Söz gümüşse,sükut altındır:insanın ağzı var,dili var, elbet konuşacak.Ne ki konuşmanın da bir yeri,zamanı vardır.Çok konuşursak bunlara dikkat edemeyiz.Çok konuşmaktansa daha çok dinlemeyi yeğleyelim.
Ulus denilen şey,milliyetçi iktidar elitlerinin iktidar mücadelesinde kendilerine dayanak yaptıkları şekilsiz bir kitledir.esas olan ulus değil iktidardır.Her iktidar eliti şartlar gerektiği zaman ulusu felan f bir yana bırakır ve derhal ulusu ezen dış 'düşmanla' birleşir.
Günahlarımın üzerine oturmuş inliyorsun Senin kendi günahların nerede Günahlarımın üzerine oturmuş ağlıyorsun Uyutuyorsun kendi günahlarını ninnilerle.
Öz eleştiri yapmayı kendisine vazife edinmeyen insanlar,kaçınılmaz olarak despotik bir düzenin ürünüdür.Bir toplumun paradigması irdelendiğinde o toplumun kişi ve kurumlarının öz eleştiri kültüründen yoksun olmaları,o toplumun çağdaşlık yolunda adım atması bağlamında en önemli hadikapların önde gelenidir.
Siirt'li Keko çocuğu,mal bulmuş mağribi gibi bir büyük metropole misafir eden bu riyakar ve de popülist zihniyet,aynı yaşta bir çocuğun sırf taş attı diye mahkum edilmesine aynı duyarlılığı gösterememiştir.Bu durum demokratik ülkelerde yüz karası bir tavır olarak algılanır.Acaba daha kaç fırın ekmek yememiz gerekiyor?
Bu bezirgan saltanatında,yoksulluğun kadere bağlı bir yaşam tarzı olarak ezberletilen toplumların çocuklarıdır her daim burunlarını çeken.Ta ki,yoksulluğun bir alın yazısı olmadığının bilincine varıncaya kadar.
Söz gümüşse,sükut altındır:insanın ağzı var,dili var, elbet konuşacak.Ne ki konuşmanın da bir yeri,zamanı vardır.Çok konuşursak bunlara dikkat edemeyiz.Çok konuşmaktansa daha çok dinlemeyi yeğleyelim.
Ulus denilen şey,milliyetçi iktidar elitlerinin iktidar mücadelesinde kendilerine dayanak yaptıkları şekilsiz bir kitledir.esas olan ulus değil iktidardır.Her iktidar eliti şartlar gerektiği zaman ulusu felan f bir yana bırakır ve derhal ulusu ezen dış 'düşmanla' birleşir.
Günahlarımın üzerine oturmuş inliyorsun
Senin kendi günahların nerede
Günahlarımın üzerine oturmuş ağlıyorsun
Uyutuyorsun kendi günahlarını ninnilerle.
W.Blake
Gençliğinin değerini bilmeyenler,yaşlılığının huzurunu yaşayamaz.
Rain,Jose Feliciano,45'lik plaktan (1969)
Öz eleştiri yapmayı kendisine vazife edinmeyen insanlar,kaçınılmaz olarak despotik bir düzenin ürünüdür.Bir toplumun paradigması irdelendiğinde o toplumun kişi ve kurumlarının öz eleştiri kültüründen yoksun olmaları,o toplumun çağdaşlık yolunda adım atması bağlamında en önemli hadikapların önde gelenidir.
Siirt'li Keko çocuğu,mal bulmuş mağribi gibi bir büyük metropole misafir eden bu riyakar ve de popülist zihniyet,aynı yaşta bir çocuğun sırf taş attı diye mahkum edilmesine aynı duyarlılığı gösterememiştir.Bu durum demokratik ülkelerde yüz karası bir tavır olarak algılanır.Acaba daha kaç fırın ekmek yememiz gerekiyor?
Bu bezirgan saltanatında,yoksulluğun kadere bağlı bir yaşam tarzı olarak ezberletilen toplumların çocuklarıdır her daim burunlarını çeken.Ta ki,yoksulluğun bir alın yazısı olmadığının bilincine varıncaya kadar.
28 Şubat katakulli senaryosunu yazan ve sahneye koyanların baş rol oyuncusu,günah keçisi bir kadın.
KKTC'Yi her nedense tanımayan kardeş bir devlet(!)