öyle bir kazık yersin ki o üçüncü şahıslardan..anlam dünyan sallanır birden..birşeyleri yanlış yerleştirdiğini anlarsın..bazı şeyleri yeniden tanımlarsın.. işin en kötüsü yine anlarsın..anlamak bizi gerçeğe yakınlaştırsada..anlamak acı..belimizi büken bir yük.. o üçüncü şahsa duadan alamazsın yine de kendini..umarım anlamazsın..hiç anlamazsın yaptığını dersin..anlamak acı
seni deniz belledim,bakışımı ummanına gömdüm..denizi özlemez oldum seni özlemekten..senin kıyılarında dolandım durdum..ufkuna daldım bir fırtınaydı diyelim olan bitene..geldi ve geçti diyelim.. beni tekrar denize muhtaç eyleme rabbim..emanet olan bakışımın adresini yitirmek; ufkumu yitirmek sanki..
içimin suyu çekildi benim..sen kıyını yitirmişsin çok mu? içim şimdi kupkuru bir kuyu misali..derin,karanlık ve susuz.. bilirsin su yoksa bizde yokuz..ağlasam yükselir mi su?
'kalpler ancak allahı anmakla mutmain olur' ayetine sığınılası vakitlerdeyim.. bende sana iltica ediyorum rabbim..elimizden tut..ayaklarımızı doğru yerde sabitlememize yardım et..
içinde kuşlar olan kişi..yüzlerine baktığınızda kuşların kanat çırpışlarını görürsünüz net olarak... ama o kuşlar baki değildir..konar konar göçer..aşıkta o yüzden ümitle ümitsizlik arasında seyahat eder durur.. aşk o kadar kendi ikliminde birşeydir ki nerdeyse maşuktan söz etmek bile imkansızdır..maşuktan etkilenmez..kendi yolunu kendi çizer ama bu yol bazen maşuku ezer..yok eder :(
artık kendime acımanın vakti..
'ben ağlarım deli deli,züleyha ağlar bana,hadi gelde çıldırma' faslındayız belki..yani son'da.
öyle bir kazık yersin ki o üçüncü şahıslardan..anlam dünyan sallanır birden..birşeyleri yanlış yerleştirdiğini anlarsın..bazı şeyleri yeniden tanımlarsın..
işin en kötüsü yine anlarsın..anlamak bizi gerçeğe yakınlaştırsada..anlamak acı..belimizi büken bir yük..
o üçüncü şahsa duadan alamazsın yine de kendini..umarım anlamazsın..hiç anlamazsın yaptığını dersin..anlamak acı
seni deniz belledim,bakışımı ummanına gömdüm..denizi özlemez oldum seni özlemekten..senin kıyılarında dolandım durdum..ufkuna daldım
bir fırtınaydı diyelim olan bitene..geldi ve geçti diyelim..
beni tekrar denize muhtaç eyleme rabbim..emanet olan bakışımın adresini yitirmek; ufkumu yitirmek sanki..
zehir gibi bazen..
'Ne çare ki Yusuf'u, ufkuma, ben çakmadım.
Artık kelimeler sırtlamaya yanaşmıyor derdimi'..
içimin suyu çekildi benim..sen kıyını yitirmişsin çok mu?
içim şimdi kupkuru bir kuyu misali..derin,karanlık ve susuz..
bilirsin su yoksa bizde yokuz..ağlasam yükselir mi su?
'kalpler ancak allahı anmakla mutmain olur' ayetine sığınılası vakitlerdeyim..
bende sana iltica ediyorum rabbim..elimizden tut..ayaklarımızı doğru yerde sabitlememize yardım et..
içinde kuşlar olan kişi..yüzlerine baktığınızda kuşların kanat çırpışlarını görürsünüz net olarak...
ama o kuşlar baki değildir..konar konar göçer..aşıkta o yüzden ümitle ümitsizlik arasında seyahat eder durur..
aşk o kadar kendi ikliminde birşeydir ki nerdeyse maşuktan söz etmek bile imkansızdır..maşuktan etkilenmez..kendi yolunu kendi çizer
ama bu yol bazen maşuku ezer..yok eder :(
'Artık hüznüme yetişmiyor saçlarım! '
Murat Çelik/ Gülziya