kürt kardeşlerimizi bireyleşemeyen.kardeşliği kabul etmeyen bu ülkeyi bölmeye çalışan bi etnik unsur olarak görmek,hakaret etmek,onları yok saymak asıl en büyük gericilik,densizliktir.. kürt halkına bu gözle bakan arkadaşlar sözüm size; neden onların yaşadığı daha doğrusu yaşamaya çalıştığı şartları hiç düşünmüyosunuz..bende dahil kaçınız cahil, okuyamamış bi aile ve çevrede yetişti..kaçınızın kışın yolları,elektirikleri,suları kesild ki sene 2009,yol su elektrik hala çoğu doğu ilimizin köylerinde zaten yok...,kaçınızın annesi bacısı hastane veya hastaneye gitme durumu olmadığı için evde doğum yaptı...kaçınızın yakını eli silahlı köpeklerce kaçırıldı katledildi veya hükümetin nesillerdir yapamadığını kendilerinin yapacağı zaten cahil olan beynine soktu veya zorla sokturuldu...kürt kimliği altında bölücülerin propagandasını yapan kimliksizleri de tertemiz suçsuz günahsız insanlarla özdeşleştirmeyin..daha neler sayabileceğimi çok iyi biliyosunuz arkadaşlar..sadece kendinizi onların yerine koyun...önce halinize şükredin,sonra hakverin anlayış gösterin...biz onları unutmuş olsakta,hükümetler onları unutmuş olsada...Allah unutmaz unutturmaz sorar hesabını...kürtçe yayın yapan bi kanal ya neyin tartışmasını yapıyosun,neyini çok görüyosun,ben anlamıyorum izlemiyorum,sende izleme anlamıyosan..anlayan birileri varsa! ! ! ki var,izler elbet...sen 50 tane türkçe yayın yapan kanal arasında git gel,hemde plazma tv de uzaktan kumandalı falan... lütfen ya biraz sağduyu,biraz mantık,biraz insaf,biraz vicdan...tşk ederim..saygılar
Yumrukluyorum duvarları Yumrukluyorum kara gecenin bedenini ellerim kan içinde Nehirler taşmış yanaklarımdan Otuz yedi can Otuz yedi gül çatlamış susuzluktan Sivas'ın içinde Nasıl uyku tutar gözlerimi Döne döne semaha duranlar tutuştu önce Sonra türküler Sonra şiir çığlıksız düştü türkülerin yanıbaşına Sivas... Sivas.. Yiğitlik midir emanet cana kıymak Yiğitlik midir bir tutam ışığı kör bıçakla koparıp karanlığa kurban etmek Söyle hangi kitapta vardır elleri kollları bağlıyı yakmak Var mıdır kardelen akında bir avuç inciyi ateşe tutmak lo... Böyle garip düştüğüme bakma Böyle mahsun durduğuma Varsın ateşin suskunlukla beslensin
Yumrukluyorum duvarları Yumrukluyorum kara gecenin bedenini ellerim kan içinde Nehirler taşmış yanaklarımdan Otuz yedi can Otuz yedi gül çatlamış susuzluktan Sivas'ın içinde Nasıl uyku tutar gözlerimi Döne döne semaha duranlar tutuştu önce Sonra türküler Sonra şiir çığlıksız düştü türkülerin yanıbaşına Sivas... Sivas.. Yiğitlik midir emanet cana kıymak Yiğitlik midir bir tutam ışığı kör bıçakla koparıp karanlığa kurban etmek Söyle hangi kitapta vardır elleri kollları bağlıyı yakmak Var mıdır kardelen akında bir avuç inciyi ateşe tutmak lo... Böyle garip düştüğüme bakma Böyle mahsun durduğuma Varsın ateşin suskunlukla beslensin
(Yitik öyküdür) Tarihten iki ayrı coğrafyaya damlayan İki ayrı yürekte durmadan kanayan Seyduna’yla Şahrud..Yüreklerin akarken bıraktığı izi..Birbirlerinin gözlerinde aradılar. Yoktu. İki iklim farkıydılar..Ne zaman göz göze değseler..Yangın çıkmayacak denli uzaktılar. Yalnızca aynaların dökülen sırrına yansırdı..Üçüncü bir kente düşmüş suretleri
Şahrud gökyüzü geliniydi. Yüzüne bulut inse dolardı masal gözleri. Bir solukluk rüzgarda bile Usul usul kanardı gelincik bedeni.
