Kültür Sanat Edebiyat Şiir

  • dünya15.03.2008 - 12:39

    yürü dünya yürü sonun virandır
    bin yılından sonra ahir zamandır

  • ilahi15.03.2008 - 12:37

    dinlediğim ve beni çok mutlu eden ilahi ilahi ilahi

  • üç şey15.03.2008 - 12:35

    ALLAH
    kuran
    peygamber

  • ömer karaoğlu15.03.2008 - 11:37

    ŞEHİT TÜRKÜSÜ
    Şehit tahtında Rabbe gülümser
    Ah binlerce canım olsaydı der
    Şehit tahtında Rabbe gülümser
    Canın bedeli bir sofradan yer

    Ümitsiz olmaz
    Sevdasız olmaz

    Dağları oyup zindan etseler
    Allah nurunu söndüremezler
    Dağları oyup zindan etseler
    Davamın onune geçemezler

    Yarasız olmaz
    Çilesiz olmaz
    Şehitsiz olmaz
    Kurbansız olmaz

    Şehit tahtında Rabbe gülümser
    Ah binlerce canım olsaydı der
    Şehit tahtında Rabbe gülümser
    Canın bedeli bir sofradan yer

    Karanlık ölür
    Zulumat ölür
    Gözler önünde
    Ve ölüm ölür

    Anladım artık Uhud ve Bedir
    Ve ümit,sevda,şehadet nedir
    Soludum kabri,mahser anını
    Ümidi,şehidi ve sevdayı


    Ömer Karaoğlu

  • eşref ziya15.03.2008 - 11:36

    başım gövdemden,etim tırnağımdan,
    kalbim bedenimden ayrılana dek...

    alamazlar,alamazlar imanımı
    perçinlemiş yaratan..
    sevdam öyle bomboş değil ki,
    baş koymuşum baştan başa...

    evimden,eşimden,şirin bebeğimden,
    işimden,aşımdan ayrılana dek,

    alamazlar,alamazlar imanımı
    perçinlemiş yaratan..
    sevdam öyle bomboş değil ki,
    baş koymuşum baştan başa...




    EŞREF ZİYA

  • eşref ziya15.03.2008 - 11:36

    Ağlama Karanfil




    Ağlama karanfil
    Beni de ağlatma sil gözyaşlarını
    Yeşerecek sevdan kutlu tohumlarla
    Körpe dudaklarda

    Aldırma söylenen o sözlere
    Sen dağıt etrafa mis kokunu
    Umudu sevgiyi özlemlerini
    Ve hasretleri

    Susadım karanfil
    Çöllerde kavrulan kurumuş toprak gibi
    Kelepçe vurulmuş yemyeşil gövdene
    Ben özgürlüğe hasret

  • çağımızın putları15.03.2008 - 11:35

    Sevdalar Aldı Beni - Ömer Karaoğlu


    Sevdalar aldı beni, bildim ben Sahibimi,
    Aydınlandı tüm dünya; sevdalar aldı beni...
    Savulun bozguncular; sevdalar aldı beni...
    Kahrolun bütün putlar; sevdalar aldı beni...

    Sevdalar aldı beni; buldum ben Rehberimi,
    Öyle bir gün duydum ki, böldü gecelerimi..
    Savulun bozguncular; sevdalar aldı beni...
    Kahrolun bütün putlar; sevdalar aldı beni..

    Sevdalar aldı beni; yaktım ben gemileri,
    Endülüs'ten Kudus'e sevdalar aldı beni..
    Savulun bozguncular; sevdalar aldı beni..
    Kahrolun bütün putlar; sevdalar aldı beni...

    Ömer Karaoğlu

  • aşk15.03.2008 - 11:31

    DEDIM:Cok yanlizim
    DEDIN:Benki sana cok yakinim
    DEDIM:Evet biliyorum sen bana yakinsin ama ben senden uzagim keske bende sana yakin olabilseydim
    DEDIN:Rabbini sabah aksam,yüksek olmayan bir sesle,kendi kendine, ürpertiyle,
    yalvara yalvara, icin icin zikret et.

    DEDIM: Bu da senin yardimini ister
    DEDIN: Allahin sizi bagislamasini istemezmiziniz?
    DEDIM:Tabikii ki, beni affetmeni cok isterim.

