'Kırılgan bir çocuğum ben Yüreğim cam kırığı Bütün duygulardan önce Öğrendim ayrılığı Saldırgan diyorlar bana Oysa kırılganım ben Göz yaşlarım mücevher Saklıyorum herkesten Ürküyorlar gözümdeki ateşten Ürküyorlar dilimdeki zehirden Ürküyorlar o dur durak bilmeyen Gözü kara cesaretimdem Diyorlar: Bir yanı sarp bir uçurum, Bir yanı çılgın dağ doruğu. Oysa böyle yapmasam ben Nasıl korurum içimdeki çocuğu? Bir yanım çılgın nar ağacı Bir yanım buz sarayı' murathan mungan
efendim psikanalizin babası freud şöyle ederdi... hastalarının isimlerinin baş harfini bir önceki harf ile değiştirirdi. misal:anna maranina(a.m.) olurdu (b.o.) misal:nazan bekiroğlu(n.b.) olurdu (m.a.)
Efenim kendileri nedir dünyasının nadir/güzide şahsiyetlerindendir. Her yalın ayak, başıkabağın okuyamayacağı, okusa anlayamayacağı türden yazılar yazar. efenim şahsımız kadar olmasa da gayet fiyakalıdır.fiyakasını da şahsım gibi yetmiş yedi ceddine borçludur.kendisi amcazadem olup babası vefat öncesi bu yavrucağızı bendenize emanet etmiştir.o ki gözümüzün nuru, kalbimizin süruru idir.kendince dinler yazar.etmeyin ona nazar fi-yakalı sizi bozar. asalet ilen...
Hanımına söyle elinin hamuru ilen hikmet açılmaz. Nasıl ki baklava hanımsız olmaz; merdane dediğin “tahtay-ı bil oklava”ı erkek adamın eline yakışmaz. Oğul bazı hanımlar vardır ki lâtiftir gözümün nûru gönlümün sürûrudur. Yazdığım aforizmaları on\lardan azade yorumlamak farz-ı kifâyedir. Hali hazırda –kezzâp gibi olmadık tabi haşâ-bizim de nefsimiz erkektir!
geleceğine inanmaktır gidenin ve gelmesini istemek sadakatle beklemektir sukunetle beklemek bazen yıllar alır bazen kelimeler,bazen de bir ömür adanır özlenerek... ölüm vuslata en yakın\andır dünyalık... önce vefa bıraktı bizi,ardından umursamazlık peşkeş çekildi 'başka aşklara yelken aç'telkini omuzlarımıza yüklendi hovardalara ölümsüz aşk; bize hurafi özlemler layık görüldü. terketmiş ve terkedilmiş bir özlemle haykırsam da ismini geri dönüp bakmayacağını bilmek başını metruk bir aşktan çıkaramayıp beni yoklukta bırakıp yitmek beni bu öldürdü...
