Kurani Kerimin levhi mahfuzdan semai dünyaya indigi, insanlarin bir senelik riziklarin gözden gecirildigi, amel defterlerinin Hz. Allah'a arz edildigi, bir yillik olacak olaylarin belirlendigi, öleceklerin listesinin Azrail A.S.'a verildigi gece..
Bu gece her kim 100 rekat namaz kilarsa diye bir hadisi serif var.. Her rekatta 1 fatiha 10 ihlais serif ile iki rekatta bir selam verilerek kilinan bu namazi kilanlar o sene gelecek yilin beraet kandiline kadar ölürlerse sehit olarak ölürler denir... Tabi biz inananlar icin..
Ask bu duyguyu yasama potansiyeli olan bireyin, libidosundaki artisin ihtiyac fazlasini kanalize edecegi bir aktarim objesini bulur bulmaz hedefe kilitlenmesidir. Bazen platonik düzeyde sadece gönülle oldugu gibi bazen de oldukca (yüksek) düzeyli iliski seklinde de gerceklesebilir. Özellikle son zamanlarda gereksiz ayrintilarla kayb edecek zamani´miz yok, fast food caginda yasiyoruz fikrinden gidip, gereksiz gönül fasliyla vakit harcanmasina yüz verilmiyor... Isin özüne, et, süt ve bilumum proteinli ürünlerden maximum yararlanma kaygisina ask deniyor... Düzeyli olmazsa, duygu düzeyinde kalirsa buna torbadan hangisi cikarsa psikolojik marazlardan bir tanesinin ismi yapistiriliyor. Ask dedigin düzeyli olmalidir yani... (adil düzenle ilgisi yok, benzerlik sadece sizin cagrisim siisteminizin fesadligi)
Tanimindaki vurgu faydalilik vurgusu siddetini artirdikca, eski felsefelerden miras kalan aska verilen önem de siddetini artirmaktadir.
'Her ne var ise alemde ask imis ancak'
gibi bir dizenin hakliligi da ici yeniden doldurulmus ask baglaminda en baba bicimde ispatlanmaktadir, filmler vs.ler vasitasiyla...
Pencerenin camlari icerdeki iki varligin duygu yogunlundan dolayi buzlu cam gibi görünene kadar bugulanmazsa, yukaridaki dizenin geregi olan felsefi derinlikten tamamen yoksun oluyor o film... Derinlik önemli...
'Her ne var ise alemde ask imis ancak'
madame ki öyle, o zaman alemin ayakta kalmasi, kurtulmasi da bu kavramin derinligi ile baglantili olmalidir...
felsefeyi (hikmet) modern zamanlara uyarlayan Hollywood bu felsefi gereklilik (determinisme) baglaminda, hemen gerekli boslugu doldurmak icin beynin kivrimlarini harekete gecirdi...
Bu amacla 5. element adli film ortaya cikti... Filmde dünya tehlikededir... Birileri ebesini bellemek üzere harekete gecmektedir ve dünyanin ebesinin bellettirilmemesi lazimdir.. (fistik gibi seyler varken niye dünyanin ebesi bellensin ki? .. logik degildir... ne bellenmesi lazimsa o bellenmelidir yani..)
lafi toparlarsak.. dünyanin ebesinin bellettirilmemesi lazimdir, yani dünya kurtarilmalidir...
bu amacla, dünyayi bir cok kereler kurtarmis olan bruce beye rica edilir. o da 'yine mi kurtariciiz, ya adami birakmiyorsunuz ki iki dakka cay icek, zirt birt sunu da kurtariver bunu da kurtariver abii, yani bizim özel hayatimiz yok mu' gibisinden nazlanmalardan sonra bir kerre daha kurtarmak üzere 'bu son olsun ha' deyip ise girisir.. Ama yeni trendden haberi yoktur. bu defa dünya o kaddar felsefi bicimde kurtarilacaktir ki, bilseydi bruce, naz etmeden atlardi felsefe askindan...
