Doya doya yaşamak mı
doya doya ölmek mi
Yaşama doymak,
Ölüme doymak
İkisinde de doymak var
Ancak bir birine zıt.
Ya doğmak!
Farklı iki boyut,
Üçüncüsü kabir
Tıpkı ilki gibi ancak farklı
Birinde diri
diğerinde ölü
kontrol bizde mi
değil,
ya doymak
işte o bizde,
bizse onunla dopdolu,
maziden atiye uzanan bir yol
karanlık, aydınlık, karanlık.
hesap-kitap…
sonrası,
ya karanlık ya aydınlık
ikisi de O’nun ve bizim.
O sahip,
biz ise konuk.
Gelişten habersiz
Gidişten de..
Tek haberdar olduğumuz,
Doymak..!
Enfüsi bir yolculuk,
Doğmak, yaşamak, ölmek..
Ağıtçı, kahkahacı, suskun nefis.
Kimine ne-pis, kimine nefîs,
Yol ötesi,
Görünmeyen varış yeri
Ne geri gelirsin ne ileri…
Yol berisi,
Öteye geçmek için bekleyenler
Dönerler geri,
Doymaya,
Ağlamaya,
Yaşamaya,
Doyarak yaşamaya,
Çünkü onlar doyarak
Henüz ölmediler.
Ölünce doyacaklar,
Doyunca, duyacaklar
Duyduklarında
Ya nur, ya da nar
Yar ve dar olacak,
Değil mezar,
Bahçe ya da çukur,
Nefis,
Orda olacak,
Ağlayan ama yaşama doyan.
Gülen ama ölüme doyan,
Küllü NEFSin zaikatul-mevt,
La taktulu ENFÜSekum...
19-06-2008
Mustafa EkinciKayıt Tarihi : 13.9.2012 14:30:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!