ya bende izlemeyi cokk sewerim oynamyıda oyuncu falan degilim ama cook sewerim küçük yaşta başladığım için cook pişmanım milli takım bay bayan oyuncularınada başarıalr dilerim kendini orada görmek isteyen arkadşların allh dualarını kabul etsin ne diyim :) : :) :)
VOLEYBOL MİLLİ TAKIMI sizce ne demek; cvp veriyrm milletin(türk milletinin) takımında bi parçasısın milletin malısın yane.sonra bir kere dahi milli olsan ilerde şartlar değişirse voleybol olmazsa üniversite de millilik kontejanı gider üniversitesi okursun :)) daha sonra voleybol bitmez devam edersen sevdiğin işi yaptığın için mutlu olursun.haa bi de gerçekci olalım çok fazla paran olmasa da kendine ve ailene yetecek kadar paran olur(hayatın şartları kızlar üstüme gelmeyin sakın bu budur yane biliyrm siz şimdi duygusallıkla bakacaksınız ama bu budur yanee) nyse sonuç olarak çok uzun yazdım kimse okumayacak çünkü; üşenecek.haa anlamı unuttuk aşk,sebgi,mutluluk,para ve huzur! ! ! byee
slm ben özge ve bir voleybolcu adayıyım bana göre milli olmak yada voleybol milli takımı birlik ve bebraberliği temsil ediyor.kırmızı beyaz renkle ve ay yıldızla bütünleşen efsaneyi anlatır.zaten en güzel şey aynı yola baş koymaktır.umarım ben de birgün o formalardan birini giyme fırsatı yakalarım.
bence çok önemli bende voleybolcuyum voleybola tek bir kanalın önem vermesini istemiyorum halk bankasından ehmeti çok seviyorumm nolur msjımı görürüsen msn mi al ve bana ulaşşşşşşş
Ben erkek voleybol milli takımını gerçekten başarılı buluyorum. Can Ayvazoğlu, Ahmet Toçoğlu, Sinan Cem Tanık, Ali Çayır gerçekten taktir edilesi isimler. Tabi Barış Özdemir, Ali Peçen gibi tecrübeli isimleri de saymadan geçemeyeceğim. Mustafa Çayır'ın antrenörlüğe getirilmesi de ayrı bir mutluluk biz Halkbank taraftarları için. Volkan güç ve Hüseyin Koç'u da sayalım, herkesten bahsetmişken onların hatrı kalmasın.. Hüseyin'in Avrupa standartlarında bi pasör olduğundan bahsediliyor, yolu açık olsun. Volkan Güç! ! ! ! ısrar etmeyin bu konuda görüş bildirmek istemiyorum.. SAYGILAR...
Dün İzmir Universiade olimpiyat oyunlarında erkek voleybol takımımız altım madalyaya kavuştu. Maç hayatımda izlediğim en güzel voleybol maçıydı. Kendimde kaç sene voleybolla uğraştım ama kendim maça çıkarken bile bu kadar heyecanlanmamışımdır. İlk 2 seti kaybetmemize rağmen 3-2 kazandık. Seyirci bir harikaydı. orada olmayı çok isterdim. Can Ayvazoğlu benim herzaman favorimdi zaten ve dünde hiç bir topu geçirmedi... Hele ki şampiyonluk kutlamaları süperdi... Bravo valla filenin efelerine :)))
Genç Bayanlarımızdan Naz Aydemir ile Eda Erdem'in dışında hiçbirinden birşey olmaz. Gizem Güresen'dense hele libero hiç olmaz. Halterci olsun, güreşçi, hatta sumocu olsun.
A Bayan'dan Özlem ve Natalia (Niye natali derler ki, veya natalie diye yazarlar, Natalya diye okunuyo) yaşlanmıştır. Aysun'la Bahar'sa yaşlanmak üzeredir.
A Erkeklerimiz bence iyi (henüz bir lakap alamamış olsalar da çıkıştalar) ama orada da yaşı geçen bir iki kişi var. İsimlerini hatırlayamıyorum şu an.
Bence artık yaşlılar ayrılsın, gençlerin önünü açsınlar.
