ki; kanlı gözyaşlarıyla, uyudum ve düşümde, hep o nar ağacı…, öylece bana bakar, dallarını gözlerimden ayırmadan, hep o kederli nar ağacı…,
küçüldüm rüyaya ve; içine girdim, gördüğüm en güzel bahçeydi…, eğildim, yerde bir eflatun ayrılığın çiçek tozları, eflatun çiçek tozları her yer, nar çiçeğim; senden mi süzüldü eflatun çiçek tozları söyle…,
ve uyandım; kara boşlukta dönen, rengi bozulmaya yüz tutmuş, meymenetsiz bir dünya…,
sabah etmiş ortalığı düşüm dedim…; yüzünü buruşturdu düş ve sabırsızlıkla bekledim geceyi, aklımda hep o nar ağacı, dalları yüreğime batan…,
ki gözlerimi kapadım işte orada; bir turnayı seviyorum dedi..., ve turnam derken; saçıldı etrafa kızıl iri taneli göz yaşları…, ah;
kapandım secdeye, yerdeki tekâvûd kalemefendisi seccademden eflatun çiçek tozları topladım, bağrıma saplanmış dalını çıkardım hüdayinabit alıcın, ve serpiştirdim tozlarını, beti benzi atmış dünyaya ve, bir dua okudum kulağına, sesim bir başka sese çarptı, tuz buz mısralar kırıntısı rüyam ah, turnam…;
keklik değil, güvercin ol diye fısıldayanım, dudağımda hep aynı şarkı, notalarını nar ağacının altına gömdüm..., yüreği kimsenin üzülmesine el vermeyen, bir yalancıyı sevdin sen…, ve varsın gedanız kendine kıysın ey maşuk, olgunlaşsın keder, çiçek yüklü dalında…, ah;
Şu dünyada üç beş arşın bezin var Tüm bedesten senin olsa ne fayda Kül Himmet üstadım gelse otursa Hakkın kelâmını bile getirse Dünya benim deyip zapta geçirse Karun kadar malın olsa ne fayda
ki; kanlı gözyaşlarıyla,
uyudum ve düşümde,
hep o nar ağacı…,
öylece bana bakar,
dallarını gözlerimden ayırmadan,
hep o kederli nar ağacı…,
küçüldüm rüyaya ve;
içine girdim,
gördüğüm en güzel bahçeydi…,
eğildim, yerde bir eflatun ayrılığın çiçek tozları,
eflatun çiçek tozları her yer,
nar çiçeğim;
senden mi süzüldü
eflatun çiçek tozları söyle…,
ve uyandım;
kara boşlukta dönen,
rengi bozulmaya yüz tutmuş,
meymenetsiz bir dünya…,
sabah etmiş ortalığı düşüm dedim…;
yüzünü buruşturdu düş ve
sabırsızlıkla bekledim geceyi,
aklımda hep o nar ağacı,
dalları yüreğime batan…,
ki gözlerimi kapadım
işte orada;
bir turnayı seviyorum dedi...,
ve turnam derken;
saçıldı etrafa kızıl iri taneli göz yaşları…,
ah;
kapandım secdeye,
yerdeki tekâvûd kalemefendisi seccademden
eflatun çiçek tozları topladım,
bağrıma saplanmış dalını çıkardım hüdayinabit alıcın,
ve serpiştirdim tozlarını,
beti benzi atmış dünyaya ve,
bir dua okudum kulağına,
sesim bir başka sese çarptı,
tuz buz mısralar kırıntısı rüyam ah,
turnam…;
keklik değil, güvercin ol diye fısıldayanım,
dudağımda hep aynı şarkı,
notalarını nar ağacının altına gömdüm...,
yüreği kimsenin üzülmesine el vermeyen,
bir yalancıyı sevdin sen…,
ve varsın gedanız kendine kıysın ey maşuk,
olgunlaşsın keder, çiçek yüklü dalında…,
ah;
topal bit ve masalları
evrende öyle bir insan çeşitti var ki bellek tanımlamaz
iyiden çok kötü var...
Sonu olmayan bir masal anlatta belki uyuyup kalırım ya da güvenin varsa ninni mırıldan!!!
....senin rüyalarına bakıyorum,ne çok
zayiat veriyor insan.
Kol, bacak, akıl,his...
... işler hiç iyi gitmiyor uykusuz, artık sadece hatırı sayılır filmlerden prensip sahibi kötü/ler çıkıyor.
Tabiiki çekirdek ayrıntılar bunlar.
...."ey hayat rengini sazendelik sanan yırtlaz kalabalık,dinleyin benden kırgın ikindiyi
Hepiniz kulak verin ."
..... "beniM hiçbir şeyim yok,uykum bile"
Gülmek bile uzağındayken ayıp kaçıyor sanki.
Sevmek, sevmek, sevmek…
Nefret, nefret, nefret…
...eski kitaplarını /fotoğraflarını yollamalısın bana hepsine tek tek bakıp bı söz arayacağım.
... paralel evrendeki dedemiz.
....
"hakikaten mülevves bir ırmak ademoğlu.Bir umman olmalı ki insan, kendisi kirlenmeden mülevves bir ırmağı içine alabilsin"
Mümkün müdür?
Evet uykusuz,bir elif-name yazmışın bana,lakin ben bakıyordum Modigliani'nin hüzünlü kadınlarına..
Sevgili bayan Leonara Carrington, hanımefendicigim bu geceyi size ayırdım.
Şu dünyada üç beş arşın bezin var
Tüm bedesten senin olsa ne fayda
Kül Himmet üstadım gelse otursa
Hakkın kelâmını bile getirse
Dünya benim deyip zapta geçirse
Karun kadar malın olsa ne fayda
uykusuza anlatılcak tabi, masallarla uyuttuğun adem evladı ne etsin maslı bidaha
kısaca fd' nin son albümü