Dünyanin kurtarilmasi icin ugrasilirken en önemli kurtarma araci olan 5. element bir makine marifetiyle yeniden üretilir (reproduktion) .... Arac mükemmeldir (biber kirmizisi saclari, pürüzsüz gövde aksami vs..) .. Ama is bu araci kullanmaktadir.. E bu isi de burce abimiz yapacaktir yani.. memleketimizde multifunktionel elemanlar vardir, her türlü araci kullanabilirler ya.. bruce da o cinsten.. her türlü arac itina ile kullanilir türünden.. Ama bu arac baska arac... ama yine olsunnn.... dag ne kadar yüksek olursa yol üstünden asar, bruce beyde de bu aracin farkliligina uygun da donanim vardir..
zira ki bruce abimiz, bu gibi araclari kullanmak icin gerekli olan tastesteron denilen yeterlilik belgesinden gereginden fazla nasibedar oldugundan saclari dökkülmüstür de, konu ile ilgili olarak mesela bruce diye resmi bassilmistir konu mankeni olarak..
e yani birakin da bu araci da o kullansin...
neyse efeeemmm, , , (günes de dogmak üzere, paralari söyle kesenin icine ativerin bu arada hanci, serbbetlerimizi tazeleyiver)
alemin temeli olan askin, dünyayi kurtarmak icin gerekli oldugu, filmde bir yerlerdeki yazilardan tamamen tesadüfi yollarla ögrenilir (ögretici sinema, shakespearin tiyatroya bakisindan esinlenmistir.- yazarin palavrasi) ve bruce bey abimiz de insanligin iyiligi icin alemin iyiligi icin dünyayi kurtarmak icin gereklli aygitin üzerine cikar... gaz debriyaj el fireni vs. gerekli aygitlari bir iyi yokladiktan sonra sööle bir üst kontak yapar ve veeeeee...
düzeyli askin alameti olan yararlilik prensibinin hasosu olan protein aktarimi gerceklesirken, alet coskuyla calismanin, ve askin etinden sütünden ve proteinli sair ürünlerinden yararlanmanin bir nisanesi olarak helecan icinde sarsilmaya baslayinca, hasil olan enerji ile
'Her ne var ise alemde ask imis ancak'
dizesinin neo version kommentarlari (yorum) geregi alem, temeli olan askin olusturdugu enerji ile pür nur olur... ortalik aydinlanir ve dünyanin ebesini bellemeye azm etmis cümle mefsedet bir anda yok olur, butlana erer...
(dünyanin ebesinin bellenmemesi icin, ayni eski caglardaki kurban gelenegi gibi, bir baska seyin bellenmesi gerekiyordu, bruce bey de onu yapti gibi fesad yorumlar olsa da..) bu direkt olarak alemin temeli olan aaskla ilintili bir durumdur...
dünyanin kurtulmasi icin ask yapilmalidir.. evrensel düzeyde oldugu gibi lokal ve national düzlemde... ayni sekilde türkiyemizin de kurtarilmasi icin ask lazimdir.. netekim türkiyeyi kurtarmak icin kollari sivayan her fedakar yerli bruce'larimiz illa da memleket sevdasindan bahs etmektedirler.. memleketlerimize olan askllarini ifade etmektedirler ve memleketi kurtarmak icin hemen en kestirme yoldan da aska baslarlar...
kurtarilmasi icin ask sarttir, zira ki memleketimizin ismi zaten feminen bir isimdir..
Islam dünyasinin da kurtarilmasi icin ask sarttir.. bu gün bu ise soyunan(!) büyüklerimiz de senelerdir islam dünyasina olan asklarini dile getiriyorlardi... Ama kendileine firsat verilmediiginden asklarini eyleme dökemiyorlardi..
simdi firsat buldular ve kurtarilmasi gereken ilk yer olarak ortadogudan basladilar.. aska baslamak icin gereken sey bir teskere kaldi,
onun icin de yattigi siperde gez göz arpaciktan askinin et ve süt aksamini tahayyül eden mehmetciklerimiz gibi 'gel teskere gel, bitsin bu hasreeetttt' makaminda terennüm eylemektedirler..
Galatasarayin soyunma odasi ile trübünden görünen ve görünmeyen yanlarinin filmi...
Galatasarayin ilklerinden biri...
Fatih Terimin futbolcularini motive edis tarzi, teselli verisi falan anlatiliyormus...
Kurani Kerimin levhi mahfuzdan semai dünyaya indigi, insanlarin bir senelik riziklarin gözden gecirildigi, amel defterlerinin Hz. Allah'a arz edildigi, bir yillik olacak olaylarin belirlendigi, öleceklerin listesinin Azrail A.S.'a verildigi gece..
