Kültür Sanat Edebiyat Şiir

Where At Night The Wood Grouse Plays sizce ne demek, Where At Night The Wood Grouse Plays size neyi çağrıştırıyor?

Where At Night The Wood Grouse Plays terimi Ayhan Karadağ tarafından tarihinde eklendi

  • Selcen Koçel
    Selcen Koçel

    Ey içime işlemiş rüzgar!
    Ey darmaduman hüzün ve siyah
    Ve bu gitar ne soysuz,
    Ne yaşlı
    Ve neden bu kadar sıcak?

    Titreme yeter,
    Tellerinde kalsın bu ağır
    Bu zifir
    Bakma gözlerime
    Ve akma gözlerimden bu kadar!



    (..Sana şarkı demeleri ne komik, ne bayağı, ne ahmakça!)

  • Bella Stella
    Bella Stella

    'where with a dreadful tone
    a nightbird plays its song
    in forest dark at moors they come to life...'

  • Hülya Şengel
    Hülya Şengel

    bu gece de...

    seninleyim...
    benimlensin...
    beraberiz...

  • Hülya Şengel
    Hülya Şengel

    ah ah ben yazmayayım da bu terime kimler yazsın... empyrium u tanıdığım we benim en çok sewdiğim, hatta şu an dinlemekte olduğum, beni ağlatma yetisine sahip bir empyrium albümü... bu albüm benim için çok özeldir, önemlidir... bu benim kıymetlimdir ya...

    albüm dokuz şarkıdan oluşur...

    where at night the wood grouse plays... şarkı rüzgar esintileriyle başlar we sonrasında akustik gitar we sonrasında harkulade bir flüt sesi eşlik eder şarkıya... close your eyes and listen...

    when through the starry night
    the mists of autumn glide
    the air is filled with tragedies of olden times

    where with a dreadful tone
    a nightbird plays its song
    in forest dark at moors they come to life

    sen ne güzel şarkısındır böyle ya...

    dying brokenhearted... bu şarkı adamı ağlatır... akustik gitarın o insanın içini ezici sesi... arkadan gelen o fısıltılı ses... bu nasıl bir şarkıdır böyle ya... cry, cry and cry... bu şarkı adamın içini kıyar, ezer... adamın bünyesini yerle bir eder...

    the shepherd and the maiden ghost... the shepherd çok güzel 'alone' der... the shepherd in konuşmasında ki o ses tonu beni büyüler hani... ya the maiden in sesine ne demeli... o kısık sesle konuşması... bu sese aşık olursunuz ya... we tabi ki yine o gitar sesi...

    the sad song of the wind... güzel şarkı... we yine o gitarın sesi... sessiz sakin, hoş bir şarkı...

    wehmut... we işte benim şarkım... ben bu şarkıda ağlarım ya... wehmut almanca da hüzün, melonkoli anlamına gelir. tam da bu şarkının adı hani... bu şarkı benim ömrümden ömür alır... bir flüt sesi bu kadar mı güzel olur ya... akustik gitardan sonra flüt sesi dewreye girdiği an ben zaten farklı bir boyutta yer alırım... close your eyes, listen and cry... yoktur bunun ifadesi, tanımı... özlemektir, sewmektir, ağlamaktır, isyan etmektir, karşı konulmaz bir yok olma isteğidir, gözyaşlarınızın gözlerinizden süzülüp yanağınızda yol alışıdır, buğulu bakışlardır, nemli gözlerdir, tırnaklarınızı etinize geçirmek gibidir, dipsiz bir kuyuda yol almak gibidir, boğulmaktır...

    a pastoral theme... bu şarkının da çok farklı bir hawası war... elbette bu şarkı da oldukça güzel... we we we yine o gitarın yoğun sesi...

    abendrot... albümdeki diğer şarkılara oranla öyle fazla da güzel olmayan bir empyrium şarkısı... güzel ama diğerleri kadar güzel değil...

    many moons ago... tanıştırayım efendim, kendileri gitar we flüt sesiyle harmanlanmış, leziz bir empyrium şarkısı olur... dinlemek gerek işte... çok güzel ya...

    when shadows grow longer... bu da güzel bir şarkı ama diğerleri kadar güzel değil... ama güzel...

    we ben yine yeni bir geceyi empyrium ile karşılıyorum. tanıdık bir sahne...