Dün A erkek voleybol takımımız Avrupa'da Final Four'a kalmak için gruptaki son maçında çek cumhuriyetini 3-2 mağlup etti (ankara atatürk spor salonu) . Final Four'a katılmamız garantiydi zaten maçtan önce, bu sonuçla da final güzel oldu. Takımda alınan sayılara setlere doğru dürüst sevinebilen 3 kişi vardı ama hatırlamıyorum şimdi isimlerini biri Volkan'dı. Oyun tarzımız sürekli aynıydı, çok sevdiğim Hüseyin'in pasörlüğü unuttuğunu üzülerek bir kez daha farkettim. A bayan voleybol takımımızdan Neslihan Demir'in nişanlısı Ali'yse sanki eski formunda değil gibi, 2004'te daha iyi gibiydi.
Azerbaycan'da, olimpiyat bileti almak için, gruplarda italya'yı 3-1, Bulgaristan'ı 3-1 ve Hollanda'yı 3-1 yenerek yarı filan oynama hakkı kazandılar; yarı finalde rakipleri avrupa ve dünya şampiyonalarında yenildikleri Polonya oldu ve güçlü Polonya'yı da yine aynı skorla geçerek finale kaldılar.Finalde hiçbir varlık gösteremeden Almanya'ya teslim oldular(3-0) ve olimpiyat vizesini son anda kaçırdılar.
altın kızlarımız.. medarı iftiharlarımız... son maçta polonya takımının çiftli blokları olmasaydı birinci olurlardı rahat ama olsun... ikicilik de bizleri yeterince onore etti zaten...
İtalyanların ünlü bir sözü vardır. Böylesi kritik maçlar için; “Şampiyon olmak için önce final kaybetmek gerekiyor.” Bugüne kadar düzenlenen 23 Avrupa şampiyonasının sadece 6'sına iştirak eden ve Ankara'daki hariç hiçbirinde 10.luktan daha iyi bir derece elde edemeyen A milli kızlarımız için gümüş madalya da inanılmaz bir başarı.
Polonya daha önceden tam dört kez final oynamış ve dördünde de Rusya'ya kaybetmişti. Güçlü fizikleriyle file üstünde müthiş bir üstünlük sağlayan Polonyalılara karşı blokta neredeyse hiç yoktuk. Glinka gibi dünya starı bir pasöre sahip Polonyalılar maç boyunca o kadar az hata yaptı ki galibiyeti sonuna kadar hak ettiler. Manşetten hiç top getiremeyen kızlarımız Glinka'nın vurduğu hiçbir smaçı da çıkartamadı. İlk setin moral bozukluğuyla iyice çöken A milliler, ikinci setin başındaki pozisyon hatasıyla iyice demoralize oldu. Daha önce oynadıkları maçlara bakarak blokta sıfır çeken kızlarımız hücumda da döküldüler. Polonya çabuk hücumu seven ve iyi organize eden taraftı. Onların bu direncini kırmak için ne akıllı plaseler, ne de smaçlar faydalı oldu.
Halbuki maçtan saatler önce bırakın salonu, salonun bulunduğu semte dahi girmek mahşeri kalabalıktan dolayı neredeyse imkansızdı. Salona getirilen kupayı gördüğümüzde ise şampiyonluğa olan inancımız bir kat daha artmıştı. Zira daha maç oynanmadan kupanın üstünde Türkiye'nin birinciliği ilan ediliyordu. Neticede Ay–Yıldızlılarımızın elde etmiş olduğu bu başarı Türk sporu adına bir devrim niteliğinde. Rahmetli Deniz Esinduy'un kızları elde ettikleri gümüş madalyayla alkışı ziyadesiyle hak ediyor. Bütün Türkiye bu başarıyı doyasıya yaşadı. Başarıyı hazmetmek ve çıtayı korumak daha önemli. Tam 17 kez Avrupa şampiyonu olan Rusya'nın Ankara'da 5.likle yetindiğini düşünürsek kızlarımızın yaptığı bu çıkışın farkına daha iyi varacağız.
23. Avrupa Bayanlar Voleybol Şampiyonası'nın finalinde Türkiye, Polonya'ya 3–0 yenilerek Avrupa ikincisi oldu. Karşılaşmaya kötü başlayan ve özellikle takımın şampiyonada finale dek yükselmesinde büyük rol oynayan Bahar, Neslihan ve Natalia'dan ilk sette bir türlü verim alamayan Türkiye, Polonya'nın yüksek oyuncularının kenar hücumlarına bloklarda yetersiz kaldı.
Ay–Yıldızlı kızlarımız, bir ara Aysun'un servisleriyle oyunu toparlasa da Polonya'nın ve sahanın en başarılı oyuncusu Glinka'nın hücumlarını bir türlü engelleyemedi. Özellikle savunma bölgesinin ortasına bırakılan toplarla etkili olan Polonya, kızlarımız manşetlerde de sorun yaşayınca ilk seti 25–17 önde tamamladı.
