Kamiller tükenip yoz biriktikçe
Kıyamet bu yüzden kopar mı kopar
Dürüstler kendini göstermedikçe
Düzenbaz paraya tapar mı tapar
Cehalet bedene zincir vurdukça
Havlayana karşı sopa
Gösterince belki susar
Ağzına tıkasan tıpa
Başka bir yerinden kusar
Sahteyse eğer zihniyet
Ta ezelden var oldu, ilelebet olacak
Dalga dalga allanan, şehadet renkli bayrak
Türk’ün yiğit evladı, ger göğsünü göğe bak!
Gör nasıl da heybetli, onu sırtlayan gönder
Al dalgalı semada, ay yıldıza selam ver!
Kimler kimyasını nasıl da bulmuş
Bu lezzet nereden geliyor turşu
Çubuklu'ya gayret bir nimet olmuş
Tadına bakanlar gülüyor turşu
Biraz hıyar biber domates filan
Dağın başı duman olmuş
Dağda ufuk belli değil
Bu yıl kışı yaman olmuş
Bayırları güllü değil
Üçbaş Tepesi yan yana
Döşünde üç telli bir koca yürek
Haykırdı cihana verdi sesini
Barış güvercini gönü giyerek
Özünü meydana serdi Nesimi
Nice muhabbette sefası oldu
Temmuz doksanüçte yandı yürekler
Biliriz insanı biliriz yozu
Yobazlar ateşi kinle körükler
Unuttuk sanmayın İki Temmuz'u
Camilerden sürü ile kopanlar
İçi zehir dolu kirli poşeti
Derinden soludu yerde yatarken
Almış pençesine tiner vahşeti
Döndürür başını suça iterken
Kimsesiz çaresiz biçare çocuk
Titrer yüreğin anne
titrer de gözlerinde parlar
sevginin en güzel kandili
Ak sütün kadar temiz
ak sütün kadar helal
Düşün be arkadaş, hele bir şöyle
Damlaya damlaya, olurmuş ya göl
Şimdi bana çare, bir fikir söyle
Damladı damladı, şehir oldu çöl
Bilinmedi suyun, azcık kıymeti
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!