Seyduna yeryüzü cehennemi. Ölüm, çağrılı uçurumlarda sınardı sevdasını Yalnız ufuk çizgisinde buluşurlardı, Onu da güneş günde iki kez ateşe verirdi.
İki iklim ayrıldılar. “Ya Şahrud! ” dedi Seyduna “Gözlerime mermi diye sevdanı sürdüm. Ardına bakma, gözyaşımla vurulursun. Su gibi git.”
Şahrud’un yüzüne keder mayın gibi durdu. Ve zaman gözlerinin su yeşilinde kuruldu. Hüzün bir Buda heykeli gibi çırılçıplak, Yüzlerine oturdu.
Rivayet odur ki, Şahrud vardığı denizlerde hala Seyduna türküleriyle uyanmakta, Seyduna, Şahrud’un gözlerinden kalan Masalla yaşlanmakta.)
(biliyorum! sen yine parmak uçlarında üşüyosun,aramızda kıvrılıp yatan uzaklıga inat,ayaklarınla kasıklarımın kasıgasını,ellerinle yüregimde yaktıgın ateşi düşlüyorsun.sularımız sızıp karışıyor ay karanlıkta ve çırıl çıplak bir ırmaga dönüşüyor yatagımızda apansız,parmakların tıkır tıkır işliyor iştahla,biliyorsun yaşamaktır aşk, geceyle gündüzün sessiz geçişimidir bir uyku bogazında,DELİCE BİR YANGIN PARMAKLARININ BUZULUNDA........)
canlar,kardeşler,arkadaşlar,güzel insanlar...çok güzel bir ortam oluşmuş herkes bildiği, öğrendiği veya inandığı şekilde yorum yapıyor...ama alevi karşıtı yorumlara bakarken içim sızlıyor..sözüm meclisten dışarı,neyi bildiğinizi sanıyosunuz? ? ve bilmeden,kinle nefretle saygı sevgi hoşgörü (ki bunlar aleviliğin özünün bir parçasıdır işte) çerçevesi dışına çıkarak yanlış yorumlar yapıyosunuz.. eminim ki şu yorumları yapanların çoğu bir alevi ile oturup 2 kelem etmemiş, bir görüş almamış tanımamış arkadaşlardır..sünni olup namaz kılmayan,oruç tutmayan,inkar eden küfreden,çalan,cana mala ırza kasteden yokmu? ? veya namaz kılıp oruç tutup ağzından Allah'ı Kitabı düşürmeyip kul hakkı yiyen,namusa göz diken hiçmi insan görmediniz duymadınız çevrenizde...insanları inanç ve değerleriyle yargılamak değil sünnilik..bunun ismi dünyada da Allah katında da başkadır.. namazını kıl,orucunu tut ama insan ol,sev sevil kardeşçe yaşa...zalimliğin,yobazlığın,barbarlığın olmadığı bir dünya,yaşam ve düzendir oması gereken... Kerbelada Sivasta Çorumda Maraşta yaşanan olaylar bir,alçaklık bir,katillik bir, vicdansızlık,Allahsızlık,kitapsızlık bir..aleviliğe karşı haddini aşar söz ve ithamlarda bulunan arkadaşlar da bu neslin devamıdır...insanca haddini bilerek saygı sevgi hoşgörü ve kardeşlik sınırları içinde düşüncesini açıklayan kardeşlerimize ise yürekten saygılar... ALLAH'IMIZ KİTABIMIZ,PEYGAMBERİMİZ BİR.. CANDAN SEV,YÜREKTEN İNAN..HER NE ARARSAN KENDİNDE ARA..KABEDE MEKKEDE HACDA NAMAZDA DEĞİL...SEVELİM,SEVİLELİM,KARDEŞÇE YAŞAYALIM.. saygılar ve sevgiler canlar
kürt kardeşlerimizi bireyleşemeyen.kardeşliği kabul etmeyen bu ülkeyi bölmeye çalışan bi etnik unsur olarak görmek,hakaret etmek,onları yok saymak asıl en büyük gericilik,densizliktir.. kürt halkına bu gözle bakan arkadaşlar sözüm size; neden onların yaşadığı daha doğrusu yaşamaya çalıştığı şartları hiç düşünmüyosunuz..bende dahil kaçınız cahil, okuyamamış bi aile ve çevrede yetişti..kaçınızın kışın yolları,elektirikleri,suları kesild ki sene 2009,yol su elektrik hala çoğu doğu ilimizin köylerinde zaten yok...,kaçınızın annesi bacısı hastane veya hastaneye gitme durumu olmadığı için evde doğum yaptı...kaçınızın yakını eli silahlı köpeklerce kaçırıldı katledildi veya hükümetin nesillerdir yapamadığını kendilerinin yapacağı zaten cahil olan beynine soktu veya zorla sokturuldu...kürt kimliği altında bölücülerin propagandasını yapan kimliksizleri de tertemiz suçsuz günahsız insanlarla özdeşleştirmeyin..daha neler sayabileceğimi çok iyi biliyosunuz arkadaşlar..sadece kendinizi onların yerine koyun...