Tebrizden akla şems-i tebrîzi geliyorsa fizan denince de akla Necîp gelmeli idir.efenim aristonun 25.göbekten torunu olup talihsiz Aristo kulun farabîye kaptırdığı “muallim-i sani”sıfatını farabî’den gasp-ı ç\alıp devr-i azimin,asr-ı cedidin “muallim-i fani”si olmuş idir. Hayrola… Malumunuz vaka; ”vaka-ı bit-talih-i kebir”namıylen hz.fî-yakalı’nın merhum dedesi fizanlı necip ne güzel eyledi cihanı şen eyledi,mübarek ola,aziz ola”ibaresi içine ebced edilmiş idir. Efendim fizanlı,alim-i muallim idir, hikmet-i feylesof idir.aziz merhum efendimiz bugüne değin fî-yakalı müstesna, hiçbir fani kulu mübarek huzuruna tenezzül buyurup dizinin dibine oturtmamış idir.bahusus evvelki aforizmada zikir olunan kız cins-i latifinden yüz çevirmiş idir.zaman zaman araptan,arapçadan,arapçasından utanmış,”bir şey anladıysam arap olayım” lafına gönül vermiş idir.binbir özenti ilen her gördüğü dersi nedirde talim eyleyip hakir eyleyen,3-5 arapça kelimenin yüzü suyu hürmetine bilimum avamdan ve hatta estauzübillah şahsın\mdan itibar bekleyen; aklı eteğinden az prim yapan biçarelerden kendini övse bilem eteğimize diş geçirmedikçe kendilerinden bihaber kaldığımız kızceğizlere yûh ilen… Hz. fî-yakalı tabib idir.kezzapı kazipi sevmez idir.ayrıyetten suratına kezzap revâ insan kuluna kezzap atmaktan hayâ edecek kadar edepli ve dâhî asil idir,zira böylesi kullar zaten akıl yönünden kaderin okkalı bir tekmesine mazhar olmuş,belki-hiç olmazsa-yüzü ilen zerre misgal morale vâsıl olması temennâsı ilen…
'Leyla, siyah gözlerinin hüznüyle en çok bir insanoğluna âşık olmuş denizkızına benzerdi. Elleri yosun kokardı. İhtimal ki çehresini çevreleyen ipeği tutup çekseniz ucundan, saçları suyun ezberlediği yosunlar gibi dağılacaktı.'
Fizan’da bilinir ki; çadırın altında nice endamlar vardır,kaldırırsın nine çıkar. Kapatır bir daha kaldırısın gine çıkar. Oğul karş-ı cins-i lâtifin letâfetine aldanma. Vakta ki düğüne gider zurnaya, hamama gider kurnaya, araba çalar kornaya vurulur,geyik olursun maazallah kalbin billah yorulur!
kelimelerin terk etme kabiliyeti ellerinden alınıp aceba avesteye mi verilmiş idir? nerededir...gözlerimiz ardı sıra yollara düşmüş olup özlenmekte idir... hüzün ilen... özlem ilen...
'Kırılgan bir çocuğum ben
Yüreğim cam kırığı
Bütün duygulardan önce
Öğrendim ayrılığı
Saldırgan diyorlar bana
Oysa kırılganım ben
Göz yaşlarım mücevher
Saklıyorum herkesten
Ürküyorlar gözümdeki ateşten
Ürküyorlar dilimdeki zehirden
Ürküyorlar o dur durak bilmeyen
Gözü kara cesaretimdem
Diyorlar: Bir yanı sarp bir uçurum,
Bir yanı çılgın dağ doruğu.
Oysa böyle yapmasam ben
Nasıl korurum içimdeki çocuğu?
Bir yanım çılgın nar ağacı
Bir yanım buz sarayı'
murathan mungan
efendim psikanalizin babası freud şöyle ederdi...
hastalarının isimlerinin baş harfini bir önceki harf ile değiştirirdi.
misal:anna maranina(a.m.) olurdu (b.o.)
misal:nazan bekiroğlu(n.b.) olurdu (m.a.)
Efenim kendileri nedir dünyasının nadir/güzide şahsiyetlerindendir. Her yalın ayak, başıkabağın okuyamayacağı, okusa anlayamayacağı türden yazılar yazar.
efenim şahsımız kadar olmasa da gayet fiyakalıdır.fiyakasını da şahsım gibi yetmiş yedi ceddine borçludur.kendisi amcazadem olup babası vefat öncesi bu yavrucağızı bendenize emanet etmiştir.o ki gözümüzün nuru, kalbimizin süruru idir.kendince dinler yazar.etmeyin ona nazar fi-yakalı sizi bozar.
asalet ilen...
Ey Oğul,
Hanımına söyle elinin hamuru ilen hikmet açılmaz. Nasıl ki baklava hanımsız olmaz; merdane dediğin “tahtay-ı bil oklava”ı erkek adamın eline yakışmaz. Oğul bazı hanımlar vardır ki lâtiftir gözümün nûru gönlümün sürûrudur. Yazdığım aforizmaları on\lardan azade yorumlamak farz-ı kifâyedir. Hali hazırda –kezzâp gibi olmadık tabi haşâ-bizim de nefsimiz erkektir!