Tutuk oyununu 2. sette de sürdüren milliler, bu kez de Skowronska'nın etkili smaç servisleri karşısında çaresiz kaldı. Bu sette de farkın kapanmasına izin vermeyen Polonya, hücumda ve savunmada dağınık bir oyun sergileyen Türkiye karşısında fazla zorlanmadı. Neslihan'ın inişli çıkışlı grafiği Ay–Yıldızlılara bir ivme getirmezken, file üstünde Skowronska ve Glinka ile etkili oyununu sürdüren Polonya,2. seti de 25–14 önde tamamladı.2. setin başında takım dizilişinden yitirilen 1 sayı, kenar yönetiminin de en az oyuncular kadar gergin olduğunun adeta bir göstergesi oldu. Karşılaşma boyunca ilk kez 3. sette öne geçmeyi başaran Türkiye, savunma bloklarında ve hücum organizasyonlarında yakaladığı hareketlilikle setin ortalarına dek maçı dengede tutmayı başardı. Ancak Polonya, aradaki farkı açarak, seti 25–17, maçı da 3–0 kazanmayı başardı. Türkiye şampiyonada fair play ödülü alırken, milli takımımızdan Gülden de en iyi libero seçildi. Hollanda’yı 3–2 mağlup eden Almanya ise üçüncü oldu. Öte yandan Cumhurbaşkanı A.Necdet Sezer, eşiyle birlikte karşılaşmayı izledi.
Esinduy’a vefa borcu
Bayan Voleybol Milli Takımımız, Avrupa Şampiyonası’nda ikinci olarak tarihî bir başarıya imza attı. Milliler gümüş madalyayı takımımızın bugünlere gelmesinde önemli pay sahibi olan ve önceki günlerde vefat eden antrenör Deniz Esinduy’a armağan etti. Ay–Yıldızlılar maçtan sonra Esinduy’un fotoğrafı önünde toplanarak vefa örneği gösterdi.
ya bende izlemeyi cokk sewerim oynamyıda oyuncu falan degilim ama cook sewerim küçük yaşta başladığım için cook pişmanım milli takım bay bayan oyuncularınada başarıalr dilerim kendini orada görmek isteyen arkadşların allh dualarını kabul etsin ne diyim :) : :) :)
Kızlar güsel zıplıyor..... ;)
VOLEYBOL MİLLİ TAKIMI sizce ne demek; cvp veriyrm milletin(türk milletinin) takımında bi parçasısın milletin malısın yane.sonra bir kere dahi milli olsan ilerde şartlar değişirse voleybol olmazsa üniversite de millilik kontejanı gider üniversitesi okursun :)) daha sonra voleybol bitmez devam edersen sevdiğin işi yaptığın için mutlu olursun.haa bi de gerçekci olalım çok fazla paran olmasa da kendine ve ailene yetecek kadar paran olur(hayatın şartları kızlar üstüme gelmeyin sakın bu budur yane biliyrm siz şimdi duygusallıkla bakacaksınız ama bu budur yanee) nyse sonuç olarak çok uzun yazdım kimse okumayacak çünkü; üşenecek.haa anlamı unuttuk aşk,sebgi,mutluluk,para ve huzur! ! ! byee
slm ben özge ve bir voleybolcu adayıyım bana göre milli olmak yada voleybol milli takımı birlik ve bebraberliği temsil ediyor.kırmızı beyaz renkle ve ay yıldızla bütünleşen efsaneyi anlatır.zaten en güzel şey aynı yola baş koymaktır.umarım ben de birgün o formalardan birini giyme fırsatı yakalarım.
bence çok önemli bende voleybolcuyum voleybola tek bir kanalın önem vermesini istemiyorum halk bankasından ehmeti çok seviyorumm nolur msjımı görürüsen msn mi al ve bana ulaşşşşşşş
ahmet toçoğlu
Ben erkek voleybol milli takımını gerçekten başarılı buluyorum. Can Ayvazoğlu, Ahmet Toçoğlu, Sinan Cem Tanık, Ali Çayır gerçekten taktir edilesi isimler. Tabi Barış Özdemir, Ali Peçen gibi tecrübeli isimleri de saymadan geçemeyeceğim. Mustafa Çayır'ın antrenörlüğe getirilmesi de ayrı bir mutluluk biz Halkbank taraftarları için. Volkan güç ve Hüseyin Koç'u da sayalım, herkesten bahsetmişken onların hatrı kalmasın.. Hüseyin'in Avrupa standartlarında bi pasör olduğundan bahsediliyor, yolu açık olsun. Volkan Güç! ! ! ! ısrar etmeyin bu konuda görüş bildirmek istemiyorum.. SAYGILAR...
