Sayın Türkçe bilen arkadaşlarımız sabah-ı şerifleriniz hayrolsun!
5 Eylül 1977 günü uzaya gönderilen Voyager 1 uzay aracı, Mayıs 2009 itibarı ile evimizden16 milyar kilometre uzaklıkta yani dünyadan en uzak noktaya gitmiş insan yapımı olarak güneş sistemi dışındaki yolculuğuna devam ediyor.
Bundan sonraki ilk yıldız sistemine varması tam 40 bin yıl alacak. Ancak NASA ile kontağı en fazla 15 yıl daha sürebilecek. Eğer uzayda birilerine rastlarsa, dünya hakkında bilgilerin kayıtlı olduğu ve paslanmasın diye altınla kaplanmış bir plak taşıyor. Bu plakta, bebek sesinden rüzgâr sesine, dünyanın farklı yerlerinden müzik seslerine kadar değişik bilgiler kayıtlı. Ve tabi bir de yolda karşılaşılacak “uzaylılara” selam vermek için 55 dilde selamlama cümlesi.
İşte bu mektubun başlığındaki cümle plaktaki Türkçe selamlama. Şu adresten http://voyager.jpl.nasa.gov/spacecraft/languages/turkish.html orjinal sesi dinlediğinizde muhtemelen ana dili Türkçe olmayan biri tarafından söylenildiğini farkedeceksiniz. İnsanın keşke, “Arif” ya da “Bob Marley Faruk” o zaman keşfedilseydi de uzaylılara, yakından tanıdıkları bir Türkün sesinden selam verseydik diyesi geliyor.
İngilizce selamlamada, bir çocuk, “dünya çocuklarından merhaba” diyor. Bizimki, Türkçe bilen uzaylıya sabah rastlayacağına emin şekilde, “Sabahı şerifleriniz hayrolsun” demiş.
Yalnız uzaylının anlayacağı Türkçe’nin hangi devrin Türkçesi olduğu da ayrı bir milli meselemiz. “Sabahı şerifleriniz hayrolsun” cümlesini anlayacak yeni kuşak Türk kaldı mı ki uzaylı anlasın?
Sanıyorum 55 dil içinde selamlama cümlesi tedavülden kalkan tek dil Türkçe olsa gerek. Tevekkeli, bugünlerde sabahları “günaydın” yerine “sabahı şerifleriniz hayrolsun” diyenler boşuna uzaylı muamelesi görmüyor.
Bu Voyager 1, Florida’dan ayrıldıktan 13 yıl sonra, 14 Şubat 1990 günü güneş sistemimizin dışardan ilk aile fotoğraflarını çekti. (Kaynak: http://www.haber7.com/haber/20090513/Hubble-nasil-tarihi-fiyasko-olacakti.php)
Sayın Türkçe bilen arkadaşlarımız sabah-ı şerifleriniz hayrolsun!
5 Eylül 1977 günü uzaya gönderilen Voyager 1 uzay aracı, Mayıs 2009 itibarı ile evimizden16 milyar kilometre uzaklıkta yani dünyadan en uzak noktaya gitmiş insan yapımı olarak güneş sistemi dışındaki yolculuğuna devam ediyor.
Bundan sonraki ilk yıldız sistemine varması tam 40 bin yıl alacak. Ancak NASA ile kontağı en fazla 15 yıl daha sürebilecek. Eğer uzayda birilerine rastlarsa, dünya hakkında bilgilerin kayıtlı olduğu ve paslanmasın diye altınla kaplanmış bir plak taşıyor. Bu plakta, bebek sesinden rüzgâr sesine, dünyanın farklı yerlerinden müzik seslerine kadar değişik bilgiler kayıtlı. Ve tabi bir de yolda karşılaşılacak “uzaylılara” selam vermek için 55 dilde selamlama cümlesi.
İşte bu mektubun başlığındaki cümle plaktaki Türkçe selamlama. Şu adresten http://voyager.jpl.nasa.gov/spacecraft/languages/turkish.html orjinal sesi dinlediğinizde muhtemelen ana dili Türkçe olmayan biri tarafından söylenildiğini farkedeceksiniz.
İnsanın keşke, “Arif” ya da “Bob Marley Faruk” o zaman keşfedilseydi de uzaylılara, yakından tanıdıkları bir Türkün sesinden selam verseydik diyesi geliyor.
İngilizce selamlamada, bir çocuk, “dünya çocuklarından merhaba” diyor. Bizimki, Türkçe bilen uzaylıya sabah rastlayacağına emin şekilde, “Sabahı şerifleriniz hayrolsun” demiş.
Yalnız uzaylının anlayacağı Türkçe’nin hangi devrin Türkçesi olduğu da ayrı bir milli meselemiz. “Sabahı şerifleriniz hayrolsun” cümlesini anlayacak yeni kuşak Türk kaldı mı ki uzaylı anlasın?
Sanıyorum 55 dil içinde selamlama cümlesi tedavülden kalkan tek dil Türkçe olsa gerek. Tevekkeli, bugünlerde sabahları “günaydın” yerine “sabahı şerifleriniz hayrolsun” diyenler boşuna uzaylı muamelesi görmüyor.
Bu Voyager 1, Florida’dan ayrıldıktan 13 yıl sonra, 14 Şubat 1990 günü güneş sistemimizin dışardan ilk aile fotoğraflarını çekti. (Kaynak: http://www.haber7.com/haber/20090513/Hubble-nasil-tarihi-fiyasko-olacakti.php)