Fizanlı Necip
Hakâ-î kûl hakîkât
geleceğine inanmaktır gidenin ve gelmesini istemek
sadakatle beklemektir sukunetle beklemek
bazen yıllar alır bazen kelimeler,bazen de bir ömür adanır özlenerek...
ölüm vuslata en yakın\andır dünyalık...
önce vefa bıraktı bizi,ardından umursamazlık peşkeş çekildi
'başka aşklara yelken aç'telkini omuzlarımıza yüklendi
hovardalara ölümsüz aşk; bize hurafi özlemler layık görüldü.
terketmiş ve terkedilmiş bir özlemle haykırsam da ismini
geri dönüp bakmayacağını bilmek
başını metruk bir aşktan çıkaramayıp beni yoklukta bırakıp yitmek
beni bu öldürdü...
Tebrizden akla şems-i tebrîzi geliyorsa fizan denince de akla Necîp gelmeli idir.efenim aristonun 25.göbekten torunu olup talihsiz Aristo kulun farabîye kaptırdığı “muallim-i sani”sıfatını farabî’den gasp-ı ç\alıp devr-i azimin,asr-ı cedidin “muallim-i fani”si olmuş idir. Hayrola…
Malumunuz vaka; ”vaka-ı bit-talih-i kebir”namıylen hz.fî-yakalı’nın merhum dedesi fizanlı necip ne güzel eyledi cihanı şen eyledi,mübarek ola,aziz ola”ibaresi içine ebced edilmiş idir.
Efendim fizanlı,alim-i muallim idir, hikmet-i feylesof idir.aziz merhum efendimiz bugüne değin fî-yakalı müstesna, hiçbir fani kulu mübarek huzuruna tenezzül buyurup dizinin dibine oturtmamış idir.bahusus evvelki aforizmada zikir olunan kız cins-i latifinden yüz çevirmiş idir.zaman zaman araptan,arapçadan,arapçasından utanmış,”bir şey anladıysam arap olayım” lafına gönül vermiş idir.binbir özenti ilen her gördüğü dersi nedirde talim eyleyip hakir eyleyen,3-5 arapça kelimenin yüzü suyu hürmetine bilimum avamdan ve hatta estauzübillah şahsın\mdan itibar bekleyen; aklı eteğinden az prim yapan biçarelerden kendini övse bilem eteğimize diş geçirmedikçe kendilerinden bihaber kaldığımız kızceğizlere yûh ilen…
Hz. fî-yakalı tabib idir.kezzapı kazipi sevmez idir.ayrıyetten suratına kezzap revâ insan kuluna kezzap atmaktan hayâ edecek kadar edepli ve dâhî asil idir,zira böylesi kullar zaten akıl yönünden kaderin okkalı bir tekmesine mazhar olmuş,belki-hiç olmazsa-yüzü ilen zerre misgal morale vâsıl olması temennâsı ilen…
bir şey anladıysam arap olayım!
'Leyla, siyah gözlerinin hüznüyle en çok bir insanoğluna âşık olmuş denizkızına benzerdi.
Elleri yosun kokardı.
İhtimal ki çehresini çevreleyen ipeği tutup çekseniz ucundan, saçları suyun ezberlediği yosunlar gibi dağılacaktı.'
Ey Oğul,
Fizan’da bilinir ki; çadırın altında nice endamlar vardır,kaldırırsın nine çıkar. Kapatır bir daha kaldırısın gine çıkar. Oğul karş-ı cins-i lâtifin letâfetine aldanma. Vakta ki düğüne gider zurnaya, hamama gider kurnaya, araba çalar kornaya vurulur,geyik olursun maazallah kalbin billah yorulur!
Fizanlı Necip
Husûs-î Hikmet
kelimelerin terk etme kabiliyeti ellerinden alınıp aceba avesteye mi verilmiş idir? nerededir...gözlerimiz ardı sıra yollara düşmüş olup özlenmekte idir...
hüzün ilen...
özlem ilen...