dolunay zamanı, yitik gece -küskün
tan kızılı uyandı güneş, yıldız kaydı
yer sevi- gök sevdam, aşkın kutbu
geleceği belirleyen geleneğin gücü
yanık aç-açık, yoksul ve mutlu
ve kara afrika’nın efendisi
sevda ve siyahlar ülkesi
göğe ve çöle şiir yazan
yaşamın can suyu nil
sema gül dikeni kanar
afrika’nın gözyaşı şişesi
nil kaynağına-umuda akar
yan yana, yana yana dönerler
derviş-şahmeran-hortum ve halka
sudan aşkı, dipten gelen bir iç dalga
çöl tuzağı piramitler tanrı evi sarı sıcak
güneş içen melek kızlar altın toplayacak
kızıldeniz dibinde, yıldıza-aya yaslandım
av kimdi, avcı kim? pusuda sevdalandım
kobra’nın elinden elması aldım, avlandım
ve jabal marah bana, ben nil’e aşığım ama
hartum’da mola verdim, beyaza büründüm
mor karkaden içip yağlı güreşte demlendim
nil’in gül memesinden güneşi emen bendim
omdurman pazarı, aşk yeri, renklerin dansı
rekşa ile hayat devam, suya ve çöle selam
her yüzümde, başka yara-çizgi, düşman izi
barya, dinka, silluk, cunup ve surmalı kızlar
farkın farkında, birlikte yaşamak ne güzeldir
ben afrika’nın beline, dolana dolana akan nil
destanın ilk dizesi, yaşamın gizemli son gözesi
sunaf çiğner hurma sarısı, çölde, devesiz, yaya
kızıldeniz’in kızıl saçlı güzeli maryem-haway’a
port sudan’ın istanbullu karakargaları-sümeyya
usurey’i baştan çıkaran sandır ağacı dumanı-isi
habe geçidi bir yana, sinkadlı çocuklar bir yana
ve şiiri uçakta öpen hartumlu hostesten bu yana
samanyolu, dudak izi, sevi meleği tahani osman
şifalı bir şarkı mırıldanır, içsel ve yürekten o an
“sevgilim / hayatım hayatım / kalbim seninle
aşkımızın bu tadıyla / al hayatım sana feda
senin sevgine feda / yangınım dokun bana”
tarihe ve yaşama dokundum suakın adasında
osmanlı izi var ceylan bakışlı tabow gözünde
kınalı güzel ama ne güzel saçlarına şiir dizer
sünnetlik kınalı gelin, el fatah ikindi zamanı
zikir ve dansın sonunda doyuma ulaşma anı
tütsülü ve davullu içsel yakarış, ardah dansı
uzun ince yoldayız; nil ve ben, bir de şiirimiz
suyun mavi gözü ağlar, susuz yaşam sonumuz
dinnar doğal yaşam hayvanlar köyünde içi sızlar
yabanıl ve konuksever godya evde kahveci kızlar
yüzü çizgili surmalar, elleri nasır, kolunda burmalar
yırtık kulaklı, iri dudaklı ve uzun boyunlu güzeller aç
savaşa inat, barış için sakız patlatıyor cubalı çocuklar
yanke-beyaz misyoner-haçlı irtica; yoksulluk ve ölüm
su -ekmek yerine, incil dağıttılar; tutsak-aç çocuklara
can çocuklar, ah bizim çocuklarımız, alın yazıları kara
kara kuru ve ince uzun elleri; kitapsız, silahlı maskara
kutsanmadan ölürler, yaşadıklarını bilmezler darfur’da
uyumaktalar güneşin gölgesinde çeçe sineği koynunda
ey gezgin şair! mutluluk şiirinin fotoğrafını çeker misin?
aç çocuklar öldürülmesin, ağız dolusu gülebilsinler diye
çıplak ve meşru bir diriliş, beş milyar yıllık uykusundan
uyanırken dev-kara afrika, beyaz ve mavi nil sevdalanır
bir özgürlük şarkısı yankılanır, tam tam’ların yurdundan
uygarlık harikası- insanlığın atası, siyahlar ülkesi sudan
umuda sudan sebep, sarı çölün efendisi - esmer türkler
“sudan’ın atatürk’ü ahmed al bazhir”, o ülküyü yaratan
ve el feyturi, tacüssir hassan ve muhittin faris’in şiir oku
mızrağı sevgide odaklanır-şahlanır-aklanır büyük sudan
sabah el hayr! sabah el nur! şükran! nil sevdası yaşanan
dursun özden
www.dursunozden.com.tr
Kayıt Tarihi : 6.5.2009 23:09:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Dursun Özden](https://www.antoloji.com/i/siir/2009/05/06/nil-sevdasi.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!