Bu gece her kim 100 rekat namaz kilarsa diye bir hadisi serif var..
Her rekatta 1 fatiha 10 ihlais serif ile iki rekatta bir selam verilerek kilinan bu namazi kilanlar o sene gelecek yilin beraet kandiline kadar ölürlerse sehit olarak ölürler denir...
Tabi biz inananlar icin..
Hortumcu var diyerek halki iskillendirip bir baska hortumcunun ikame edilmesi sürecinde kullanilan medyatik silah...
makberin sairi
belcikali lücien hanimin kocasi...
borcu borcla kapatarak hayatini finanse eden ekabirden
televole
dogrusu beraet kandili
A s k v e d ü n y a y i k u r t a r m a k
Ask bu duyguyu yasama potansiyeli olan bireyin, libidosundaki artisin ihtiyac fazlasini kanalize edecegi bir aktarim objesini bulur bulmaz hedefe kilitlenmesidir. Bazen platonik düzeyde sadece gönülle oldugu gibi bazen de oldukca (yüksek) düzeyli iliski seklinde de gerceklesebilir. Özellikle son zamanlarda gereksiz ayrintilarla kayb edecek zamani´miz yok, fast food caginda yasiyoruz fikrinden gidip, gereksiz gönül fasliyla vakit harcanmasina yüz verilmiyor... Isin özüne, et, süt ve bilumum proteinli ürünlerden maximum yararlanma kaygisina ask deniyor... Düzeyli olmazsa, duygu düzeyinde kalirsa buna torbadan hangisi cikarsa psikolojik marazlardan bir tanesinin ismi yapistiriliyor. Ask dedigin düzeyli olmalidir yani... (adil düzenle ilgisi yok, benzerlik sadece sizin cagrisim siisteminizin fesadligi)
Tanimindaki vurgu faydalilik vurgusu siddetini artirdikca, eski felsefelerden miras kalan aska verilen önem de siddetini artirmaktadir.
'Her ne var ise alemde ask imis ancak'
gibi bir dizenin hakliligi da ici yeniden doldurulmus ask baglaminda en baba bicimde ispatlanmaktadir, filmler vs.ler vasitasiyla...
Pencerenin camlari icerdeki iki varligin duygu yogunlundan dolayi buzlu cam gibi görünene kadar bugulanmazsa, yukaridaki dizenin geregi olan felsefi derinlikten tamamen yoksun oluyor o film... Derinlik önemli...
'Her ne var ise alemde ask imis ancak'
madame ki öyle, o zaman alemin ayakta kalmasi, kurtulmasi da bu kavramin derinligi ile baglantili olmalidir...
felsefeyi (hikmet) modern zamanlara uyarlayan Hollywood
bu felsefi gereklilik (determinisme) baglaminda, hemen gerekli boslugu doldurmak icin beynin kivrimlarini harekete gecirdi...
Bu amacla 5. element adli film ortaya cikti... Filmde dünya tehlikededir... Birileri ebesini bellemek üzere harekete gecmektedir ve dünyanin ebesinin bellettirilmemesi lazimdir.. (fistik gibi seyler varken niye dünyanin ebesi bellensin ki? .. logik degildir... ne bellenmesi lazimsa o bellenmelidir yani..)
lafi toparlarsak..
dünyanin ebesinin bellettirilmemesi lazimdir,
yani dünya kurtarilmalidir...
bu amacla, dünyayi bir cok kereler kurtarmis olan bruce beye rica edilir. o da 'yine mi kurtariciiz, ya adami birakmiyorsunuz ki iki dakka cay icek, zirt birt sunu da kurtariver bunu da kurtariver abii, yani bizim özel hayatimiz yok mu' gibisinden nazlanmalardan sonra bir kerre daha kurtarmak üzere 'bu son olsun ha' deyip ise girisir.. Ama yeni trendden haberi yoktur. bu defa dünya o kaddar felsefi bicimde kurtarilacaktir ki, bilseydi bruce, naz etmeden atlardi felsefe askindan...
Dünyanin kurtarilmasi icin ugrasilirken en önemli kurtarma araci olan 5. element bir makine marifetiyle yeniden üretilir (reproduktion) .... Arac mükemmeldir (biber kirmizisi saclari, pürüzsüz gövde aksami vs..) .. Ama is bu araci kullanmaktadir.. E bu isi de burce abimiz yapacaktir yani..
memleketimizde multifunktionel elemanlar vardir, her türlü araci kullanabilirler ya.. bruce da o cinsten.. her türlü arac itina ile kullanilir türünden..