önce halinize şükredin,sonra hakverin anlayış gösterin...biz onları unutmuş olsakta,hükümetler onları unutmuş olsada...Allah unutmaz unutturmaz sorar hesabını...kürtçe yayın yapan bi kanal ya neyin tartışmasını yapıyosun,neyini çok görüyosun,ben anlamıyorum izlemiyorum,sende izleme anlamıyosan..anlayan birileri varsa! ! ! ki var,izler elbet...sen 50 tane türkçe yayın yapan kanal arasında git gel,hemde plazma tv de uzaktan kumandalı falan... lütfen ya biraz sağduyu,biraz mantık,biraz insaf,biraz vicdan...tşk ederim..saygılar
birbirinden çok farklı,birbirinden çok ayrı,bi okadar ırak ve bi okadar da sevdalı iki unsurun,iki duygunun,iki mükemmeliyatın sevdasının türkü türkü işlendiği bir motiftir 'seyduna türküleri'......ak ile karanın,ateş ile suyun,hançer ile yüreğin sevdasıdır....seyduna ile şahrudun sevdasıdır... ]]şahrudum...gözlerime mermi diye sevdanı sürdüm...ardına bakma; gözyaşımla vurulursun... su gibi git... _seyduna ]]öpüyorsam ayrılığı gözünden,söküyorsam yüreğimi göğsümden,geçiyorsam gözlerinin içinden...sana olan sevdamdandır,bilesin... .....bu sözler ve bilen bilir ya bundan çok daha fazlası sizin yüreğinizde neyi çağrıştırıyorsa,gözlerinizin önüne nasıl bir perde çekiyor ve alıp götürüyorsa alamut eteklerinden buz gibi şahrudun sularına...işte benim bu sevda öyküsünden kelimelere sığdırma çabamda bundan ibaret olsun....seyduna ile şahrud, muharrem ile setenay...kendinden bişeyler buluyorsan anlıyorsun herşeyi, yakıştırıyor yerli yerine koyuyorsun kendi öykünü benzer bi başka öyküdekine yaa.. anlatabilsen işte ne mutlu sana..... saygılarımla..
kürt kardeşlerimizi bireyleşemeyen.kardeşliği kabul etmeyen bu ülkeyi bölmeye çalışan bi etnik unsur olarak görmek,hakaret etmek,onları yok saymak asıl en büyük gericilik,densizliktir.. kürt halkına bu gözle bakan arkadaşlar sözüm size; neden onların yaşadığı daha doğrusu yaşamaya çalıştığı şartları hiç düşünmüyosunuz..bende dahil kaçınız cahil, okuyamamış bi aile ve çevrede yetişti..kaçınızın kışın yolları,elektirikleri,suları kesild ki sene 2009,yol su elektrik hala çoğu doğu ilimizin köylerinde zaten yok...,kaçınızın annesi bacısı hastane veya hastaneye gitme durumu olmadığı için evde doğum yaptı...kaçınızın yakını eli silahlı köpeklerce kaçırıldı katledildi veya hükümetin nesillerdir yapamadığını kendilerinin yapacağı zaten cahil olan beynine soktu veya zorla sokturuldu...kürt kimliği altında bölücülerin propagandasını yapan kimliksizleri de tertemiz suçsuz günahsız insanlarla özdeşleştirmeyin..daha neler sayabileceğimi çok iyi biliyosunuz arkadaşlar..sadece kendinizi onların yerine koyun...önce halinize şükredin,sonra hakverin anlayış gösterin...biz onları unutmuş olsakta,hükümetler onları unutmuş olsada...Allah unutmaz unutturmaz sorar hesabını...kürtçe yayın yapan bi kanal ya neyin tartışmasını yapıyosun,neyini çok görüyosun,ben anlamıyorum izlemiyorum,sende izleme anlamıyosan..anlayan birileri varsa! ! ! ki var,izler elbet...sen 50 tane türkçe yayın yapan kanal arasında git gel,hemde plazma tv de uzaktan kumandalı falan... lütfen ya biraz sağduyu,biraz mantık,biraz insaf,biraz vicdan...tşk ederim..saygılar
Yumrukluyorum duvarları
Yumrukluyorum kara gecenin bedenini ellerim kan içinde
Nehirler taşmış yanaklarımdan
Otuz yedi can
Otuz yedi gül çatlamış susuzluktan Sivas'ın içinde
Nasıl uyku tutar gözlerimi
Döne döne semaha duranlar tutuştu önce
Sonra türküler
Sonra şiir çığlıksız düştü türkülerin yanıbaşına
Sivas... Sivas..