Dün İzmir Universiade olimpiyat oyunlarında erkek voleybol takımımız altım madalyaya kavuştu. Maç hayatımda izlediğim en güzel voleybol maçıydı. Kendimde kaç sene voleybolla uğraştım ama kendim maça çıkarken bile bu kadar heyecanlanmamışımdır. İlk 2 seti kaybetmemize rağmen 3-2 kazandık. Seyirci bir harikaydı. orada olmayı çok isterdim. Can Ayvazoğlu benim herzaman favorimdi zaten ve dünde hiç bir topu geçirmedi... Hele ki şampiyonluk kutlamaları süperdi...
Bravo valla filenin efelerine :)))
Genç Bayanlarımızdan Naz Aydemir ile Eda Erdem'in dışında hiçbirinden birşey olmaz. Gizem Güresen'dense hele libero hiç olmaz. Halterci olsun, güreşçi, hatta sumocu olsun.
A Bayan'dan Özlem ve Natalia (Niye natali derler ki, veya natalie diye yazarlar, Natalya diye okunuyo) yaşlanmıştır. Aysun'la Bahar'sa yaşlanmak üzeredir.
A Erkeklerimiz bence iyi (henüz bir lakap alamamış olsalar da çıkıştalar) ama orada da yaşı geçen bir iki kişi var. İsimlerini hatırlayamıyorum şu an.
Bence artık yaşlılar ayrılsın, gençlerin önünü açsınlar.
filenin sultanları :))))
Dün A erkek voleybol takımımız Avrupa'da Final Four'a kalmak için gruptaki son maçında çek cumhuriyetini 3-2 mağlup etti (ankara atatürk spor salonu) . Final Four'a katılmamız garantiydi zaten maçtan önce, bu sonuçla da final güzel oldu. Takımda alınan sayılara setlere doğru dürüst sevinebilen 3 kişi vardı ama hatırlamıyorum şimdi isimlerini biri Volkan'dı. Oyun tarzımız sürekli aynıydı, çok sevdiğim Hüseyin'in pasörlüğü unuttuğunu üzülerek bir kez daha farkettim. A bayan voleybol takımımızdan Neslihan Demir'in nişanlısı Ali'yse sanki eski formunda değil gibi, 2004'te daha iyi gibiydi.
hele iclerinde biri war cok güzel ya....
Azerbaycan'da, olimpiyat bileti almak için, gruplarda italya'yı 3-1, Bulgaristan'ı 3-1 ve Hollanda'yı 3-1 yenerek yarı filan oynama hakkı kazandılar; yarı finalde rakipleri avrupa ve dünya şampiyonalarında yenildikleri Polonya oldu ve güçlü Polonya'yı da yine aynı skorla geçerek finale kaldılar.Finalde hiçbir varlık gösteremeden Almanya'ya teslim oldular(3-0) ve olimpiyat vizesini son anda kaçırdılar.
altın kızlarımız..
medarı iftiharlarımız...
son maçta polonya takımının çiftli blokları olmasaydı birinci olurlardı rahat ama olsun...
ikicilik de bizleri yeterince onore etti zaten...
Altın kızlar...
İtalyanların ünlü bir sözü vardır. Böylesi kritik maçlar için; “Şampiyon olmak için önce final kaybetmek gerekiyor.” Bugüne kadar düzenlenen 23 Avrupa şampiyonasının sadece 6'sına iştirak eden ve Ankara'daki hariç hiçbirinde 10.luktan daha iyi bir derece elde edemeyen A milli kızlarımız için gümüş madalya da inanılmaz bir başarı.
Polonya daha önceden tam dört kez final oynamış ve dördünde de Rusya'ya kaybetmişti. Güçlü fizikleriyle file üstünde müthiş bir üstünlük sağlayan Polonyalılara karşı blokta neredeyse hiç yoktuk. Glinka gibi dünya starı bir pasöre sahip Polonyalılar maç boyunca o kadar az hata yaptı ki galibiyeti sonuna kadar hak ettiler. Manşetten hiç top getiremeyen kızlarımız Glinka'nın vurduğu hiçbir smaçı da çıkartamadı. İlk setin moral bozukluğuyla iyice çöken A milliler, ikinci setin başındaki pozisyon hatasıyla iyice demoralize oldu. Daha önce oynadıkları maçlara bakarak blokta sıfır çeken kızlarımız hücumda da döküldüler. Polonya çabuk hücumu seven ve iyi organize eden taraftı. Onların bu direncini kırmak için ne akıllı plaseler, ne de smaçlar faydalı oldu.
