzlü öğretmenler
Çoktur onların emeği
Güler yüzlü öğretmenler

Rehber olur çocuklara
Hem anadır hemde baba
..

Devamını Oku
Mustafa Sarı

İŞTE BİZİZ O ÖĞRETMENLER

Başöğretmenim KEMAL ATATÜRK
Okuma yazmayı bilmeli her Türk
Bilgelikten değil cahillikten kork
İşte biziz biz o öğretmenler

..

Devamını Oku
İhsan Can Mamat

Ögretmenler olmasa,
Ögrenciler bir hiçtir.
Okumayı yazmayı ögreten,
Ögretmenler.

Ögretmenler olmasa,
Ögrenciler bir hiçtir.
..

Devamını Oku
Hasan Hüseyin Yılmaz

Güya İngilizce öğretmek için,
“Angus Öğretmenler” devri başlıyor.
4/B’li 4/C’li hepsini geçin;
“Angus Öğretmenler” devri başlıyor.

Biz duyduk duymadık deme ahali,
Global, Küresel dünyanın hali,
..

Devamını Oku
Kazim Öztürk 2

Her günü parselledik,
Boş günümüz yok.
Ya anneler günü,
Ya öğretmenler,
Ya kadınlar günü..
Olmadı sevgililer günü..
Sevgiyi, saygıyı,
..

Devamını Oku
Yusuf Tuna

Senin hasret ile ellerinden öperim ben,
Öğretmenim, öğretmenler günün kutlu olsun.
Sevgi ile üzerine güller seperim ben,
Öğretmenim, öğretmenler günün kutlu olsun.

Küçük yaşta sana gelip okullu olmuştum,
Okuma yazma öğrenip senden ders almıştım.
..

Devamını Oku
Zennehar Yılmaz

Bu gün 24 Kasım günü Vatana milli gücü veren Öğretmenler günüdür Sağlıkla başarıda tek emekçi Sabırda en büyük destekçi Hem anne hem baba olun odur Öğretmenim candan yüreklim benim İçini açıp baksan kaç hayatı birden yaşar Gözlerinde hüznü yaşar Deftersiz gördüğü öğrenciyi Sevgiyle kucak açar her bir çiçeğine Bilgiyi akıtır her bir kulağa En ince ilgiyi çizgiyi verir benim öğretmen Destek bekler hem anne ve babadan Eğitiminde yanında onlarda var Türkiye’m millete öğretmen dersi verir Her güne başka heyecan katar İlmine ilimden ilim katar Açıktır kucağı evlatlara sevgi saçar Doğuda kurşunu silgi siler Kalpleri tertemiz pak,dır hep Bu gün 24 Kasım günü Vatana milli gücü veren Öğretmenler günüdür…
..

Devamını Oku