Yiğitlik midir emanet cana kıymak
Yiğitlik midir bir tutam ışığı kör bıçakla koparıp karanlığa kurban etmek
Söyle hangi kitapta vardır elleri kollları bağlıyı yakmak
Var mıdır kardelen akında bir avuç inciyi ateşe tutmak lo...
Böyle garip düştüğüme bakma
Böyle mahsun durduğuma
Varsın ateşin suskunlukla beslensin
yarim,deli sevdam, SEVDACAN ım...SETENAY ım
Yumrukluyorum duvarları
Yumrukluyorum kara gecenin bedenini ellerim kan içinde
Nehirler taşmış yanaklarımdan
Otuz yedi can
Otuz yedi gül çatlamış susuzluktan Sivas'ın içinde
Nasıl uyku tutar gözlerimi
Döne döne semaha duranlar tutuştu önce
Sonra türküler
Sonra şiir çığlıksız düştü türkülerin yanıbaşına
Sivas... Sivas..
Yiğitlik midir emanet cana kıymak
Yiğitlik midir bir tutam ışığı kör bıçakla koparıp karanlığa kurban etmek
Söyle hangi kitapta vardır elleri kollları bağlıyı yakmak
Var mıdır kardelen akında bir avuç inciyi ateşe tutmak lo...
Böyle garip düştüğüme bakma
Böyle mahsun durduğuma
Varsın ateşin suskunlukla beslensin
Ayrılıklar uyandırmalı kör yüreğimi.
Cehennem yangınlarından
Ölmeden çıktıysa bedenim; artık
Benim olmalıyım, benim.
Yeter yüreğimi bir çift gözün
Ateşine rehin verdiğim. Ateş artıyı
Değildir karşılığımız. Pusatını dağ
Sisinden alan, firarını mermisine
Emanet eden bir namludur bu
Eşkıya sevda ki; zulasında asılı
Durur kefenlediği ölümü.
Ellerinin çeliğine su verilmiştir ta
Adem`den beri. Bilir ve intihar
Cüretiyle yoklar yüreğinin tetiğini.
Güneşin kızılca kıyametine çatar
Kuruyan umut dallarını. Yanacaksa
Cehennemden beter yanmalı!
Kim anlar ki eşkıyanın sağlamlığını;
Özleminin çiseyle yıkanmış şafak
Değerini kim? Hani ellerine kuşlar
İnerdi, kardan üşüyen kuşlar...
Bahçen kuş sevinçleriyle inlerdi ay
Şahrud.
Eşkıya yüreğime çığ düştü
Üşüyorum ha...
Aç ellerini. '
(Yitik öyküdür)
Tarihten iki ayrı coğrafyaya damlayan İki ayrı yürekte durmadan kanayan
Seyduna’yla Şahrud..Yüreklerin akarken bıraktığı izi..Birbirlerinin gözlerinde aradılar.
Yoktu. İki iklim farkıydılar..Ne zaman göz göze değseler..Yangın çıkmayacak denli uzaktılar. Yalnızca aynaların dökülen sırrına yansırdı..Üçüncü bir kente düşmüş suretleri
Şahrud gökyüzü geliniydi. Yüzüne bulut inse dolardı masal gözleri. Bir solukluk rüzgarda bile Usul usul kanardı gelincik bedeni.
