Beyhude geçtin ey ömrüm!
Sana ödünç verilen bu canı
Bir zalimin zulmüne
Esir ettin bile bile
Sunulan sonsuz bahtiyarlığı
Susuşlarına / Düşman
Kaçışlarına / Teslimim
Namlu dayalı mapus saçlarıma
Anılar gömülü bir demir parçasına
Susuşlarını düşman etme beni
Tatlıdır ihanetin gizli yüzü
Esrarengiz ve puslu,
Yağmur gibi özlenen
Su gibi içilen / doyumsuz…
Çelme takar, göz kırpar.
Adalar arası vapurdayım
10 kuruşluk gazetemin ucuna
Esen rüzgarın tadını içime çekerken
Yarım bir hikayeyi not düşüyorum
Kalemim benden habersiz
Kaçmalı, Yalın sevdalardan
Sürüklenmeli sarp bayırlarda
Dinginlik bana göre değil
Canım yanmalı, canın yanmalı
Haritası olmayan civar kıyılarda
TÜKENDİM(K)
Hoyrat harcanan zaman dilimlerinde,
Bir farkımız olmalıydı bizimde.
Yürümeye çalışırken doğru denen yolda
Çelme takmalıydık hayatlarımıza.
Yavan ve kasvetli gecelerde
Koskoca bir şehir bıraktın avuçlarıma…
Parmak uçlarım, uçurum başlangıçları
Tam ortası bir şizofren çığlığı.
Delililiğimin son adımlarında olsa gerek
Çünkü;
Senli, sessizliğimin son suskun seremonisindeyim.
Sen uyurken,
Seni seyrettim dün gece.
Gün kızıla dönmüştü
Kirpiklerinin gölgesinden öptüm.
Yastığıma iki tel saçın düşmüştü
Avucumda sakladım…
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!