*Zarfların Fiilimsileri Nitelemesi; Hızlı yürürken düştü. (Yürürken zarf-fiildir. Yani fiilimsidir.)
*Zarfların Sıfatların Derecesini Bildirmesi; En güzel araba. (Burada “en” kelimesi “güzel” sıfatının derecesini bildirdiği için zarf olur.)
En güzel, daha güzel, pek güzel, çok güzel, gayet güzel
*Zarfların yine Zarfların Derecesini Bildirmesi; Çok hızlı yürüyorsun.
En hızlı, daha hızlı, pek hızlı, çok hızlı, gayet hızlı
*Görüldüğü gibi zarflar, fiilleri ve fiilimsileri niteleyebilir; sıfat ve zarfların derecesini bildirebilir. *Derece bildiren zarflara “derecelendirme zarfı” da denmektedir.
ZARF ÇEŞİTLERİ
Durum Zarfı (Hal Belirteci) Zaman Zarfı (Zaman Belirteci) Yer-Yön Zarfı (Yer Yön Belirteci) Azlık-Çokluk Zarfı (Miktar Zarfı)
Ağır ağır çıkacaksın bu merdivenlerden. (Nasıl çıkacaksın?) Bebek mışıl mışıl uyuyor. (Nasıl uyuyor?) Malzemelerini düzenli kullanır. (Nasıl kullanır?) Anlayabilmem için yavaş konuş. (Nasıl konuş?) Ucuz gördüklerini aldı. (Nasıl gördüklerini?) Öfkeyle kalkan, zararla oturur. (Nasıl kalkan? , Nasıl oturur?)
Not: Zarfın, etkilediği kelimeden hemen önce gelmesi şart değildir.
Güzelce yerine oturdu. (araya “yerine” kelimesi girmiş.)
Not: Bazı durum zarfları “niçin? ” sorusunun cevabı olabilir.
Coşkusundan, yere göğe sığmıyordu.
Not: Olasılık, kesinlik veya dilek bildiren kelimeler durum zarfı olarak ele alınabilir.
Belki o da bir gün beni anlar. Onu mutlaka görmeliyim.
Zaman Zarfı
*Fiilin yada fiilimsinin gerçekleştiği zamanı bildiren zarflardır. * “Ne zaman? , Ne zamandan beri? , Ne zamana kadar? ” Sorularına cevap verirler.
Hemen yanıma gel. Artık ÖSS'ye daha ciddi hazırlanacağım. Yarın, hepimiz için daha iyi olacak. İşleri nedeniyle eve geç döndü. Biz eskiden, su içerdik testiden. Daha yanıma uğramadı. Yanlış düşündüğümü sonra anladım.
Not: Zaman bildiren sözcük, eylemi etkilemeden kullanılırsa, “isim” olur. Yaz mevsimi kurak geçeceğe benziyor. Gecenin karanlığı bizleri korkutuyordu.
Not: Zaman zarfları diğer zarflardan farklı olarak hal eki alabilirler. Sabah-tan yola çıkacağız. Akşam-a, gideceğimiz yere varırız.
Yer-Yön Zarfı
*Eylemin genellikle yönünü belirten zarflardır. * “Nereye? ” sorusuna cevap veren “ileri, geri, içeri, dışarı, aşağı, yukarı, öte, beri” sözcükleri yer-yön zarfı kabul edilir. *Bu tür zarfların hal eki almaması gerekir. Alırlarsa adlaşırlar. Bazen de sıfat olarak karşımıza çıkabilirler.
Misafirler yukarı çıktı. (Yer-yön zarfı) Masayı geri çekelim. (Yer-yön zarfı) İleri git de, biz de oturalım. (Yer-yön zarfı)
Aşağı yoldan gidelim. (sıfat) Geri vitese alıp, gaza bastı. (sıfat)
Not: “Sağa-sola” kelimeleri yer-yön bildiriyor gibi görünse de, ek aldıkları için yer-yön zarfı sayılmazlar.
Azlık-Çokluk Zarfı (Miktar Zarfı)
*Miktar veya derecelendirme bildiren zarflardır. * “Ne kadar? ” sorusuna cevap verirler.
Bu sınava çok çalıştık. Verileni az görmeni kabul edemem. Biraz gelebilir misin? Daha güzel insanlarla beraberim. (Derecelendirme yapmış.) En yavaş yürüyen oydu. (Derecelendirme yapmış.) Daha yaşlısını görmedim. (Derecelendirme yapmış.) Pek sevimli bir çocuk olmuş. (Derecelendirme yapmış.) Gayet samimi bir ortam oluştu. (Derecelendirme yapmış.) Oldukça kolay bir sınavdı. (Derecelendirme yapmış.)