    DEDIN:öyleyse) Rabbinizden bagislanma dileyin sonra O´na Tövbe edin.Gercekten benim Rabbim esirgeyendir,sevendir.
    DEDIM: Cok Günahkarim, bu kadar günahla ben ne yaparim?
    DEDIN:Allahin kullarinin tövbesini kabul edecegini... ve Allah´in tövbeyi cok kabul eden ve pek esirgeyen oldugunu hala bilmezlermi?
    DEDIM: Defalarca tevbe edip tövbemi bozdum, artik yüzüm kalmadi.
    DEDIN:: Allah Aziz ve bilendir, günahlari bagislayan ve kullarinin tövbesini kabul edendir.
    DEDIM: Bunca günahim var hangisinini tövbesini yapayim?
    DEDIN:Allah bütün günahlari bagisliyandir.
    DEDIM:Yine gelsem yine beni bagislarmisin?
    DEDIN:Allah baska günahlari bagislayan yoktur.
    DEDIM:Ne kadar güzelsin Allahim! Bilmiyorum bu sözlrin karsisinda nicin böylesine icim icime sigmiyor ve erimeye basliyorum, Seni cok seviyorum.
    DEDIN:Süphesiz ki Allah Tövbe edenleri sever
    BIRDEN:: 'Ilahim ve Rabbim benim Sen´den baska kimim var' dedim.

    SEN DE:':'Allah kuluna yetmezmi? '
    DEDIM: Senki beni bu kadar cok seviyorsun ve bana karsi bu kadar iyiysin
    ben ne yapabilirim?

    DEDIN:Ey inananlar! Allahi cokca zikredin.Ve O´nu sabah-aksam tesbih edin. Sizi karanliklardan aydinliga cikarmak icin üzerinize rahmetini gönderen O´dur.
    Melekleride size istigfar eder. Allah müminlere karsi cok merhametlidir.

  • aşk15.03.2008 - 11:30

    yürek de damla damla akar mı böyle..

    gül kokusu, gül muhabbeti, yürekten damla damla süzülür mü böylesi..

    aşk, taneyi mücevher yapan,
    faniyi baki yapan..
    bir kainatı aşk ile dolduran Rabb'e aşk...
    olmazları olduran,
    kabımızı güllerle dolduran Rabb'e aşk...
    bir zerreye bile akla sığmaz kanunları sığdıran,
    nice fabrikalar işletip en güzel suretiyle bize sunan
    Suyu Rahmet, Gülü Muhabbet eyleyen Rabb'e aşk...

    Ancak aşk ile dönebilir bu dünya,
    Aşk olmazsa bir elektron dahi yörüngesinde duramaz..
    Su molekülleri biraraya gelemez..
    Yağmur yağamaz,
    Güneş doğamaz o ilahi Aşk olmasa..

    Halık-ı Kerim'in 'ol' emri olmasa..
    Ne alem olur, ne zerre, ne katre, ne güller, ne gülistanlar
    ve ne biz insanlar..

    Ama 'Ol' dedi Rabbim..
    'Gel' dedi dünyaya..
    Ve bizleri bu fani misafirhaneye misafir eyledi,
    Tüm cihazatları verdi Rabbim..
    Görmeye, Bilmeye, inanmaya, itaate, Sevgiye, Aşka ve Teslimiyete dair,
    Tüm cihazlarla donattı bizi...
    Halk eyledi, Rahmeyledi, nur eyledi..

    Alemi melekleriyle donattı, herbirini emrimize memurlar eyledi..
    Hizmetkarlarıyla doldurdu dörtbir yanımızı,
    ve 'en sevdiğini' gönderdi bizlere...
    Nelerden nelerden nasipdar eyledi...

    Mahbub-u Hakiki olan Rabbimiz, O aşk'a teveccüh ettirsin bizi
    O'na sevk etsin bizi,
    O'nunla eylesin bizi..

    Amin....

  • islam dünyası15.03.2008 - 11:29

    Mü'minlerin Allâh'a sevgi ve muhabbetleri pek şiddetlidir.' (el-Bakara, 165)

    Meltemlerin ve rüzgârların yüzüme değer, serinletir beni... Sarar, ferahlatır... öylesine özlüyorum ki Cemâlini, bu ferahlık bile, beni ağlatır.

    Rabbim gerçek manada beni sen sevdin... Niceleri ise sever gibi göründü... Ama daima, kendilerini sevdiler... çünkü âcizdiler, fâniydiler... Kendilerine bile yetemediler ki, bana yetseler...

    Hepsi Sana borçluydu varlığını. Hepsinin bir canı vardı... Ve onlar, kendi canları yanmadıkça, anlayamadılar acıyı... Anlayanlar da zaten, kendilerince bir mânâ çıkardı...

    Sen varsın hakkıyla bilen beni... Her şeyimle bilen, her şeyimle seven, bir tek Sen... Sevdiğini biliyorum, zira sevmemiş olsaydın, o kadar kendinle meşgul etmezdin beni. Sevmemiş olsaydın, aratmazdın böylesi... Sen sevmemiş olsaydın, sevebilir miydim ki Seni?