Ama bu arac baska arac...
ama yine olsunnn....
dag ne kadar yüksek olursa yol üstünden asar, bruce beyde de bu aracin farkliligina uygun da donanim vardir..
zira ki bruce abimiz, bu gibi araclari kullanmak icin gerekli olan tastesteron denilen yeterlilik belgesinden gereginden fazla nasibedar oldugundan saclari dökkülmüstür de, konu ile ilgili olarak mesela bruce diye resmi bassilmistir konu mankeni olarak..
e yani birakin da bu araci da o kullansin...
neyse efeeemmm, , ,
(günes de dogmak üzere, paralari söyle kesenin icine ativerin bu arada hanci, serbbetlerimizi tazeleyiver)
alemin temeli olan askin, dünyayi kurtarmak icin gerekli oldugu, filmde bir yerlerdeki yazilardan tamamen tesadüfi yollarla ögrenilir (ögretici sinema, shakespearin tiyatroya bakisindan esinlenmistir.- yazarin palavrasi) ve bruce bey abimiz de insanligin iyiligi icin alemin iyiligi icin dünyayi kurtarmak icin gereklli aygitin üzerine cikar...
gaz debriyaj el fireni vs. gerekli aygitlari bir iyi yokladiktan sonra
sööle bir üst kontak yapar ve veeeeee...
düzeyli askin alameti olan yararlilik prensibinin hasosu olan protein aktarimi gerceklesirken,
alet coskuyla calismanin, ve askin etinden sütünden ve proteinli sair ürünlerinden yararlanmanin bir nisanesi olarak helecan icinde sarsilmaya baslayinca,
hasil olan enerji ile
'Her ne var ise alemde ask imis ancak'
dizesinin neo version kommentarlari (yorum) geregi alem, temeli olan askin olusturdugu enerji ile pür nur olur... ortalik aydinlanir ve dünyanin ebesini bellemeye azm etmis cümle mefsedet bir anda yok olur, butlana erer...
(dünyanin ebesinin bellenmemesi icin, ayni eski caglardaki kurban gelenegi gibi, bir baska seyin bellenmesi gerekiyordu, bruce bey de onu yapti gibi fesad yorumlar olsa da..)
bu direkt olarak alemin temeli olan aaskla ilintili bir durumdur...
dünyanin kurtulmasi icin ask yapilmalidir..
evrensel düzeyde oldugu gibi lokal ve national düzlemde...
ayni sekilde türkiyemizin de kurtarilmasi icin ask lazimdir.. netekim türkiyeyi kurtarmak icin kollari sivayan her fedakar yerli bruce'larimiz illa da memleket sevdasindan bahs etmektedirler.. memleketlerimize olan askllarini ifade etmektedirler ve memleketi kurtarmak icin hemen en kestirme yoldan da aska baslarlar...
kurtarilmasi icin ask sarttir, zira ki memleketimizin ismi zaten feminen bir isimdir..
Islam dünyasinin da kurtarilmasi icin ask sarttir..
bu gün bu ise soyunan(!) büyüklerimiz de senelerdir islam dünyasina olan asklarini dile getiriyorlardi... Ama kendileine firsat verilmediiginden asklarini eyleme dökemiyorlardi..
simdi firsat buldular ve kurtarilmasi gereken ilk yer olarak ortadogudan basladilar..
aska baslamak icin gereken sey bir teskere kaldi,
onun icin de yattigi siperde gez göz arpaciktan askinin et ve süt aksamini tahayyül eden mehmetciklerimiz gibi
'gel teskere gel,
bitsin bu hasreeetttt' makaminda terennüm eylemektedirler..
bilmem anlatabildim mi?
bestekar, klasik türk musikisi sanatcisi, tasavvuf musikisi sanatcisi
Selahattin PINAR
Gülliver'in gezileri esnasinda düstüg bir memleketin ahalisi hep cücelerden mütesekkildir..
adlarina liliputlar denir..
avrupada cüceler icin lilliputaner tabiri kullanilir mecazen..
Eskiden beri bilinen yapilagelen uygulamalar...
Halkin irfanindan neset eden devletin yasasinda yer almayan kanunlar vs...