Az zamanda çok mesafe aldı. (Sıfat) Azı, bizim yaptıklarımızı fark etti. (Zamir)
Soru Zarfı:
* Zarfları bulmak için kullandığımız “Nasıl? , Ne zaman? , Ne kadar? , Nere(ye) ? , Niçin? , Niye? ” gibi soru kelimeleri fiili yada fiilimsiyi etkilediğinde soru zarfı olur.
Bugünlere nasıl geldiniz? Son kitabı ne zaman çıkmıştı? Bunları bana niçin yapıyorsun? Maça girebilmek için ne kadar beklediniz? Bu saate kadar neden uyumadınız?
* “Ne” sözcüğü “niçin” anlamında kullanılırsa soru zarfı olur.
Ne bakıyorsun yüzüme?
* “Neden” sözcüğü “neyden” anlamında kullanılırsa, soru zamiri olur.
Bu çorbayı neden yapmışlar? (Cevap mercimekten ise: Soru zamiri Cevap acıktıkları için ise: Soru zarfı olur.)
yalanarak kapanan mektup gereci... __ evet evet 3 saat önce falan karar verdim...bi gün bi sefgilim olursa ona renkli renkli zarflarda birşeyler hazırlıycam =) ayrılırken heralde; 'al mektuplarını ver mektuplarımı' olur cidden....=)
Zarf atmak diye argomsu bir söz duyuyorum son zamanlarda. Galiba vezirin önüne korunaklı bir piyon sürüp, vezir bunu yiyecek mi yemeyecek mi gibi, mecazi bir anlamı var.
Zarflamak da yine aynı kökten (kök=Zarf) türeyip anlamı da aynı olan (ne gerek varsa, çeşitlilik olsun diye herhalde) bir kelime olsa gerek diye düşünüyorum.
Fiilleri,fiilimsileri, sıfatları yada kendi türünden sözcükleri anlamca etkileyen sözcüklerdir.
*Çekim eki almazlar. (Zaman zarfı hariç) Alırlarsa adlaşırlar.
*Zarfların Fiilleri Nitelemesi;
Hızlı yürüyorsun.
*Zarfların Fiilimsileri Nitelemesi;
Hızlı yürürken düştü. (Yürürken zarf-fiildir. Yani fiilimsidir.)
*Zarfların Sıfatların Derecesini Bildirmesi;
En güzel araba. (Burada “en” kelimesi “güzel” sıfatının derecesini bildirdiği için zarf olur.)
En güzel, daha güzel, pek güzel, çok güzel, gayet güzel
*Zarfların yine Zarfların Derecesini Bildirmesi;
Çok hızlı yürüyorsun.
En hızlı, daha hızlı, pek hızlı, çok hızlı, gayet hızlı
*Görüldüğü gibi zarflar, fiilleri ve fiilimsileri niteleyebilir; sıfat ve zarfların derecesini bildirebilir.
*Derece bildiren zarflara “derecelendirme zarfı” da denmektedir.
ZARF ÇEŞİTLERİ
Durum Zarfı (Hal Belirteci)
Zaman Zarfı (Zaman Belirteci)
Yer-Yön Zarfı (Yer Yön Belirteci)
Azlık-Çokluk Zarfı (Miktar Zarfı)
Durum Zarfı (Hal Zarfı)
*Fiillerin, fiilimsilerin durumunu, niteliğini bildiren zarflardır.
* Nasıl? ” sorusuna cevap verirler.
Ağır ağır çıkacaksın bu merdivenlerden. (Nasıl çıkacaksın?)
Bebek mışıl mışıl uyuyor. (Nasıl uyuyor?)
Malzemelerini düzenli kullanır. (Nasıl kullanır?)
Anlayabilmem için yavaş konuş. (Nasıl konuş?)
Ucuz gördüklerini aldı. (Nasıl gördüklerini?)
Öfkeyle kalkan, zararla oturur. (Nasıl kalkan? , Nasıl oturur?)
Not: Zarfın, etkilediği kelimeden hemen önce gelmesi şart değildir.
Güzelce yerine oturdu. (araya “yerine” kelimesi girmiş.)
Not: Bazı durum zarfları “niçin? ” sorusunun cevabı olabilir.
Coşkusundan, yere göğe sığmıyordu.
Not: Olasılık, kesinlik veya dilek bildiren kelimeler durum zarfı olarak ele alınabilir.
Belki o da bir gün beni anlar.
Onu mutlaka görmeliyim.
Zaman Zarfı
*Fiilin yada fiilimsinin gerçekleştiği zamanı bildiren zarflardır.
* “Ne zaman? , Ne zamandan beri? , Ne zamana kadar? ” Sorularına cevap verirler.
Hemen yanıma gel.
Artık ÖSS'ye daha ciddi hazırlanacağım.
Yarın, hepimiz için daha iyi olacak.
İşleri nedeniyle eve geç döndü.
Biz eskiden, su içerdik testiden.