Halbuki maçtan saatler önce bırakın salonu, salonun bulunduğu semte dahi girmek mahşeri kalabalıktan dolayı neredeyse imkansızdı. Salona getirilen kupayı gördüğümüzde ise şampiyonluğa olan inancımız bir kat daha artmıştı. Zira daha maç oynanmadan kupanın üstünde Türkiye'nin birinciliği ilan ediliyordu. Neticede Ay–Yıldızlılarımızın elde etmiş olduğu bu başarı Türk sporu adına bir devrim niteliğinde. Rahmetli Deniz Esinduy'un kızları elde ettikleri gümüş madalyayla alkışı ziyadesiyle hak ediyor. Bütün Türkiye bu başarıyı doyasıya yaşadı. Başarıyı hazmetmek ve çıtayı korumak daha önemli. Tam 17 kez Avrupa şampiyonu olan Rusya'nın Ankara'da 5.likle yetindiğini düşünürsek kızlarımızın yaptığı bu çıkışın farkına daha iyi varacağız.
SERKAN AKCAN
29.09.2003/Zaman
Filede Avrupa ikincisi olduk
23. Avrupa Bayanlar Voleybol Şampiyonası'nın finalinde Türkiye, Polonya'ya 3–0 yenilerek Avrupa ikincisi oldu. Karşılaşmaya kötü başlayan ve özellikle takımın şampiyonada finale dek yükselmesinde büyük rol oynayan Bahar, Neslihan ve Natalia'dan ilk sette bir türlü verim alamayan Türkiye, Polonya'nın yüksek oyuncularının kenar hücumlarına bloklarda yetersiz kaldı.
Ay–Yıldızlı kızlarımız, bir ara Aysun'un servisleriyle oyunu toparlasa da Polonya'nın ve sahanın en başarılı oyuncusu Glinka'nın hücumlarını bir türlü engelleyemedi. Özellikle savunma bölgesinin ortasına bırakılan toplarla etkili olan Polonya, kızlarımız manşetlerde de sorun yaşayınca ilk seti 25–17 önde tamamladı.
Tutuk oyununu 2. sette de sürdüren milliler, bu kez de Skowronska'nın etkili smaç servisleri karşısında çaresiz kaldı. Bu sette de farkın kapanmasına izin vermeyen Polonya, hücumda ve savunmada dağınık bir oyun sergileyen Türkiye karşısında fazla zorlanmadı. Neslihan'ın inişli çıkışlı grafiği Ay–Yıldızlılara bir ivme getirmezken, file üstünde Skowronska ve Glinka ile etkili oyununu sürdüren Polonya,2. seti de 25–14 önde tamamladı.2. setin başında takım dizilişinden yitirilen 1 sayı, kenar yönetiminin de en az oyuncular kadar gergin olduğunun adeta bir göstergesi oldu. Karşılaşma boyunca ilk kez 3. sette öne geçmeyi başaran Türkiye, savunma bloklarında ve hücum organizasyonlarında yakaladığı hareketlilikle setin ortalarına dek maçı dengede tutmayı başardı. Ancak Polonya, aradaki farkı açarak, seti 25–17, maçı da 3–0 kazanmayı başardı. Türkiye şampiyonada fair play ödülü alırken, milli takımımızdan Gülden de en iyi libero seçildi. Hollanda’yı 3–2 mağlup eden Almanya ise üçüncü oldu. Öte yandan Cumhurbaşkanı A.Necdet Sezer, eşiyle birlikte karşılaşmayı izledi.
Esinduy’a vefa borcu
Bayan Voleybol Milli Takımımız, Avrupa Şampiyonası’nda ikinci olarak tarihî bir başarıya imza attı. Milliler gümüş madalyayı takımımızın bugünlere gelmesinde önemli pay sahibi olan ve önceki günlerde vefat eden antrenör Deniz Esinduy’a armağan etti. Ay–Yıldızlılar maçtan sonra Esinduy’un fotoğrafı önünde toplanarak vefa örneği gösterdi.
Bülent Karadaş / Ankara
29.09