Kültür Sanat Edebiyat Şiir

Leyla zana'nın ben henüz çocukken meclis kürsüsünden mutlak bir cesaretle ettiği Türkçe ve Kürtçe yemini hatırlıyorum ve ben büyüyene kadar her yıl Newrozlarda cezaevinden gönderdiği mektupları. Hiç okul okumadığı halde bu gün dünyada hemen herkesin tanıdığı bir devrimci haline gelecek kadar kendisini yetiştirmiş biri. Geri erkeğe ve inkarcı devlet zihniyetine karşı kadının özündeki cesareti kaybetmeyen kişiliği, en önemli özelliği bence. Binlerce yıl erkeğin yedeği, türevi olarak kalan, hatta bunu bir erdem olarak kabul edecek kadar köleleşen kadın gerçekliğine en anlamlı cevaptır leyla zana kişiliği. Belki de dünya da en çok köleleştirilen Kürt kadınının esaretinin kırılmasında, özgürleşmesinde büyük rol oynamış bir kadın.

Yapıldığı sırada halkın o konuda ne düşündüğünü, nasıl tepki vereceğini umursamayan, sadece eylemi, halkın yararına olduğunu düşündüğü için yapan tepeden inmeci zihniyete sahip kimse.

Sarya... Beyaz elbiseli, dans eden güzel kadın geliyor aklıma. Özgürleşebilen kadın, hep güzel oluyor galiba...

Toplumun dayattığı takıntıları, saplantıları, tabuları reddetme cesareti gösterebilen, kendi beyniyle, özgürce düşünüp kendi yaşam ve düşünce tarzını yakalayabilen, farklı olmaktan korkmayan kişi.

Savaş karşıtı, duyarlı bir insan.

Aptal gibi gözüküyor ama bence çok zeki. sadece karşısındakilerle dalga geçtiğinde normal karşılansın diye aptal rolü oynuyor.