Seyduna yeryüzü cehennemi. Ölüm, çağrılı uçurumlarda sınardı sevdasını Yalnız ufuk çizgisinde buluşurlardı, Onu da güneş günde iki kez ateşe verirdi.
İki iklim ayrıldılar.
“Ya Şahrud! ” dedi Seyduna “Gözlerime mermi diye sevdanı sürdüm. Ardına bakma, gözyaşımla vurulursun.
Su gibi git.”
Şahrud’un yüzüne keder mayın gibi durdu. Ve zaman gözlerinin su yeşilinde kuruldu.
Hüzün bir Buda heykeli gibi çırılçıplak, Yüzlerine oturdu.
Rivayet odur ki, Şahrud vardığı denizlerde hala Seyduna türküleriyle uyanmakta,
Seyduna, Şahrud’un gözlerinden kalan Masalla yaşlanmakta.)
(biliyorum! sen yine parmak uçlarında üşüyosun,aramızda kıvrılıp yatan uzaklıga inat,ayaklarınla kasıklarımın kasıgasını,ellerinle yüregimde yaktıgın ateşi düşlüyorsun.sularımız sızıp karışıyor ay karanlıkta ve çırıl çıplak bir ırmaga dönüşüyor yatagımızda apansız,parmakların tıkır tıkır işliyor iştahla,biliyorsun yaşamaktır aşk, geceyle gündüzün sessiz geçişimidir bir uyku bogazında,DELİCE BİR YANGIN PARMAKLARININ BUZULUNDA........)
canlar,kardeşler,arkadaşlar,güzel insanlar...çok güzel bir ortam oluşmuş herkes bildiği, öğrendiği veya inandığı şekilde yorum yapıyor...ama alevi karşıtı yorumlara bakarken içim sızlıyor..sözüm meclisten dışarı,neyi bildiğinizi sanıyosunuz? ? ve bilmeden,kinle nefretle saygı sevgi hoşgörü (ki bunlar aleviliğin özünün bir parçasıdır işte) çerçevesi dışına çıkarak yanlış yorumlar yapıyosunuz.. eminim ki şu yorumları yapanların çoğu bir alevi ile oturup 2 kelem etmemiş, bir görüş almamış tanımamış arkadaşlardır..sünni olup namaz kılmayan,oruç tutmayan,inkar eden küfreden,çalan,cana mala ırza kasteden yokmu? ? veya namaz kılıp oruç tutup ağzından Allah'ı Kitabı düşürmeyip kul hakkı yiyen,namusa göz diken hiçmi insan görmediniz duymadınız çevrenizde...insanları inanç ve değerleriyle yargılamak değil sünnilik..bunun ismi dünyada da Allah katında da başkadır.. namazını kıl,orucunu tut ama insan ol,sev sevil kardeşçe yaşa...zalimliğin,yobazlığın,barbarlığın olmadığı bir dünya,yaşam ve düzendir oması gereken...
Kerbelada Sivasta Çorumda Maraşta yaşanan olaylar bir,alçaklık bir,katillik bir, vicdansızlık,Allahsızlık,kitapsızlık bir..aleviliğe karşı haddini aşar söz ve ithamlarda bulunan arkadaşlar da bu neslin devamıdır...insanca haddini bilerek saygı sevgi hoşgörü ve kardeşlik sınırları içinde düşüncesini açıklayan kardeşlerimize ise yürekten saygılar...
ALLAH'IMIZ KİTABIMIZ,PEYGAMBERİMİZ BİR.. CANDAN SEV,YÜREKTEN İNAN..HER NE ARARSAN KENDİNDE ARA..KABEDE MEKKEDE HACDA NAMAZDA DEĞİL...SEVELİM,SEVİLELİM,KARDEŞÇE YAŞAYALIM..
