yalnız karanfik sokağı...
ıslak iğde kokusu kaldırımları...
yağmur damlasında boğuldum...
ah deniz olayım, her tarafım mavi...
Bencileyin bir yalnızlık
Geçti oturdu karşıma
Küfretsem kovalasam anlamaz ki!
ŞiirUS’ a kurban ister
Bense korkak bir tanrıyım artık
Giderken arkandan bakakalmıştım
Ellerim koynumda...
Yalnızlığıma sarılmıştım
Yaramaz bir çoğun kapı zilini
Çalıp kaçamama hali ile
Kala kalmıştım kalabalığın ortasında
yükselirken göğe ıslığım
ferah bir akardion sesi kulaklarımda
belki de kimsesiz bir çocuk mızıka çalıyor
“Ekmek istiyorum” dedi
Etiyopyalı bir çocuk
Götürecektim
Haritada yerini bulamadım
Sesinin
Zamanın kadranında
Hallaç pamuğuna asılı
Yorgun bir işçinin yüzü ötelerden
Yorgun gelir
Halepçe’de yaşlı bir kadın ölür
Yine bir çocuk ağladı
Annesinin mezarında
Uzattı elini anılara
Annesinden kalan
Yalnızlıktı
Yüreklere ortak
Şu anda
dünyanın herhangi bir yerinde
askerler siper kazıyor olabilir
Evet şimdi şu anda sen düşünürken sevgilini
Sevgiline vereceğin çiçeğin gül mü karanfil mi olacağını?
Her dilencinin önündeki salça kutusu
Aslında birer dilek kuyusudur
Ve ben ne zaman bir dilenci görsem
Olmayacak duaya amin derim hep!
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!