    Sen canımın Cânânı... Sen'in sevginde vefâyı idrak ettim ben... O eşsiz vefâna, karşılık vermekten âciz oldum her zaman... Seni, Senin beni sevdiğin gibi sevmekten âcizim... Zira Sen yaratansın, ya ben? Ben, kul olmayı bile beceremeyen...

    Yalnızca Sendeydi tatmin... Sadece Sende. Bir Sen yettin bana... Kimselerle yetinemedim...

    Acı çekmeyi sever oldum Senin izninle. Dertlerin içinde gizlenmiş nice derman buldum...

    Sevdirdiğince sevdim Seni... Buldurduğunca buldum... Bir Sen varsın Bâkî olan... Geride ne varsa fâni... Bütün varlıkların hepsi fâni... Kimi güzel, kimi çirkin, kimi vasat, ama işte her biri fâni... Dallardaki çiçekler, göklerdeki bulutlar, çöller, pınarlar hep fâni... Seraplar ve gölgeler fâni...

    çöllerde kalmayı sevdim Seninle... Yalnızdım, kalabalıklar içinde... Her şeyde Senin sanatını görmeyi sevdim ben... Herkeste Senden bir tecelli bulmayı sevdim... Yıldızlarda nûrunu, güneşte nârını, ateşte hârını bulmayı sevdim.

    Hiçbir şeye muhtaç olmayışını sevdim ben. Azîz oluşunu, Kâdir-i mutlak oluşunu sevdim. Settâr oluşunu sevdim. öylesine güzel bir sırdaştın ki Sen, kimselere bir sırrımı vermedin. Günahıma rağmen yücelttin beni. şeref ikram ettin. Ekrem-ül ekremînsin...

    Kulunu sevmeni sevdim. Ey Rabbim! Ben unuttum, unutmadın. Ben, adını anmadım, yine de bırakmadın. Yüceler yücesi aşkına karşılık vermek varken, Seni bırakıp başkalarına yandım... Yine de vazgeçmedin benden.


    Sevdin beni, oysa, ben Sana kul bile olamadım. Nankörlük ettim. Yine de nimetlerini esirgemedin.
    şikayet eden, sızlanan, dert yanan hep ben oldum. Sen, sabrettin. Sen sevdin beni... Bense vefâsız bir sevgiliydim. Kıymetini bilemedim.

    şimdi, cemâlinin hasretiyle yanıyorum. Ve Senin muhabbetin fâni hazları benden yok etti. O kadar ki, güneşin kavurucu sıcağında da, serinleten rüzgarda da, Senin hasretin içindeyim.

    Senin sadece sanatını seyretmek yetmiyor artık! şahdamarımdan daha yakın olmanı sevdim. Ama bu bile yetmedi bana. Korkuyorum perdeler arkasında kalmaktan. Korkuyorum, başkalarına görünüp de beni mahrum koymandan. Cemâlin... Tüm derdim bu ey Rabbim!

    Cemâlin tüm derdim bu ey Rabbim.

    Dayanamam Mevlâm! Ne olur Sensiz bırakma beni! Biliyorum ki, ne yaparsam yapayım, cemâlini hak edecek bir sermaye biriktiremem.

    Seni hak edecek gücüm yok benim. Seni hak edecek amelim yok. Hiçbir şeyim yok ey en Güzel! Ellerim bomboş. üstelik günah kirleriyle lekeliyim. Bembeyaz gelemiyorum Sana... Yarattığın gibi tertemiz değilim. Dünya kirletti beni, nefsim aldattı. şeytana kandım. Müflisim. Vallahi hiçbir şeyim yok!
    Duyduğum iştiyakın sebebi, yine Sensin. Sensin her yanımda... Sensin varlığım... Zenginliğim Sensin... Tüm sefilliğime rağmen yine de Seni isteyişim, sırlarındandır.

    Bilmiyorum, bilen Sensin. Ve eğer, murâdıma, maksûduma, matlûbuma, yani Sana, yani Senin Cemaline kavuşursam bir gün, bu da sadece Senin merhametin.

    Sermayem yok Sevgili! Tüm sermayem, rahmetin... Lokmanın bile derman olamayacağı derdimin, dermanısın Sen!
    Yârsın!
    Cansın!
    şifâsın!
    Lokmanda değil ey Yâr, Sendedir benim devâm!
    Sana kavuşmadıkça, huzur da bana haram!
    Sermayem rahmetin, ilâcım Cemâlindir,