Uslansana, acım benim, dinlenip dursana artık.
Akşam gelse derdin hep; geldi bile Akşam; bak, işte:
Bütün kenti kapkara örtüsüyle sarar karanlık,
Kimine kaygı salmış, kimineyse mut getirmiş de.
Ölümlü kalabalık, dışardaki pis kalabalık
Hazzın, yavuz celladın kırbacına boyun eğmiş de
Merhametsiz karanlık içindeyim
Ne zaman güneş doğacak bilmiyorum
Mavi denizlere mor dağlara karşı
Bildiğim bir şarki var onu söylüyorum
Bildiğim bir şarki var onu söylüyorum
Devamını Oku
Ne zaman güneş doğacak bilmiyorum
Mavi denizlere mor dağlara karşı
Bildiğim bir şarki var onu söylüyorum
Bildiğim bir şarki var onu söylüyorum
Şiir, yazıldığı dilin fonetiğini /musikisini taşır.Çeviri ne denli iyi olursa olsun, kelime vurguları ve anlamları yerli yerine oturmadığı için, yazanın şiiri olmaktan uzaklaşır, tercüme edenin bilgi ve becerisine
tâbi olur. Böylece orijinal olmaktan çıkar, yorumlamakta hataya düşülür.Onun için çeviri şiirleri asla tutmam.Sevgilerle.
Enver Özçağlayan
Sayın Charles Baudelaire 'in şiirini, paylaşması zevkti.
Güzel şiir...tebrikler.
Çeviri olarak Sabahattin Bey'in çevirisi daha şiirsel.
Vallahi Sabahattin Eyüboğlu'nun çevirisi bana daha güzel ve anlaşılır, akıcı geldi.
Berna hanıma, bu çeviriyi de okuttuğu için ayrıca teşekkür ederim.
anlaması biraz zahmet istiyor aslında.
yine de günün şiiri olabilir.
tebrikler
Çeviri şiirlerde, çevirmen adı olmayınca birilerinin hakkı yeniyormuş gibi geliyor bana. Ayrıca, şiirin iki farklı çevirisi daha olduğunu hatırlıyorum. Yalnızca birini bulabildim. İzninizle onu ekliyorum......
...İÇE KAPANIŞ...
Derdim: yeter, sakin ol, dinlen biraz artık;
Akşam olsa diyordun, işte oldu akşam,
Siyah örtülere sardı şehri karanlık;
Kimine huzur iner gökten, kimine gam....
Bırak, şehrin iğrenç kalabalığı gitsin,
Yesin kamçısını hazzın sefil cümbüşte;
Toplasın acı meyvesini nedametin
Sen gel derdim, ver elini bana, gel şöyle....
Bak göğün balkonlarından, geçmiş seneler
Eski zaman esvaplariyle eğilmişler;
Hüzün yükseliyor, güleryüzle sulardan....
Seyret bir kemerde yorgun ölen güneşi
Ve uzun bir kefen gibi doğuyu saran
Geceyi dinle, yürüyen tatlı geceyi....
Charles BAUDELAIRE
Çeviri : Sabahattin EYÜBOĞLU
'Gece'yi dinle, canım, ilerleyen güzel Gece'yi.'
kulağımı yapıştırdım gecenin ağzına
ne sesinden delindi kulak memem
ne de güneşten küpe taktı deliğine!..
boşuna korkmuşum geceden beh!.....
haydi, herkes geceye!....
:)))))))
mesela bu şiir çeviri bir şiir.
bu şiiri charles bey yazmamış olaydı örneğin içimizden birisisi,emrah bey yazmış olaydı gidip ona turist gibi düşünüp türk gibi yazmışsın demeyecekti ne naime ablası ne tayyibe ablası ne de diğer abileri velileri vs vs...
söylenecek şey şuydu;ablan sana kurban olsun
ve/veya
abin sana kurban olsun
bu charles iyi şair bence.
nefis bir sone ve kısakürek gizemciliği..güzeldi..
nefis bi sone....
Bu şiir ile ilgili 20 tane yorum bulunmakta