Yatmalıyız sere serpe
Biz çırılçıplak
Çatır, çatır çatlarken güneş
Fesadından tepemizde
Yakmamalı kumlar
Ağustosta tenimizi
Ayartmalıyım önce seni,
Al elmanın gizemiyle
Sen Adem, ben Havva olmalıyız
Öpmelisin önce ruhumu, gözlerinle
Dokunmadan tenime,özlemelisin
Yatmalıyım kollarında, korkusuzca
Ansızın çekip gittin
Yumdum gözlerimi
Yaşamın tüm renklerine
Kapattım tüm seslere
Yüreğimi
Hiç olmak, yok olmak istedim
Tamda öğlen sıcağı
Yapışmıştı bedenine
Alacakaranlıktan beri, o sancı
Şimdi koynundaydı,yeni yaşam
Eşikteki adamın ellerine takıldı,gözleri
Hep istemişti o ellere benzesin,yeni yaşamın elleri
Fener alayı gibi
Gönül bahçem, ışıl ışıl
Yanaştın kıyılarıma
Demir attın, yüreğimin denizine
Her fırtınada kabarır
Bazen acır, bazen coşar
Aç gönlünü,tut elini dostunun
Bak o zaman,batıyor mu dikeni gülün
Boya geceyi
Kırmızıya,yeşile yada maviye
Bak o zaman kalıyor mu yalnızlığın
Mevsim kış,yüreğim ilkbahar
Yaradan’ dan dilemiştim,
Kış ayazından, ateşlere düşmeyi
Hiç koklamadığım çiçekleri devşirmeyi
Bir cemre düştü, gönlüme
Sen geldin!
Sol yanım elma ağacı, öbür yanım ulu çınar
Gül yürekli yar yaşar, al elmanın gizemiyle
Kor yanımda alaz, alaz
Öte yanımda dostlar serinler, gölgeliğimde
Yarimin gözleri Ege, yüreğim Akdeniz
Akar durur koynuna bazen hırçın, bazen de sakin
Annem yazardım,sol avucumun içine
Yüreğime yakın olsun diye
Çocuk düşlerimde buluşurduk
Sabah yıkardım,yüreğim sızım sızım sızlayarak
Öfkesinden korktuğum babam görmesin diye
Komşu kızından dinlerdim,acısa da yüreğim
Yani, aşk diyorsun ne alemde
Issız bir limanım
Gemiler çoktan terk etti burayı
Güneş mavi sular ve kumsal
Öyle dinginim ki, çığırtkan martılarda olmasa
Ak apak kanatlarını,umuda çırpıyorlar sanki
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!