Ufuk çizgisinden uzaklaşıyor gözler
batan güneşin ardı sıra ıslak
aydınlık büyük aydınlık!..
Cehaletin gözlerine inen yumruk
zulme galebe çalan bir salkım ışık
talan edilen yaşamlar yalan her şey yalan
gün yaşlanır ölür yıllar
bir gurbettir içimizde sılayı silen
bir tren duraksız baş aşağı giden
ellerimizin tuttuğu yıldızlar söner
bir mekik hızında her şey ilerler
acıların kronikleştiği kadim bu yerde
çürür insan eti çürür...
Örümcek ağlarının karanlık mağarasında
sürünür milyonlar zulmün toprağında
yalnızlık özlem her canlının içinde
kozmik boşluklarda çoğalırken insan
her şey eksiliyor aşağılarda
yok oluşun bu son çeyreğınde
uğramayan gemiler limanlarda
gemiler bir adanın tükenen rıhtımında
her şey çıplak aslında kral çıplak
karanlık değil bu karanlığa gözler tutsak
yetmedi Edison'un ampulündeki ışık
"Sefiller" Neo-Sefiller
neo-zulmün pençesinde
post düğmelerle düğmelendi beyinler
beyinler sanal âlemin hapishanesinde
gök yarılır susar aydınlıklar
iblisin cennetinde sanal güller
sonsuz bir sefere hazır eller
karanlığın ötesindeki aydınlıklar
sanal yaşatıyorlar yığın yığın sanal
sanalın ötesinde ne var?
Ahmet TIĞLI 24.05.2024
Ahmet Tığlı
Kayıt Tarihi : 24.5.2024 10:31:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!