Daha yanıma uğramadı.
Yanlış düşündüğümü sonra anladım.
Not: Zaman bildiren sözcük, eylemi etkilemeden kullanılırsa, “isim” olur.
Yaz mevsimi kurak geçeceğe benziyor.
Gecenin karanlığı bizleri korkutuyordu.
Not: Zaman zarfları diğer zarflardan farklı olarak hal eki alabilirler.
Sabah-tan yola çıkacağız.
Akşam-a, gideceğimiz yere varırız.
Yer-Yön Zarfı
*Eylemin genellikle yönünü belirten zarflardır.
* “Nereye? ” sorusuna cevap veren “ileri, geri, içeri, dışarı, aşağı, yukarı, öte, beri” sözcükleri yer-yön zarfı kabul edilir.
*Bu tür zarfların hal eki almaması gerekir. Alırlarsa adlaşırlar. Bazen de sıfat olarak karşımıza çıkabilirler.
Misafirler yukarı çıktı. (Yer-yön zarfı)
Masayı geri çekelim. (Yer-yön zarfı)
İleri git de, biz de oturalım. (Yer-yön zarfı)
Aşağısı beni korkutuyor. (isim)
İçeriye alalım. (isim)
Aşağı yoldan gidelim. (sıfat)
Geri vitese alıp, gaza bastı. (sıfat)
Not: “Sağa-sola” kelimeleri yer-yön bildiriyor gibi görünse de, ek aldıkları için yer-yön zarfı sayılmazlar.
Azlık-Çokluk Zarfı (Miktar Zarfı)
*Miktar veya derecelendirme bildiren zarflardır.
* “Ne kadar? ” sorusuna cevap verirler.
Bu sınava çok çalıştık.
Verileni az görmeni kabul edemem.
Biraz gelebilir misin?
Daha güzel insanlarla beraberim. (Derecelendirme yapmış.)
En yavaş yürüyen oydu. (Derecelendirme yapmış.)
Daha yaşlısını görmedim. (Derecelendirme yapmış.)
Pek sevimli bir çocuk olmuş. (Derecelendirme yapmış.)
Gayet samimi bir ortam oluştu. (Derecelendirme yapmış.)
Oldukça kolay bir sınavdı. (Derecelendirme yapmış.)
Az zamanda çok mesafe aldı. (Sıfat)
Azı, bizim yaptıklarımızı fark etti. (Zamir)
Soru Zarfı:
* Zarfları bulmak için kullandığımız “Nasıl? , Ne zaman? , Ne kadar? , Nere(ye) ? , Niçin? , Niye? ” gibi soru kelimeleri fiili yada fiilimsiyi etkilediğinde soru zarfı olur.
Bugünlere nasıl geldiniz?
Son kitabı ne zaman çıkmıştı?
Bunları bana niçin yapıyorsun?
Maça girebilmek için ne kadar beklediniz?
Bu saate kadar neden uyumadınız?
* “Ne” sözcüğü “niçin” anlamında kullanılırsa soru zarfı olur.
Ne bakıyorsun yüzüme?
* “Neden” sözcüğü “neyden” anlamında kullanılırsa, soru zamiri olur.
Bu çorbayı neden yapmışlar?
(Cevap mercimekten ise: Soru zamiri
Cevap acıktıkları için ise: Soru zarfı olur.)
:) :) :) :) :) :) : ;) ;) ;) ;) ;) ;))) ;) ;) ;)) ;): ;) ;) ;) ;) :)
yalanarak kapanan mektup gereci...
__
evet evet 3 saat önce falan karar verdim...bi gün bi sefgilim olursa ona renkli renkli zarflarda birşeyler hazırlıycam =)
ayrılırken heralde; 'al mektuplarını ver mektuplarımı' olur cidden....=)
ben atarım sen mektubunu yazarsın
Sarı saman kağıttan yapılmış zarflardan korkacaksın! ! Ben bunu bilir bunu sölerim aga...
eletronik posta çıktı, postacılar can çekişiyor be evlat! ...mektuplar klavyeye, 'zarf' lar rumuzlara gönderiliyor........mı acaba? ? ? izle ve gör!
'entry'miz...'zarf atma' jargonunu işaret eder...Pp
mazrufu koruyup,kollayandır..
ya mazruf incinirse! ! ! ! ! ! 1
Açarken korkuyorum şarbon çıkıyordu bazılarından :)
Zarf atmak diye argomsu bir söz duyuyorum son zamanlarda. Galiba vezirin önüne korunaklı bir piyon sürüp, vezir bunu yiyecek mi yemeyecek mi gibi, mecazi bir anlamı var.
Zarflamak da yine aynı kökten (kök=Zarf) türeyip anlamı da aynı olan (ne gerek varsa, çeşitlilik olsun diye herhalde) bir kelime olsa gerek diye düşünüyorum.