saygılar ve sevgiler canlar
kürt kardeşlerimizi bireyleşemeyen.kardeşliği kabul etmeyen bu ülkeyi bölmeye çalışan bi etnik unsur olarak görmek,hakaret etmek,onları yok saymak asıl en büyük gericilik,densizliktir.. kürt halkına bu gözle bakan arkadaşlar sözüm size; neden onların yaşadığı daha doğrusu yaşamaya çalıştığı şartları hiç düşünmüyosunuz..bende dahil kaçınız cahil, okuyamamış bi aile ve çevrede yetişti..kaçınızın kışın yolları,elektirikleri,suları kesild ki sene 2009,yol su elektrik hala çoğu doğu ilimizin köylerinde zaten yok...,kaçınızın annesi bacısı hastane veya hastaneye gitme durumu olmadığı için evde doğum yaptı...kaçınızın yakını eli silahlı köpeklerce kaçırıldı katledildi veya hükümetin nesillerdir yapamadığını kendilerinin yapacağı zaten cahil olan beynine soktu veya zorla sokturuldu...kürt kimliği altında bölücülerin propagandasını yapan kimliksizleri de tertemiz suçsuz günahsız insanlarla özdeşleştirmeyin..daha neler sayabileceğimi çok iyi biliyosunuz arkadaşlar..sadece kendinizi onların yerine koyun...önce halinize şükredin,sonra hakverin anlayış gösterin...biz onları unutmuş olsakta,hükümetler onları unutmuş olsada...Allah unutmaz unutturmaz sorar hesabını...kürtçe yayın yapan bi kanal ya neyin tartışmasını yapıyosun,neyini çok görüyosun,ben anlamıyorum izlemiyorum,sende izleme anlamıyosan..anlayan birileri varsa! ! ! ki var,izler elbet...sen 50 tane türkçe yayın yapan kanal arasında git gel,hemde plazma tv de uzaktan kumandalı falan... lütfen ya biraz sağduyu,biraz mantık,biraz insaf,biraz vicdan...tşk ederim..saygılar
Ayrılıklar uyandırmalı kör yüreğimi.
Cehennem yangınlarından
Ölmeden çıktıysa bedenim; artık
Benim olmalıyım, benim.
Yeter yüreğimi bir çift gözün
Ateşine rehin verdiğim. Ateş artıyı
Değildir karşılığımız. Pusatını dağ
Sisinden alan, firarını mermisine
Emanet eden bir namludur bu
Eşkıya sevda ki; zulasında asılı
Durur kefenlediği ölümü.
Ellerinin çeliğine su verilmiştir ta
Adem`den beri. Bilir ve intihar
Cüretiyle yoklar yüreğinin tetiğini.
Güneşin kızılca kıyametine çatar
Kuruyan umut dallarını. Yanacaksa
Cehennemden beter yanmalı!
Kim anlar ki eşkıyanın sağlamlığını;
Özleminin çiseyle yıkanmış şafak
Değerini kim? Hani ellerine kuşlar
İnerdi, kardan üşüyen kuşlar...
Bahçen kuş sevinçleriyle inlerdi ay
Şahrud.
Eşkıya yüreğime çığ düştü
Üşüyorum ha...
Aç ellerini. '
birbirinden çok farklı,birbirinden çok ayrı,bi okadar ırak ve bi okadar da sevdalı iki unsurun,iki duygunun,iki mükemmeliyatın sevdasının türkü türkü işlendiği bir motiftir 'seyduna türküleri'......ak ile karanın,ateş ile suyun,hançer ile yüreğin sevdasıdır....seyduna ile şahrudun sevdasıdır...
]]şahrudum...gözlerime mermi diye sevdanı sürdüm...ardına bakma; gözyaşımla vurulursun... su gibi git... _seyduna
]]öpüyorsam ayrılığı gözünden,söküyorsam yüreğimi göğsümden,geçiyorsam gözlerinin içinden...sana olan sevdamdandır,bilesin...
.....bu sözler ve bilen bilir ya bundan çok daha fazlası sizin yüreğinizde neyi çağrıştırıyorsa,gözlerinizin önüne nasıl bir perde çekiyor ve alıp götürüyorsa alamut eteklerinden buz gibi şahrudun sularına...işte benim bu sevda öyküsünden kelimelere sığdırma çabamda bundan ibaret olsun....seyduna ile şahrud, muharrem ile setenay...kendinden bişeyler buluyorsan anlıyorsun herşeyi, yakıştırıyor yerli yerine koyuyorsun kendi öykünü benzer bi başka öyküdekine yaa.. anlatabilsen işte ne mutlu sana..... saygılarımla..